Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 1349 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 3488 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ :Ağır Ceza MahkemesiSuç : HırsızlıkYerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; Yargıtay 17. Ceza Dairesinin 22.04.2015 tarihli görevsizlik kararı ile Dairemize gönderilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimler Kurulu'nun takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.Ancak;1- Oluşa ve dosya içeriğine göre; katılanın polisteki 09/05/2006 tarihli ifadesinde sanığın gece vakti arkadaşı ... ... ile birlikte gelerek konuşmak için cep telefonunu istediğini, vermek istemeyince elinden zorla aldığını, içindeki hattı çıkartarak telefonu ...'e verdiğini, telefonunu ...'den istemesi üzerine ...'in kendisini iterek telefonla birlikte kaçtığını, sanığın da başka bir yöne doğru kaçtığını söylediği; 29/05/2006 tarihli savcılık ifadesinde de bu ifadesini tekrar ettiği; 26/06/2007 tarihli duruşmadaki ifadesinde ise sanığın, yanında ... olduğu halde telefonunu istediğini, vermeyince telefonu alıp aniden kaçtığını söylediği, hazırlıktaki ifadeleri ile duruşmadaki ifadesi arasında ortaya çıkan çelişkinin giderilmediğinin anlaşılması karşısında; katılana aşamalardaki ifadeleri okunarak hazırlıktaki anlatımlarında ısrar etmesi halinde, sanığın telefonunu verdiği Nurettin'in kendisini iterek kaçıp kaçmadığı da sorulmak suretiyle, ifadeleri arasında ortaya çıkan çelişki giderildikten sonra hukuki durumunun buna göre takdir ve tayin edilmesinde zorunluluk bulunması, 2- Kabule göre de;Sanığın kasten işlemiş olduğu suç için hapis cezasıyla mahkûmiyetinin yasal sonucu olarak, 5237 sayılı TCK'nın 53/1.maddesinin “c” bendinde yazılı haklarından kendi alt soyu dışındaki kişiler yönünden cezasının infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi ve 24.11.2015 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi'nin 08.10.2015 gün, 2014/140-2015/85 Esas ve Karar sayılı kararı ile TCK'nın 53/1-b maddesinde yazılı, "seçme, seçilme ve diğer siyasi hakları kullanmaktan" ibaresinin iptal edilmiş olması,Bozmayı gerektirmiş, sanık ... ... savunmanının temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığı ile 1412 sayılı CMUK’nun 326/son maddesi uyarınca sanığın kazanılmış hakkının korunmasına, 29/02/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.