Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 1515 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 17249 - Esas Yıl 2011





Tebliğname No : 6 - 2009/47219MAHKEMESİ : Mersin 2. Çocuk MahkemesiTARİHİ : 10/11/2008NUMARASI : 2008/156 (E) ve 2008/427 (K)SUÇ : Hırsızlık Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:Dosya içinde onaysız örneği bulunan 15.02.2008 tarihli yakalama tutanağı içeriğine göre, olay tarihinde saat 05:00 sularında yapılan ihbarda, Y.. Mah. ... Sok. K.. Apt. ve yanında bulunan Mersin Madeni Sanatkarlar Odası Başkanlığı'na hırsızlık amacıyla şahısların girdiğinin bildirilmesi üzerine, olay yerine giden polis ekiplerinin Mersin Madeni Sanatkarlar Odası Başkanlığı'nın zemin giriş kapısının ve demir korumasının alt kısmının kırılmış olduğunu tespit ettikten sonra, yaptıkları araştırmada sanığı gördükleri, sanığın yakalandığı yerde bulunan çöp arabasında 15 adet tepsinin, tornavida ve pensenin olduğu, tutanakta sanığın yanından kaçan 2 kişinin isimlerinin Halil ve M.. D.. olarak belirtildiği, söz konusu tutanak içeriğinden olay yerinden kaçan 2 kişinin polis ekiplerince mi görüldüğü yoksa sanığın beyanı doğrultusunda mı bu şekilde yazıldığı konusunda duraksama bulunduğu, sanığın beyanı doğrultusunda Y.. Mah. ... Sok.A... Apt.'da faaliyet gösteren yakınana ait pasta imalathanesinin camının ve sinekliğinin kırık ve kapısının açık olduğunun tespit edildiği, sanığın savunmasında hırsızlık suçunu Halil ve M.. D..'ın gerçekleştirdiğini, kendisini tehdit ederek malzemeleri verip eve götürmesini istedikleri ve adı geçenlerin başka yerden hırsızlık yapacakları sırada polis ekiplerinin geldiğini beyan ederek atılı suçlamayı kabul etmediğinin anlaşılması karşısında, 1-) Dosya içerisinde mevcut ve hükme esas alınan yakalama tutanağının onaysız fotokopisine dayanılarak hüküm kurulması suretiyle 5271 sayılı CMK’nın 169. maddesine aykırı davranılması,2-) Bahsi geçen tutanakta isimleri bulunan tutanak mümzi polis memurları duruşmada dinlenerek, sanığın bulunduğu yerde kaçtığı belirtilen 2 kişinin kendilerince görülüp görülmediği sorulup, tutanak içeriği açıklatılarak, mevcut duraksamanın giderilmemesi, 3-) Sanıkla suçu birlikte işlediği iddia olunan ve evrakı tefrik edilen şüpheli M.. D.. ve H.. D.. ile ilgili dosyanın celbi yapılmadan, incelendiği hususu duruşma tutanağına geçirilmeden ve birleştirme hususu değerlendirilmeden sanığının asli fail mi yoksa, yardım eden pozisyonunda mı olduğu belirlenmeden eksik inceleme ile hüküm kurulması,4-) Kabule ve uygulamaya göre de, Henüz yakınanın müracaatı olmadan, sanığın polis ekiplerince çaldığı eşya ile birlikte yakalandığında; hırsızlık suçunun işlendiği yeri gösterip, yakınana ulaşılmasını temin ederek iadeyi sağladığının anlaşılması karşısında, 5237 sayılı Yasanın 168. maddesiyle uygulama yapılıp yapılmayacağının karar yerinde tartışmasız bırakılması, Bozmayı gerektirmiş, sanık savunmanının temyiz itirazları ve tebliğnamedeki düşünce bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle isteme uygun olarak BOZULMASINA, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığı ile 1412 sayılı CMUK’nın 326/son maddesi uyarınca kazanılmış hakkın korunmasına, 04.02.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.