Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 13099 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 3654 - Esas Yıl 2012





MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : Hırsızlık, kamu malına zarar vermeHÜKÜM : Mahkumiyet Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:05.03.2009 tarihli duruşma tutanağının 1. sayfasındaki katip imza eksikliğinin mahallinde tamamlanması olanaklı görülmüştür.I-Sanık hakkında kamu malına zarar verme suçundan kurulan hükmün incelenmesinde: Kamu malına zarar verme suçundan özgürlüğü bağlayıcı ceza ile hükümlülüğüne karar verilen sanığın 5237 sayılı TCK'nın 53/1. maddesinde yazılı haklardan aynı maddenin 2. ve 3. fıkralarında gösterilen sürelerde yoksun bırakılmasına karar verilmemiş ise de, hükümlülüğünün yasal sonucu olarak infaz aşamasında dikkate alınması olanaklı kabul edildiğinden, bozma nedeni yapılmamıştır. Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından, diğer temyiz itirazı yerinde görülmemiştir.Ancak;5271 sayılı CMK’nın 326/2. maddesine göre, sanıkların neden oldukları yargılama giderlerinden ayrı ayrı sorumlu tutulmaları yerine yazılı şekilde karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, sanık savunmanının temyiz itirazı bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle isteme aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığıyla CMUK’nın 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından “yargılama giderine” ilişkin bölüm çıkarılarak, “Sanıklardan neden oldukları yargılama giderinin paylarına düşen oranda ayrı ayrı alınmasına” karar verilmesi suretiyle, eleştiri dışında diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, II-Sanık hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükmün incelenmesinde: Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından, diğer temyiz itirazı yerinde görülmemiştir.Ancak;1-) 01.09.2008 tarihli yakalama tutanağı içeriğine göre, temyize gelmeyen sanık ...'in laptop bilgisayarı sanıktan aldığının öğrenilmesi üzerine yakalanan sanığın suçunu ikrar ederek, çaldığı bir kısım eşyaların bulunduğu yeri göstermek suretiyle soruşturma aşamasında iadeyi sağladığının anlaşılması karşısında; kısmi iade nedeniyle katılandan rızası sorularak, sonucuna göre 5237 sayılı TCK'nın 168/1-4. maddesinin uygulama koşullarının tartışılması gerektiğinin gözetilmemesi,2-) Kasten işlemiş olduğu suçtan, hapis cezasıyla mahkumiyetinin yasal sonucu olarak sanığın, 5237 sayılı TCK’nın 53/1.maddesinin “a, b, c, d, e” bentlerinde yazılı haklardan aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca cezanın infazı tamamlanıncaya kadar, kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise anılan maddenin 3. fıkrası uyarınca mahkum olduğu hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi, Bozmayı gerektirmiş, sanık savunmanının temyiz itirazı ve tebliğnamedeki düşünce bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle isteme uygun olarak BOZULMASINA, 24.06.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.