Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 11830 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 19812 - Esas Yıl 2011





MAHKEMESİ :Çocuk MahkemesiSUÇ : HırsızlıkHÜKÜM : Mahkumiyet Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın 40/2, 5271 sayılı CMK.nun 34/2, 40/2, 231/2 ve 232/6. maddelerine göre; mahkeme kararlarında ilgili kişilerin hangi kanun yolları ve mercilere başvuracağını, sürelerini ve yönteminin kuşkuya yer vermeyecek şekilde açıkça gösterilmesi gerektiğinin açık ve buyurucu şekilde belirtildiği, 22.12.2008 tarihli kararda ise yasa yoluna başvurunun süresinin başlangıcı, mercii ve yöntemi CMK’nun 232/6.maddesine uygun olarak gösterilmediği anlaşıldığından, sanık ...' ın temyiz istemi süresinde kabul edilerek yapılan incelemede: Sanık ...'ın adının, ...Asliye Hukuk Mahkemesinin 08.02.2007 gün 2006/74 Esas ve 2007/17 karar sayılı ilamına uygun olarak “..” yerine “...” olarak yazılması ve sanıkların, katılanlar ... ve ...'e yönelik eylemleri nedeniyle, elde veya üste taşınan eşyayı çekip almak ya da özel beceri suretiyle hırsızlık suçunu işledikleri anlaşılıp kabul edildiği ve buna göre uygulama yapıldığı halde, hükümde temel uygulama maddelerinin 5237 sayılı TCK'nın 142/2-b maddesi yerine 142/2-d olarak yazılması yerinde düzeltilmesi olanaklı maddi hata olarak kabul edilmiştir. Dosya içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimin takdirine göre; suçun sanıklar tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak; TC. Anayasası'nın 90. maddesinin son fıkrası ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin ...c maddesi ışığında, 5271 sayılı CMK'nın 150, 234 ve 239. maddeleri ile 5320 sayılı Yasanın 13. maddesine dayanılarak hazırlanan, Ceza Muhakemesi Kanunu Gereğince Müdafi ve Vekillerin Görevlendirilmeleri ile Yapılacak Ödemelerin Usul ve Esaslarına İlişkin Yönetmeliğin 8. maddesi gereğince, sanıklar için baro tarafından görevlendirilen zorunlu savunmanının ücretinin sanıklardan alınmasına hükmedilemeyeceği, bu ücretlerin Adalet Bakanlığı bütçesinde bu amaçla ayrılan ödenekten karşılanacağı gözetilmeden, yazılı şekilde zorunlu savunman ücretinin sanıklardan alınmasına hükmedilmesi, Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ... ve ... ile savunmanının temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın ...maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’nın 322.maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından yargılama giderlerine ilişkin bölüm çıkartılarak yerine '' Yargılama sırasında yapılan 4 adet davetiye gideri 16,00 Türk Lirasının, sanıkların neden oldukları payları oranında ayrı ayrı sorumlu tutulmalarına” cümlesinin yazılması suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 11.06.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.