MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : HırsızlıkHÜKÜM : Kısmen mahkumiyet, Kısmen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasınaYerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; Yargıtay Ceza Daireleri Başkanlar Kurulunun 27.03.2014 tarih ve 2014/Bşk-77 Esas, 2014/113 sayılı kararı ile Dairemize gönderilmekle, başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:1-) Sanık ... hakkında kurulan hükmün temyiz incelemesinde;5271 sayılı CMK’nın 231/5. maddesi kapsamında verilen kararların temyizi olanaklı bulunmayıp aynı maddenin 12. fıkrası uyarınca itirazı olanaklı kararlardan olduğu ve 5271 sayılı CMK’nın 264/1. maddesi uyarınca sanık yönünden yasa yoluna başvuruda ve mercide yanılmanın haklarını ortadan kaldırmayacağının anlaşılması karşısında; 5271 sayılı Yasanın 264/2. maddesi uyarınca itirazı incelemeye yetkili ve görevli mahkemeye Mahkemesince iletilmek üzere dosyanın incelenmeden İADESİNE,2-) Sanık ... hakkında kurulan 13/06/2005 tarihli karara yönelik temyiz incelemesinde;Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 40/2, 5271 sayılı CMK’nın 34/2, 231/2 ve 232/6. maddelerine göre; mahkeme kararlarında ilgili kişilerin hangi kanun yolları ve mercilere başvuracağını, sürelerinin ve şeklinin kuşkuya yer vermeyecek şekilde açıkça gösterilmesi gerekir. Sanık ...’ın yüzüne karşı verilen 13.06.2005 tarihli kararda, hükmün temyiz süresinin ne zaman işlemeye başlayacağı ve yasa yoluna başvuru şeklinin gösterilmediği, bu kararın usulüne uygun tebliğ edildiğine dair belgenin dosya içersinde bulunmadığı, bu haliyle 13.04.2009 tarihli kararın yok hükmünde olduğu kabul edilerek ve sanık savunmanının temyizinin 13.06.2005 tarihli karara yöneldiği anlaşılmakla yapılan incelemede; Sanığın eylemine uyan 765 sayılı TCK'nın 493/1-son maddesinde düzenlenen hırsızlık suçu için öngörülen cezanın türü ve yukarı sınırına göre, aynı Yasanın 102/4, 104/2. maddeleri ile 01.06.2005 tarihinde yürürlüğe giren 5237 sayılı TCK'nın aynı suça uyan 142/1-b maddesinin ayrı ayrı ve bir bütün olarak uygulanması sonucu, anılan Yasanın 7/2, 5252 sayılı Yasanın 9/3. maddeleri ışığında, zamanaşımı bakımından 5237 sayılı Yasa hükümlerinin sanık yararına olması ve aynı Yasanın 66/1-e ve 67/4. maddelerinde öngörülen 8 yıllık zamanaşımının, 13.06.2005 olan karar tarihi ile inceleme tarihi arasında geçmiş bulunduğunun anlaşılması, Bozmayı gerektirmiş, sanık ... ve savunmanının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle isteme uygun olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK'nın 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, sanık hakkında açılan kamu davasının zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE, 30.09.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.