Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 13834 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 32802 - Esas Yıl 2013





Tebliğname No : 6 - 2013/247704MAHKEMESİ : Bakırköy 15. Ağır Ceza MahkemesiTARİHİ : 27/12/2012NUMARASI : 2011/87 (E) ve 2012/565 (K)SUÇ : Yağma Yerel Mahkemece verilen hüküm sanık İ.. S.. savunmanı tarafından duruşmalı olarak da temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre tayin edilen günde yapılan duruşma sonunda dosya okunarak gereği görüşülüp düşünüldü;Soruşturmanın sonuçlarını içeren tutanaklar, belgeler ve sanık İ.. S.. hakkında yağma suçu yönünden duruşmalı inceleme sırasında ileri sürülen savunma doğrultusunda yapılan incelemede; 1-Sanıklar M.. S..ve M.. T..'a yüklenen yağma eylemleri için kanun maddesinde öngörülen cezanın alt sınırına göre, 5271 sayılı CMK’nın 150/3. maddesi uyarınca atanan zorunlu savunmanları bulundurulmadan hüküm kurulması suretiyle anılan Yasanın 188/1 ve 289/1-e maddelerine aykırı davranılması,2-Sanık R.. T..'nin, yakınan İ.. T..'a yönelik yağma suçu yönünden suçlamaları kabul etmediği; yakınanın hazırlık soruşturması esnasında yaptırılan teşhis işleminde sanık R..'a yönelik bir teşhisinin bulunmadığı, yakınanın evrakı tefrik edilen N... A.. ve K.. Y..'a yönelik teşhiste bulunduğu; evrakı tefrik edilen N.. A..'ın kollukta ve İstanbul 14.Ağır Ceza Mahkemesindeki savunmalarında sanık R..'dan söz etmediğinin anlaşılmasıkarşısında; yakınan İ.. T.. ile tanık A.. T..'ın duruşmada beyanları tespit edilip, usulüne uygun olarak teşhis işlemi de yaptırıldıktan ve sanık R.. T..'nin olaya karışan kişilerden olup olmadığı kesin olarak tespit edildikten sonra, sanığın hukuki durumunun tespiti gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi,3- Sanık İ.. S..'ın, yakınan H.. S..'e yönelik yağma suçu yönünden suçlamaları kabul etmediği; yakınan kollukta yaptırılan 18.11.2003 tarihli teşhis işlemi neticesinde sanık İ.'yı teşhis ettiğini beyan etmiş ise de, 22.11.2003 tarihinde yakalanan M.. T.. ve K.. D.. isimli şahısların aynı tarihte kollukta alınan beyanlarında yakınan H.'e yönelik eylemi kendilerinin gerçekleştirdiklerini beyan etmeleri üzerine, yakınan 22.11.2003 tarihinde kollukta yaptırılan teşhis işlemi neticesinde M.. T.. ve K.. D.'yi olayın failleri olarak teşhis edip “18.11.2003 günü şubeye çağrıldığında kendisine benzer şahıslar arasında gösterilen N.. A., İsa S. ve C. A. isimli şahısları kendisini gasp eden şahıslara benzeterek teşhis etmiş olduğunu, ancak o tarihte yapmış olduğu teşhis işleminde yanılmış olabileceğini, şu anda teşhis ettiği şahısların kendisini gasp ettiklerini de anlatmış olduklarından ve kendilerini benzer şahıslar arasında gördüğünde tanıyıp teşhis ettiğini” beyan ettiği; yakınanın kovuşturma aşamasında İstanbul 14.Ağır Ceza Mahkemesindeki 31.1.2005 tarihli oturumdaki anlatımlarında da: “...teşhis tutanağında her ne kadar İ.. S.., N..A.. ve C.. A..'ı kesin olarak teşhis ettiğimi söylemişsem de teşhis sırasında bunları ben gerçekten hatırlamıyorum, orada görevli polisler söz konusu şahısların olayı yaptıklarını itiraf ettiklerini söylediler, ben de bu nedenle teşhis tutanağını imzaladım, ancak ben kendilerine camdan baktığımda tanıyamadığımı söylemiştim, gasp eden şahıslar huzurdaki sanıklar mıdır bilmiyorum” şeklinde beyanda bulunarak hazır bulunan sanık İ..'yı teşhis edemediği; İstanbul 14.Ağır Ceza Mahkemesince yapılan yargılama esnasında 20.9.2004 tarihli oturumda da M.. T.. ve K.. D.. isimli şahısların bu olayı kendilerinin gerçekleştirdiklerini beyan etmeleri üzerine aynı oturumda mahkemece bu kişiler hakkında Cumhuriyet Savcılığına suç duyurusunda bulunulduğu; 31.1.2005 tarihli celse de bu sanıklar hakkında ek iddianame ile dava açıldığı belirtilip ek iddianame doğrultusunda savunmalarının alındığı, ancak