Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 13615 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 17215 - Esas Yıl 2012





Tebliğname No : 6 - 2012/199622MAHKEMESİ : Samsun 4. Asliye Ceza MahkemesiTARİHİ : 01/12/2011NUMARASI : 2010/24 (E) ve 2011/71 (K)SUÇ : Hırsızlık Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü: Mahkemenin 04.08.2005 günlü verdiği uyarlama kararıyla dosyadan elini çektikten sonra yeniden dosyayı ele alarak karar verme yetkisi olmadığından 01.02.2011 günlü ek kararı yok hükmünde kabul edilerek yapılan incelemede; Diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak;1- 5252 sayılı Yasanın 9/3. maddesi uyarınca hükümlü yararına olan hüküm, önceki ve sonraki kanunların ilgili bütün hükümleri olaya uygulanarak ortaya çıkan sonuçların birbiriyle karşılaştırılması suretiyle bulunacağından, temel cezanın ne şekilde saptanacağının belirlenmesi ile bireyselleştirme amacına yönelik takdir hakkının kullanılması ve önceki yasaya göre suçların yasal öğelerinde yapılan değişikliklerin tartışılması için duruşma açılmasının zorunlu bulunduğu gözetilmeden dosya üzerinde hüküm kurulması,2- Oluş ve dosya içeriğine göre; hükümlünün yakınana ait evin kapısını sert bir cisimle zorlayarak içeri girdiği, içeriden 60 dolar para, 1 çift küpe, cep telefonu ile tabancayı çaldığının anlaşılması karşısında; eylemine uyan 765 sayılı TCK'nın 493/1, 522, 55/3. maddeleri ile 01.06.2005 tarihinde yürürlüğe giren 5237 sayılı Yasanın aynı suça uyan 142/1-b, 31/3, 116/1, 31/3, 151/1, 31/3.maddeleri karşılaştırılmak suretiyle, mala zarar verme ve konut dokunulmazlığını bozma suçları yönünden uzlaşma hükümleri de değerlendirilerek, anılan Yasanın 7/2, 5252 sayılı Yasanın 9/3. maddeleri ışığında, lehe olan yasanın belirlenmesi gerektiğinin gözetilmemesi, Bozmayı gerektirmiş, hükümlü H. Y..'ın temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle isteme uygun olarak BOZULMASINA, infaz aşamasında verilen uyarlama kararlarının kazanılmış hak oluşturmayacağının gözetilmesine, 30.06.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.