MAHKEMESİ :Ağır Ceza MahkemesiSUÇLAR : Yağma, Yağmaya kalkışmaHÜKÜM : Mahkumiyet Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:I-Sanık hakkında, yakınan ...'e yönelik yağma suçundan verilen hükme yönelik yapılan temyiz incelemesinde;Sanığın adli sicil kaydında yer alan ve ...Asliye Ceza Mahkemesince verildiği anlaşılan 13/03/2008 gün, 2007/746 Esas ve 2008/191 Karar sayılı kararda hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, sanığın öngörülen denetim süresi içinde yeniden temyiz incelemesine konu atılı suçu işlediği anlaşılmış ise de; 5271 sayılı CMK’nın 231/11. maddesi gereğince Mahkemece, yerinde ihbarda bulunulması olanaklı kabul edilmiştir.Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimler Kurulunun takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.Ancak,Sanığın, hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar TCK'nın 53/1-a-b-c-d-e maddesinde yazılı hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına ancak, TCK'nın 53/3. maddesi uyarınca koşullu salıverildiği takdirde, kendi altsoyu üzerinde TCK'nın 53/1-c bendinde sayılan hakları kullanmaktan yoksunluğunun sona erdirilmesine karar verilmiş ise de; 24.11.2015 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi'nin 08.10.2015 gün, 2014/140-2015/85 Esas ve Karar sayılı kararı ile TCK'nın 53/1-b maddesinde yazılı, "seçme, seçilme ve diğer siyasi hakları kullanmaktan" ibaresinin iptal edilmiş olması,Bozmayı gerektirmiş, sanık ... savunmanı Av. ...’in temyiz itirazı bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle isteme aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK'nın 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından TCK’nın 53. maddenin uygulanmasına ilişkin bölüm çıkarılarak yerine, "Sanığın, kasten işlemiş olduğu suç için hapis cezasıyla mahkumiyetinin yasal sonucu olarak, TCK'nın 53/1. maddesinin uygulanması yönünden, (a, c, d ve e) bentleri ile (b) bendinde yazılı seçme, seçilme ve diğer siyasi hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına; aynı Kanunun 53/2. maddesinin uygulanması açısından, 53/1. maddesinin (a, c, d ve e) bentleri ile (b) bendinde yazılı seçme ve diğer siyasi hakları ve aynı maddenin 3. fıkrası uyarınca, (c) bendinde yazılı kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkilerini mahkum olduğu hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar kullanamamasına" cümlesinin yazılması suretiyle, eleştiri dışında diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,II- Sanık hakkında yakınanlar ..., ..., ... ve ...'ya yönelik yağmaya kalkışma suçlarından kurulan hükümlere yönelik yapılan temyiz incelemesine gelince;Oluş ve dosya içeriğine göre;1-Sanığın, 14/02/2012 tarihinden önce yakınanlar ... ile ....'in okuldan çıktıkları sırada yanlarına giderek yakınan ...'e hitaben onlardan para isteyerek, "Buranın sorumlusu benim, bana para vereceksiniz" demek suretiyle tehdit ederek para istemekle ısrar ettiği dolmuşa binmek için 1,00 TL istediği, bunun üzerine yakınan ...’in cebinden çıkarttığı 1,00 TL’yi sanığa verdiği, devamında sanığın "Yarın yine geleceğim az para verirseniz telefonlarınızı alırım" dediği ve yakınanlardan başkaca bir şey almadan suç yerinden uzaklaştığı ve devam eden günlerde başkaca eylem ve söylemde bulunmadığı olayda; sanığın yakınanlardan amacını özgüleyerek sadece 1.-TL istediğinin anlaşılması karşısında, eylemin tamamlanmış tek bir yağma suçunu oluşturduğu gözetilmeden, delillerin takdirinde ve değerlendirilmesinde yanılgıya düşülerek sanık hakkında yağma ve yağmaya kalkışma suçlarından iki ayrı hüküm kurulması,2-14/02/2012 tarihinde ise sanığın, yakınanlar ... ve ...’in okuldan çıktıkları sırada aynı şekilde yanlarına giderek onlardan para istediği, paralarının olmadığını söylemeleri üzerine, sanığın yakınanlara hitaben “sıraya geçin” dediği, yakınanların tartışma çıkmasın diye sıraya geçtikleri, sanığın devamında, “Yarın para getirin, yoksa telefonunuzu gasp ederim” dediği, sanığın mağdurlardan para almadan suç yerinden uzaklaştığı olayda; sanığın yakınanlara yönelik cebir veya tehdit içerikli bir söz söylemediğinin anlaşılması karşısında, eylemin bu haliyle yağmaya kalkışma suçunu oluşturmayacağı gözetilmeden, hakkında yazılı şekilde hüküm kurulması,Bozmayı gerektirmiş, sanık ... savunmanı Av. ...’in temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 23/02/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.