anılan ek iddianameye dosyada rastlanmadığı gibi M.. T.. ve K.. D.. hakkında bu suçla ilgili bir karar verilmediğinin anlaşılması karşısında; M.. T.. ve K.. D.. hakkında yakınan H.. S..'e yönelik eylemleri nedeniyle düzenlenen ek iddianame dosya arasına alınıp sanık İsa'nın hukuki durumunun M.. T.. ve K.. D.. isimli şahıslarla birlikte değerlendirilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde uygulama yapılması,Kabul ve uygulamaya göre de,4-5252 sayılı Yasanın 9/3. maddesi uyarınca, sanık yararına olan hüküm önceki ve sonraki kanunların ilgili bütün hükümleri olaya uygulanarak ortaya çıkan sonuçların birbiriyle karşılaştırılması suretiyle bulunacağından,her iki Yasaya göre denetime olanak sağlayacak şekilde uygulanan Yasa maddeleriyle verilmesi gereken cezalar ayrı ayrı tespit edilip sonuç cezalar karşılaştırılarak lehe olan yasa belirlenip uygulama yapılması gerekirken, sanık R.. T.. hakkında yakınan İ.. T..'a yönelik yağma suçu yönünden yazılı şekilde eksik ve denetime olanak vermeyecek biçimde hüküm kurulması,Bozmayı gerektirmiş, sanık İ..S.. ve savunmanları,sanıklar M.. S.. ve M.. T.. savunmanları ile sanık R.. T..'nin temyiz dilekçelerinde ve sanık İsa Sarğın savunmanı Av.C.. Ö..'in duruşmada ileri sürdükleri tüm itiraz ve savunmaları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, sanık İ.. S.. yönüyle duruşmalı temyiz incelemesi yapılan ve sanık İ.. S..'ın yakınan H.. S..'e yönelik yağma suçu ile sanık R.. T..'nin yakınan İ.. T..'a yönelik yağma suçu dışında kalan hükümler yönünden diğer yönleri incelenmeyen hükümlerin açıklanan nedenlerle isteme aykırı olarak BOZULMASINA, ilişkin oybirliğiyle verilen karar 2.7.2014 gününde Yargıtay Cumhuriyet Savcısı M.. Ç.'in katıldığı oturumda, sanık ve savunmanlarının yokluklarında açıkça ve yöntemince okunup anlatıldı. Bilmeniz halinde fark yaratacak kararlar Şirket adına çek ciro etme yetkisinin sözlü verildiği iddiası ispatlanabilir ise sahtecilik suçunun oluşumunu engeller Kararı VerenYargıtay Dairesi : 11. Ceza DairesiMahkemesi : ANKARA 6. Ağır CezaGünü : 05.06.2007 Sayısı : 264-181 Davacı : K.H.Sanık : Orhan Resmi belgede sahtecilik suçundan sanık Orhan ’in lehe kabul edilen 765 sayılı TCK’nun 342/1 ve 59/2. maddeleri uyarınca Borçlunun adi ortaklık payının haczi mümkün olmayıp ancak semerelere ve tasfiye payına haciz konulabilir MAHKEMESİ : İstanbul 9.İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ : 16/05/2013NUMARASI : 2013/274 E-2013/479 K.Taraflar arasındaki “icra memuru işleminin kanun yolu ile iptali isteminden" dolayı yapılan yargılama sonunda; İstanbul 9.İcra Hukuk Mahkemesi'nce şikayetin reddine dair verilen 17.07.2012 gün ve 2012/686 Esastan verilmiş bir ret kararı olduğundan Avukatlık Ücret Tarifesi gereğince nisbi vekalet ücreti verilmelidir (...Davacı vekili, 24.12.2008 tarihli sözleşme ile davalının T. Markası altında bayilik faaliyetinin gerçekleştirdiğini, davalıya ait taşınmaz üze-rinde 2021 yılına kadar lehlerine intifa hakkı verildiğini ve intifa bedelinin peşin olarak ödendiğini, Rekabet Kurulunun bayilik sözleşmelerini 5 yıl il Yargıtay Yargıtay Karar Arama Yargıtay Hukuk Dairesi Kararları Arama Yargıtay Ceza Dairesi Kararları Arama Yargıtay Karar Arama Nasıl Yapılır ? Yargıtay Daire Bilgileri İle Dosya Sorgulama Yargıtay Yerel Mahkeme Bilgileri İle Dosya Sorgulama Yargıtay Kanunu Yargıtay İş Bölümü Yargıtay Haberleri Karar Arama Yargıtay Kararları Yargıtay Hukuk Dairesi Kararları Yargıtay Ceza Dairesi Kararları BAM Kararları Danıştay Kararları Anayasa Mahkemesi Kararları Uyuşmazlık MAhkemesi Kararları Karar Arama Nasıl Yapılır? Emsal Karar ve Emsal Karar Arama Nedir? Yargıtay Karar Arama Nasıl Yapılır? BAM Karar Arama Nasıl Yapılır? Danıştay Karar Arama Nasıl Yapılır? Anayasa Mahkemesi Karar Arama Nasıl Yapılır?