MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇLAR : Hırsızlık, İşyeri dokunulmazlığını bozmaHÜKÜM : Mahkumiyet Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:I-İşyeri dokunulmazlığını bozma suçundan kurulan hükmün incelenmesinde;Sanığın eylemine uyan 5237 sayılı TCY.nın 116/2. maddesindeki suçun gerektirdiği cezanın türü ve üst sınırına göre; aynı Yasanın 66/1-e ve 67/4. maddelerinde öngörülen 12 yıllık zamanaşımının suç tarihleri olan 05.06.2001- 08.06.2001 tarihinden inceleme tarihine kadar geçmiş bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanık ...'ın temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle isteme uygun olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK'nun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, sanık hakkında açılan kamu davasının zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE,II-Hırsızlık suçundan kurulan hükmün incelenmesine gelince; Direnme kararının hükümle birlikte verilmesi gerekip, hüküm kısmında açıkça direnme kararı verilmeyerek bozmaya eylemli olarak uyulduğu kabul edilmekle yapılan incelemede;Diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.Ancak; 1-Dosya içeriğinde yer alan 17.07.2001 tarihli teslim teselsüm tutanağı, sanığın aşamalardaki savunması ve sanık savunmanı avukat ...l'ün, ... 10 Asliye Ceza Mahkemesinin 2001/646-2008/762 sayılı kararına yönelik verdiği 03.04.2009 tarihli temyiz dilekçesinde,sanık hakında benzer eylemleri nedeniyle 8 farklı dava açıldığını belirttiğinin anlaşılması karşısında; sanık hakkında yakınan ... A.Ş'ye karşı açılan tüm davaların ve suç tarihlerinin de duraksamaya yer vermeyecek tespit edilerek olanaklı ise birleştirilmesi, değil ise onaylı suretlerinin alınıp dosyaya konulmak suretiyle eylemler arasında teselsül hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının tartışmasız bırakılması, 2-Kabule göre de;a) 08.06.2001 tarihinde ... Mahallesi No:... sayılı ... firmasının ikinci caddeye bakan arka cephesinde 3.40 cm yüksekliğinde kurulu ...A.Ş'ye ait sağlam ve muhkem nitelikteki metal kafes içinde bulunan baz istasyonunda kurulu vaziyetteki klimaları, pazarcıların mal serme tezgahlarını üst üste koyarak, daha önceden aynı işyerinde çalışması nedeniyle haksız yere elinde bulundurduğu anahtarla açarak söken sanık savunmasında, “Yakalanmasından sonra suça konu klimayı sattığı ...'in ismini söyleyip, klimayı tekrar satın alarak firmaya iade ettiğini” belirttiği halde; firma yetkilisi duruşmaya çağrılıp zararın karşılandığı veya iadenin gerçekleşip gerçekleşmediği sorulmadan yeterli olmayan gerekçeyle 5237 sayılı TCK'nın 168.maddesinin uygulanmaması; 05.06.2001 tarihinde aynı yerden yukarıda belirtilen biçimde suça konu klimayı çalan sanığın yakalanmasından sonra 11.07.2001 tarihli ek gözetim izni başlıklı evrakta, bir kısım klimaları sattığı yerleri gösterip, bir kısmını ise evinin kömürlüğünde olduğunu söylemesinden sonra evine gidilip arama yapıldığı, arama tutanağı içeriğine göre de; suç unsuruna rastlanılmadığı, kolluk güçlerinin başkaca kullandıkları kısım olup olmadığı sorulduğunda, kömürlük olduğunu beyan edip kömürlükte yapılan arama sonucu suça konu klimanın bulunması biçimindeki olayda, samimi biçimde suça konu klimanın bulunduğu kömürlüğün yerini gösterip pişmanlık duyan sanık hakkında, 5237 sayılı TCK'nın 168.maddesinin uygulama koşulları oluştuğu halde, yazılı biçimde hüküm kurulması, b)5237 sayılı TCK’nın 7/3. maddesinin açık hükmü karşısında, 01.06.2005 tarihinden önce işlenen suçlar nedeniyle aynı Yasanın 6. ve 7. fıkralarında düzenlenen mükerrirlere ilişkin infaz hükümlerinin uygulanamayacağının gözetilmemesi, c)Sanığın, TCK’nın 53. maddesinin 2. fıkrası uyarınca hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar aynı maddenin 1. fıkrasında öngörülen hakları kullanmaktan yoksun kılınmalarına, aynı maddenin 3. fıkrası uyarınca da kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından, söz konusu yasaklamanın koşullu salıverilen sanık hakkında uygulanmamasına karar verilmesi gerekirken, yazılı biçimde uygulama yapılması, Bozmayı gerektirmiş, sanık ...'ın temyiz itirazı bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 05.02.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.