Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 13689 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 4602 - Esas Yıl 2012
Tebliğname No : 6 - 2009/168363MAHKEMESİ : İstanbul 15. Asliye Ceza MahkemesiTARİHİ : 01/05/2009NUMARASI : 2009/173 (E) ve 2009/370 (K)Suç : HırsızlıkYerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimin takdirine göre, suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.Ancak;5271 sayılı CMK'nın 231. maddesinde yer alan hükmün açıklanması, kurumu doğurduğu sonuçlar itibariyle karma özelliğe sahiptir.1- Suça ilişkin koşullara)-Yargılama sonunda mahkumiyet hükmü tesis edilmesi ve 2 yıl veya daha az süreli hapis veya adli para cezası,b)-Suçun Anayasanın 174. maddesinde güvenceye alınan suçlardan bulunmaması,2- Sanığa ilişkin koşullar,a)-Sanığın daha önceden kasıtlı bir suçtan mahkum olmamış olması,b)-Suçun işlenmesiyle mağdurun veya kamunun uğradığı zararın aynen önceki hale getirme veya tamamen giderilmesi (5271 sayılı CMK’nın 223/9. fıkrasına göre zararın giderilmesi koşulu derhal yerine getiremediği takdirde; sanık hakkında mağdura veya kamuya verdiği zararı denetim süresince aylık taksitler halinde ödemek suretiyle tamamen gidermesi koşuluyla da hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebilir),c)-Mahkemece sanığın kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışı göz önünde bulundurularak sanığın yeniden suç işlemeyeceği kanaatine ulaşılması gerekmektedir.Bunların yanı sıra 25/07/2010 tarihli ve 27652 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6008 sayılı Kanun'un 7. maddesi ile 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 231. maddesinin 6. fıkrasına eklenen "Sanığın kabul etm'emesi hâlinde, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmez." biçimindeki norm ile hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesi sanığın kabul etmemiş bulunmaması olumsuz koşuluna da bağlanmıştır. Buna göre yukarıda anılan koşulların bulunması ve sanığın da kabülü halinde, mahkeme hükmün açıklanmasını geri bırakmaya karar verebilir.Ayrıca 5237 sayılı TCK’nm 50 ve 51.maddeleri ile 5271 sayılı CMK'nın 231. maddesinin koşulları ve sonuçları aynı değildir. Bu nedenle önce 5271 sayılı CMK'nın 231. maddesinde düzenlenen hükmün açıklanmasının geri bırakılma koşullarının bulunup bulunmadığı resen değerlendirilip olumsuz sonuca ulaşıldığı takdirde cezanın kişiselleştirilmesine ilişkin 5237 sayılı TCK’nın 50 ve 51. maddeleri yönünden değerlendirmenin denetime olanak verecek biçimde ayrı ayrı yasal ve yeterli gerekçe gösterilerek takdiri gerekir.Hal böyle olunca;Sanığın adli sicil kaydında yer alan Fatih 1. Asliye Ceza Mahkemesi'nin 22.12.1993 gün, 549-1033 sayılı ilamının 07.07.1994 tarihinde kesinleştiğinin anlaşılması karşısında; suçunu samîmi olarak ikrar eden, duruşma tutanaklarına yansıyan olumsuz bir kişiliği bulunmayan ve pişman olduğunu beyan eden sanık hakkında; sabıkasındaki bahsi geçen ilamın infaz edilip edilmediği, yerine getirilmişise, infaz tarihi araştırılıp, denetime olanak sağlaması bakımından bu ilamın onaylı örneği dosyaya getirilip silinme koşulları da takdir edilip, 5271 sayılı CMK’nın 231. maddesindeki diğer hususlar dikkate alınarak; yasa normunun objektif ve sübjektif kriterleri ile uygulama yapılması gerekirken; "sabıkasının bulunması” esas alınarak yasal ve yeterli olmayan gerekçe ile sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin hükümlerin uygulanmasına yer olmadığına karar verilmesi,Bozmayı gerektirmiş, sanık M.. A..'ın temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 01.07.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.