MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : HırsızlıkHÜKÜM : Mahkumiyet Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:... Asliye Ceza Mahkemesinin 25.06.2008 tarih ve 2008/19 Esas, 2008/431 Karar sayılı yokluğunda verilen hükme yönelik sanığın 24.11.2008 tarihli dilekçe ile; gerekçeli kararı 22.11.2008 tarihinde tebliğ aldığını, bu sebeple temyiz hakkını kullanamadığını belirterek eski hale getirme isteminde bulunduğu anlaşılmakla; 5271 sayılı CMK'nın 42.maddesi uyarınca eski hale getirme istemi konusunda karar verme görevi, bu istemle birlikte temyiz itirazı da yapılmış olduğundan bu hususların incelemesi Yargıtay’a ait olup, gerekçeli kararın tebliğ edildiği 13.08.2008 tarihinde ... Tipi Kapalı Cezaevinde tutuklu bulunan sanığa tebliği yerine bildirdiği adrese 7201 sayılı Yasanın 21.maddesine göre yapılan tebligatın geçersiz olduğu bu suretle, 06.01.2009 tarihli temyizin reddine dair ek karar kaldırılarak sanığın eski hale getirme talebinin kabulü ve öğrenme tarihi itibari ile süresinde kabul edilen temyiz talebinin incelenmesinde; Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimin takdirine göre, suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelemede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak; Kasten işlemiş olduğu suçtan, hapis cezasıyla mahkumiyetinin yasal sonucu olarak sanığın, 5237 sayılı TCK’nın 53/1.maddesinin “a,b,c,d,e” bentlerinde yazılı haklardan aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca cezanın infazı tamamlanıncaya kadar, kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise anılan maddenin 3. fıkrası uyarınca mahkum olduğu hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi, Bozmayı gerektirmiş, sanık ...'ın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığıyla CMUK’nın 322.maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından; 5237 sayılı TCK'nın 53/1.maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümün çıkarılarak yerine “Kasten işlemiş olduğu suçtan, hapis cezasıyla mahkumiyetin yasal sonucu olarak sanığın, 5237 sayılı TCK’nın 53/1.maddesinin “a,b,c,d,e” bentlerinde yazılı haklardan aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca cezanın infazı tamamlanıncaya kadar, kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise anılan maddenin 3. fıkrası uyarınca mahkum olduğu hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar yoksun bırakılmasına” tümcesinin eklenmesi suretiyle diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 09.07.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.