Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 12607 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 5047 - Esas Yıl 2012





Tebliğname No : 6 - 2009/186895MAHKEMESİ : Kahramanmaraş 1. Asliye Ceza MahkemesiTARİHİ : 29/05/2008NUMARASI : 2007/487 (E) ve 2008/482 (K)SUÇLAR : Hırsızlık, Mala zarar vermeYerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:Oluş ve dosya içeriğine göre; katılanın, suç tarihinden 1 ay önce tanık Mikail'den satın aldığı motosikletini kilitleyerek işyerinin önüne park ettiği, sabah 06:30'da alındığını farkederek şikayetçi olduğu, yaklaşık 15 gün sonra tanık Mikail'in motosikleti görüp sanığın yanına gittiği ve satın almak istediğini söyleyerek cep telefonu numarasını öğrenip katılana verdiği, tanıktan aldığı numarayı arayan katılanın, sanıkla buluştuğu ve motorsikleti satın almak istediğini söylediği, sanığın ısrarla “numaramı nerden buldun?” diye sorarak motorsikleti göstermekten kaçındığı, bunun üzerine polise başvuran katılanın verdiği bilgiler üzerine sanığın suça konu motorsiklet ile birlikte yakalandığı, sanığın savunmasında “motorsikleti adını soyadını bilmediği Arap lakaplı birinden satın aldığını” beyan ettiği olayda;1) Sanığın ifadesinde belirttiği, “Arap” lakaplı kişinin araştırılıp, tanık olarak ifadesine başvurulduktan sonra sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması,2) Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 21.01.2014 gün, 2013/2-686 Esas ve 2014/19 Karar sayılı kararında da belirtildiği üzere; sanığın, suç konusu motosikletle ilgili olarak hırsızlık eylemini gerçekleştirebilmek için motosikletten bağımsız olan başkaca bir mala zarar vermesi söz konusu olmayıp bizzat suç konusu olan motosiklet üzerinde meydana gelen bir zarar bulunduğunun anlaşılması karşısında; hırsızlık suçunun yanında, ayrıca mala zarar verme suçundan da hüküm kurulamayacağının düşünülmemesi,Kabule göre de;3)Kontak anahtarının kırık olduğunun 14.04.2007 tarihli tutanak ile tespit edildiğinin anlaşılması karşısında; TCK’nın 142/1-b maddesi yerine, aynı Yasanın 142/1-e maddesi ile uygulama yapılması,4)Sanığın, 5237 sayılı TCK.nın 53. maddesinin 2. fıkrası uyarınca hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar aynı maddenin 1. fıkrasında öngörülen hakları kullanmaktan yoksun kılınmasına, 3. fıkrası uyarınca da kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından, söz konusu yasaklamanın koşullu salıverilen sanık hakkında uygulanmamasına, karar verilmesi gerekirken, yazılı biçimde hüküm kurulması,Bozmayı gerektirmiş, sanık S.. Y..’ın temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle isteme uygun olarak BOZULMASINA, 17.06.2014 günü oybirliğiyle karar verildi.