Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 12068 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 23724 - Esas Yıl 2011





MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : Hırsızlık, işyeri dokunulmazlığını bozmaHÜKÜM : Mahkumiyet Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:I-Sanık hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükmün incelenmesinde; Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak;Sanığın, TCK’nın 53. maddesinin 2. fıkrası uyarınca hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar aynı maddenin 1. fıkrasında öngörülen hakları kullanmaktan yoksun kılınmasına, aynı maddenin 3. fıkrası uyarınca da kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından, söz konusu yasaklamanın koşullu salıverilen sanık hakkında uygulanmamasına karar verilmesi gerekirken, yazılı biçimde uygulama yapılması; Bozmayı gerektirmiş, sanık ...'in temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle isteme uygun olarak BOZULMASINA, bozma nedenleri yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığıyla CMUK’nın 322.maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından TCK’nun 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölüm çıkarılarak yerine, “Sanığın, TCK’nun 53. maddesinin 2. fıkrası uyarınca hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar aynı maddenin 1. fıkrasında öngörülen hakları kullanmaktan yoksun kılınmasına, aynı maddenin 3. fıkrası uyarınca da kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından, söz konusu yasaklamanın koşullu salıverilen sanık hakkında uygulanmamasına,” cümlesi yazılmak suretiyle,diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, II-Sanık hakkında işyeri dokunulmazlığını bozma suçundan kurulan hükmün incelenmesine gelince; ... Cumhuriyet Başsavcılığının 19.10.2006 tarihli sanığın imzasını taşıyan uzlaşmama tutanağı ile sanığın, kimliği belirsiz suç arkadaşı ile birlikte gece vakti yakınanın işyerinden hırsızlık suçuna kalkışmaları biçimindeki eyleminde; 5237 sayılı TCK'nın 119/1-c maddesini ihlal eden sanık hakkında, 5271 sayılı CMK’nın 253. ve 254. maddelerinde düzenlenen uzlaşmanın uygulama olanağı bulunmadığı kabul edilmekle; tebliğnamede bu yönde bozma isteyen düşünce benimsenmemiştir. Diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.Ancak; 1-Yakınan anlatımı, olay yeri inceleme, yakalama, görgü tespit tutanakları ve dosya içeriğine göre; işyerinin darabalarının kesilmiş vaziyette ve dükkan giriş kapısının üst camının kırık olduğu, dükkan içinde herhangi bir dağınıklığın olmadığı, normal görünümde olduğunun belirtilmesi; yakınanın 21.03.2007 günlü oturumda dükkanına girilmediğini ifade etmesi karşısında; suçun tamamlandığına ilişkin kanıtların nelerden ibaret olduğunun açıklanıp tartışılmadan yazılı şekilde hüküm kurulması, 2-Sanığın kimliği belirsiz suç arkadaşı ile 5237 sayılı TCK'nın 119/1-c maddesini ihlal ettiğinin anlaşılması karşısında;hakkında anılan madde ile uygulama yapılması gerektiğinin gözetilmemesi, 3-Sanığın, TCK’nın 53. maddesinin 2. fıkrası uyarınca hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar aynı maddenin 1. fıkrasında öngörülen hakları kullanmaktan yoksun kılınmasına, aynı maddenin 3. fıkrası uyarınca da kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından, söz konusu yasaklamanın koşullu salıverilen sanık hakkında uygulanmamasına karar verilmesi gerekirken, yazılı biçimde uygulama yapılması;4-Kabule göre de; İddianamede sanık hakkında 5237 sayılı TCK’nın 116/4, 35.maddelerinin uygulanması istendiği halde, 5271 sayılı CMK’nın 226.maddesi uyarınca ek savunma hakkı tanınmadan 5237 sayılı TCK’nın 116/2-4 maddesi uyarınca sanığın cezalandırılmasına karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, sanık ...'in temyiz itirazı bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle isteme uygun olarak BOZULMASINA, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığı ile 1412 sayılı CMUK’nın 326/son maddesi uyarınca sanığın kazanılmış hakkının korunmasına, 04.06.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.