Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 13855 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 5859 - Esas Yıl 2012





Tebliğname No : 11 - 2009/252178MAHKEMESİ : Ankara 20. Asliye Ceza MahkemesiTARİHİ : 02/10/2009NUMARASI : 2008/378 (E) ve 2009/1113 (K)Suç : Bilişim suçuYerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; Yargıtay 11.Ceza Dairesinin 12.01.2012 tarihli görevsizlik kararı ile Daireye gönderilmekle, başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkındaki Kanunun 108/2. ve TCK.nın 58/7. maddeleri gereğince, en ağır cezayı içeren hükümlülüğün tekerrüre esas alınması gerektiği gözetilip, sanığın adli sicil kaydında yer alan Ankara 6.Ağır Ceza Mahkemesi'nin 27.12.1996 tarih, 1995/106 Esas ve 1999/283 Karar sayılı ilamın tekerrüre esas alınması gerektiğinin gözetilmemesi, katılan vekilinin talimat mahkemesinde hazır bulunduğu hususu da gözetilmeden, oturumlarda hazır bulunmadığı gerekçesiyle, hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre maktu vekalet ücreti yerine dilekçe yazım ücretine hükmolunması, karşı temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır. Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak; 1-) Sanığın, haksız bir şekilde ele geçirdiği katılan şirkete ait internet bankacılık şifresini kullanmak suretiyle, önce katılan şirketin Yapı Kredi Bankası Kaş Uydu Şubesindeki hesabından 2.900,00 TL'yi yine katılan şirketin Yapı Kredi Bankası Kumluca Şubesindeki hesabına aktardığı, daha sonra ise katılan şirketin Yapı Kredi Bankası Kumluca Şubesindeki hesabından 12.750,00 TL'yi sahte olarak düzenlenmiş sürücü belgesi ile A.D..adına oluşturduğu Yapı Kredi Bankası Dikmen Şubesindeki hesaba aktardığı ve bu hesaptan 12.500 TL'yi çektiğinin anlaşılması karşısında; katılan şirketin banka hesabında bulunan parasına ulaşmak için bilişim sistemlerini araç olarak kullanan sanığın eyleminin Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 17.11.2009 tarih ve 11-193/268 sayılı kararında da ayrıntıları açıklanan 5237 sayılı TCK'nın 142/2-e maddesine uyan suçu oluşturduğu gözetilmeden, yazılı biçimde uygulama yapılması,2-) Sanığın, TCK’nın 53. maddesinin 2. fıkrası uyarınca hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar aynı maddenin 1. fıkrasında öngörülen hakları kullanmaktan yoksun kılınmasına, aynı maddenin 3. fıkrası uyarınca da kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından, söz konusu yasaklamanın koşullu salıverilen sanık hakkında uygulanmamasına karar verilmesi gerekirken, yazılı biçimde uygulama yapılması,Bozmayı gerektirmiş, sanık H.. B.. savunmanının temyiz itirazı bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 5320 sayılı Yasanın 8/1.maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK.nun 326/son maddesinin gözetilmesine, 30.06.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.