Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 14952 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 7975 - Esas Yıl 2012





Tebliğname No : 6 - 2009/228009MAHKEMESİ : İstanbul 47. Asliye Ceza Mahkemesi (Kapatılan Eyüp 1.Asliye Ceza Mahkemesi)TARİHİ : 10/04/2008NUMARASI : 2008/185 (E) ve 2008/743 (K)SUÇLAR : Hırsızlık, mala zarar verme Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimin takdirine göre; suçların sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.Ancak;1-) Saat 06:00’da ellerinde çuval ile dolaştıkları görülen sanıklara dur ihtarında bulunulduğu, çuvalı bırakıp kaçan sanıklardan B.. E..’nın kovalamaca neticesinde yakalandığı ve yapılan ilk görüşmede suça konu eşyayı yakınana ait işyerinden aldıklarını söylediği, bu durumun 21.01.2008 günlü tutanak ile tespit edildiği, yakınanın ifadesinde “Saat 07:30’da işyerini açtığında hırsızlığı fark edip karakola başvurduğunu ve burada çalınan eşyanın müracaattan önce bulunduğunu söylediklerini” beyan ettiğinin anlaşılması karşısında; sanık hakkında 5237 sayılı TCK’nın 168. maddesinin uygulanmamasına karar verilmesi,2-) 5271 sayılı CMK’nın 324/4. maddesi uyarınca Devlete ait yargılama giderlerinin, 21/7/1953 tarihli ve 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 106. maddesindeki terkin edilmesi gereken tutarlardan (20 TL dahil ) az olması halinde, bu giderin Devlet Hazinesine yüklenmesine karar verilmesi gerekirken, 4 TL yargılama giderinin sanıktan alınmasına karar verilmesi, 3-) Sanığın, 5237 sayılı TCK.nın 53. maddesinin 2. fıkrası uyarınca hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar aynı maddenin 1. fıkrasında öngörülen hakları kullanmaktan yoksun kılınmasına, aynı maddenin 3. fıkrası uyarınca da kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından, söz konusu yasaklamanın koşullu salıverilen sanık hakkında uygulanmamasına, karar verilmesi gerekirken, yazılı biçimde hüküm kurulması,4-) Yargılama giderlerinin her bir sanığın sebep olduğu tutar kadar ayrı ayrı yükletilmesi gerektiği gözetilmeden, “sanıklardan müteselsilen” alınmasına karar verilmesi suretiyle 5271 sayılı CMK’nın 326/2. maddesine aykırı davranılması, Bozmayı gerektirmiş, sanık H.. P..’nin temyiz itirazı bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 09.07.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.