MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : Hırsızlık, mala zarar verme, işyeri dokunulmazlığını bozmaHÜKÜM : Mahkumiyet Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:Sanıklar hakkında mala zarar verme suçundan kurulan hükmün incelenmesinde; Sanığa yüklenen 5237 sayılı TCK'nın 151/1, 31/2. maddelerine uyan suçun gerektirdiği ceza için TCK'nın 66/1-e maddesinde 8 yıllık zamanaşımı süresinin belirlenmesi, aynı maddenin 2. fıkrasına göre 12-15 yaş grubunda bulunan sanık için bu sürenin yarısının geçmesiyle kamu davasının düşeceğinin öngörülmesi ve TCK'nın 67/4. maddesi de gözetildiğinde 6 yıllık sürenin suçun işlendiği 20-04-2008 tarihinden, inceleme tarihine kadar geçmiş bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ... ve ... savunmanlarının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün açıklanan nedenle BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK'nun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak sanık hakkında açılan kamu davasının zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE, Sanıklar hakkında hırsızlık ve işyeri dokunulmazlığını ihlal suçlarına yönelik temyiz incelemesine gelince, Diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak; 1-Hırsızlık suçunun okul binası içerisindeki kantinde gerçekleştirildiğinin anlaşılması karşısında eylemin TCK'nın 142/1-a maddesindeki suçu oluşturduğu gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması, 2-Hırsızlık ve işyeri dokunulmazlığını ihlal suçlarının gece sayılan zaman diliminde işlendiğine ilişkin kanıtlar karar yerinde denetime olanak verecek şekilde açıklanıp tartışılmadan, hırsızlık suçunda TCK'nın 143/1, işyeri dokunulmazlığını ihlal suçu bakımından ise aynı yasanın 116/4. maddesi ile uygulama yapılması, 3-Kabule göre de; a)Sanıklar hakkında işyeri dokunulmazlığını ihlal suçu nedeniyle 119/1-c maddesi ile uygulama yapılması gerektiğinin gözetilmemesi;b)18 yaşından küçük olan sanık hakkında TCK'nın 50/c maddesine göre hükmedilen seçenek yaptırımının yerine getirilmemesi halinde hapse çevrilemeyeceği gözetilmeyerek 5275 sayılı Yasanın 106/4. maddesine aykırı davranılması, 4-Birlikte suç işleyen sanıkların, neden oldukları yargılama giderlerinden ayrı ayrı sorumlu tutulmaları yerine “Müteselsilen” alınmasına hükmedilmesi suretiyle CMK'nın 326 /son maddesine aykırı davranılması, Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ... ve ... savunmanlarının temyiz itirizları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle isteme uygun olarak BOZULMASINA, sanıkların ceza süresi bakımından kazanılmış hakkının korunmasına, 14.07.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.