MAHKEMESİ :Ağır Ceza MahkemesiSUÇ : YağmaHÜKÜM : Mahkumiyet Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü: I-Sanık ... hakkında mağdur ....'ya karşı işlediği yağma suçu nedeniyle verilen hükme yönelik yapılan temyiz itirazlarının incelenmesinde; Sanığın olay günü, mağdurdan 70-80 TL civarında para istedikten sonra mağdurun parası olmadığını beyan ettiği, bunun üzerine kendi cebinden çıkardığı başka bir telefonla mağdurun telefonunu takas etmek istediği, mağdurun bunu da kabul etmemesi üzerine sanığın bıçak çekmek suretiyle korkuttuğu mağdurdan cep telefonunu aldığının anlaşılması karşısında; eylemin 5237 sayılı Yasanın 149/1-a madde ve fıkrasına uyduğu gözetilmeden aynı Yasanın 148. maddesiyle uygulama yapılması; “Değerin azlığının” 5237 sayılı Yasaya özgü ayrı ve yeni bir kavram olduğu, Yasa koyucunun amacı ile suçun işleniş biçimi, olayın özelliği ve sanığın özgülenen kastı da gözetilmek suretiyle, daha çoğunu alma olanağı varken yalnızca gereksinimi kadar ve değer olarak da gerçekten az olan şeylerin alınması durumunda, yasal ve yeterli gerekçeleri de açıklanarak uygulanabileceği gözetilmeden, somut olayda koşulları bulunmadığı halde, 150/2.maddesinin düzenleniş amacının dışında yorumlar getirilerek cezadan indirim yapılması, karşı temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamış;Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimler Kurulunun takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak; Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 6/3-c maddesindeki düzenlemeye açıkça aykırı olacak biçimde, mahkemece 5271 sayılı Yasa’nın 150/3. maddesi uyarınca, Baroya yazı yazılarak sanığın savunmasını yapmak üzere zorunlu savunmanın görevlendirilmesi nedeniyle, savunmana ödenen avukatlık ücretinin, dosyadaki bilgilerden mali geliri bulunmadığı anlaşılan sanığa, yargılama gideri olarak yükletilmesine karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, sanık ... ve savunmanının temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, bozma nedenleri yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığıyla CMUK’nun 322.maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından yargılama giderlerine ilişkin bölüm çıkarılarak yerine ''Yargılama sırasında yapılan sarf kararı, davetiye ve posta gideri 36,30 TL'nin sanıktan tahsiline'' cümlesinin yazılması suretiyle, eleştiri dışında diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, II-Sanıklar ... ve ... hakkında mağdur .....a karşı işledikleri yağma suçu nedeniyle verilen hükme yönelik yapılan temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Dosya içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimler Kurulunun takdirine göre; suçun sanıklar tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak;1-Sanık ...’ın, yakalandıktan sonra mağdurdan yağmaladıkları telefonu sattığı yeri göstererek kolluk görevlilerine iadeyi gerçekleştirdiği anlaşıldığından, sanıkların cezalarından 5237 sayılı TCK’nın 168/1-3. maddesi uyarınca indirim yapılması gerekirken, yerinde olmayan gerekçe ile anılan Yasa maddesinin uygulanmamasına hükmedilmesi,2-“Değerin azlığının” 5237 sayılı Yasaya özgü ayrı ve yeni bir kavram olduğu,Yasa koyucunun amacı ile suçun işleniş biçimi,olayın özelliği ve sanığın özgülenen kastı da gözetilmek suretiyle,daha çoğunu alma olanağı varken yalnızca gereksinimi kadar ve değer olarak da gerçekten az olan şeylerin alınması durumunda,yasal ve yeterli gerekçeleri de açıklanarak uygulanabileceği gözetilmeden, somut olayda koşulları bulunmadığı halde, 150/2.maddesinin düzenleniş amacının dışında yorumlar getirilerek cezadan indirim yapılması,3-Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 6/3-c maddesindeki düzenlemeye açıkça aykırı olacak biçimde, mahkemece 5271 sayılı Yasa’nın 150/3. maddesi uyarınca, Baroya yazı yazılarak sanık ....'un savunmasını yapmak üzere zorunlu savunmanın görevlendirilmesi nedeniyle, savunmana ödenen avukatlık ücretinin, dosyadaki bilgilerden mali geliri bulunmadığı anlaşılan sanığa, yargılama gideri olarak yükletilmesine karar verilmesi,Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ... ve ... savunmanlarının temyiz itirazları ve tebliğnamedeki düşünce bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığı ile 1412 sayılı CMUK.nun 326/son maddesi uyarınca kazanılmış hakkın korunmasına, 13/01/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.