MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : Hırsızlık, mala zarar verme, konut dokunulmazlığını bozmaHÜKÜM : Mahkumiyet Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:Sanık... hakkında kurulan hükme yönelik temyiz isteminin bulunmadığı anlaşılmakla, sanıklar ... ve ... hakkında kurulan hükümlere hasren yapılan incelemede;I-)Sanık ... hakkında kurulan hükümlere yönelik temyiz incelemesinde;Adli sicil kaydına göre, ... Asliye Ceza Mahkemesinin 2005/314 esas ve 2008/636 karar sayılı ilamı ile tekerrüre esas hükümlülüğü bulunan sanık hakkında, yasal olmayan gerekçe ile 5237 sayılı Yasanın 58/6-7. maddesinin uygulanmasına yer olmadığına karar verilmesi, karşı temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamış,Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimin takdirine göre, suçların sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.Ancak;1-)Sanık hakkında mala zarar verme suçundan kurulan hükümde 5237 sayılı yasanın 62. maddesi uygulanırken 3 ay 10 gün yerine, 3 ay 15 gün hapis verilmesi suretiyle hesap hatası sonucu fazla cezaya hükmedilmesi,2-) Yargılama giderinin her bir sanığın sebep olduğu tutar kadar ayrı, ayrı yükletilmesi gerektiği gözetilmeden, “müteselsilen” alınmasına karar verilmesi suretiyle 5271 sayılı CMK’nun 326/2. maddesine aykırı davranılması,Bozmayı gerektirmiş, sanık ...'in temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, bozma nedenleri yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığıyla 1412 sayılı CMUK'nun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, mala zarar verme suçundan kurulan hükümde 5237 sayılı Yasanın 62. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölüm ile “müteselsilen” sözcüğünün hüküm fıkrasından çıkarılması, mala zarar verme suçundan kurulan hükümde 5237 sayılı Yasanın 62. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümün yerine, “Dolaylı ikrarı ve cezanın sanığın geleceği üzerindeki olası etkileri lehlerine takdiri indirim nedeni olarak değerlendirildiğinden, cezasının TCK'nun 62. maddesi gereğince taktiren 1/6 oranında indirilerek sanığın 3 ay 10 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına,” cümlesinin; “müteselsilen” sözcüğünün yerine ise, “sebep oldukları tutar kadar ayrı ayrı” ifadesinin yazılması suretiyle, diğer yönleri eleştiri dışında usul ve yasaya uygun bulunan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA,II-)Sanık ... hakkında kurulan hükümlere yönelik temyiz incelemesine gelince;Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimin takdirine göre, suçların sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.Ancak;1-) Sanık hakkında mala zarar verme suçundan kurulan hükümde 5237 sayılı Yasanın 62. maddesi uygulanırken 3 ay 10 gün yerine, 3 ay 15 gün hapis verilmesi suretiyle hesap hatası sonucu fazla cezaya hükmedilmesi,2-) Suçun niteliği ve cezanın süresine göre; 5237 sayılı Yasanın 51 ve 5271 sayılı CMK’nun 231. maddesi gereği sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesi gerektiğinin düşünülmemesi,Bozmayı gerektirmiş, sanık ...’nın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 14.07.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.