Tebliğname No : 6 - 2007/96572MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 14. Asliye Ceza Mahkemesi (Kapatılan Ümraniye 2. Asliye Ceza Mahkemesi)TARİHİ : 13/12/2006NUMARASI : 2006/245 (E) ve 2006/1104 (K)Suç : Mühürde sahtecilik, resmi belge düzenlenmesinde yalan beyanda bulunmak, hırsızlıkYerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; Yargıtay 11. Ceza Dairesinin 15/02/2010 tarihli görevsizlik kararı ile Dairemize gönderilerek, başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:Kasıtlı suçtan hükümlülükleri bulunan sanık hakkında, 5271 sayılı CMK’nın 231.maddesinin uygulama olanağı bulunmadığı anlaşılmakla yapılan incelemede:Tekerrüre esas hükümlülükleri bulunan sanık hakkında 5237 sayılı TCY'nın 58. maddesinin uygulanmaması, karşı temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimin takdirine göre; suçların sanık tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.Ancak;1-Suça konu aracın ne şekilde hırsızlandığı kesin olarak belirlenip; aracın kapıları açık bırakılmakla birlikte kontak anahtarının da araç üzerinde bırakıldığının tespiti halinde 5237 sayılı TCY'nın 141/1.maddesiyle; kapı ve camları kilitli olan aracın, kapı kilitlerinin veya camlarının zorlanarak veya kırılarak açılıp aracın düz kontak yapılmak suretiyle ya da kapıları ve camları açık olan aracın, kontak adı verilen bölümün bulunduğu bölgeye her ne suretle olursa olsun zarar verilip dışarı çıkarılan kablolar birbirine değdirilerek düz kontak yapılmak suretiyle hırsızlandığının tespiti halinde TCY'nın 142/1-b maddesiyle; kapıları ve camları ister kilitli ister açık olsun, aracın haksız yere elde bulundurulan anahtar, taklit anahtar veya diğer bir aletle çalıştırılarak hırsızlandığının tespiti halinde TCY'nın 142/2-d maddesiyle uygulama yapılması gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde uygulama yapılması, 2-Hırsızlık suçunun geceleyin işlendiğine ilişkin kanıtların nelerden ibaret olduğu karar yerinde gösterilip tartışılmadan, 5237 sayılı TCY'nın 143.maddesiyle uygulama yapılması, 3- Sanığın yakalandığında isminin Y.Ş.. olduğunu bildirip bu kişiye ait kimlik bilgilerini verdiği ve buna göre işlem yapıldığının anlaşılması karşısında; anılan kişinin gerçekte var olup olmadığı araştırılıp gerçek kişi olması halinde 5237 sayılı TCY’nın 268/1.maddesi yollamasıyla aynı Yasanın 267.maddesi, hayali kişi olması halinde ise aynı Yasanın 206.maddesi uyarınca uygulama yapılması gerektiği gözetilmeden, eksik inceleme ile yazılı şekilde uygulama yapılması,4-Sanığın 34 THS 44 sayılı sahte mühürle mühürlenmiş plakaları kullanması biçimindeki eyleminin 5237 sayılı TCY'nın 204/1. maddesine uyan suçu oluşturduğu gözetilmeden, yazılı şekilde uygulama yapılması,5- Sanığın, TCY’nın 53. maddesinin 2. fıkrası uyarınca hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar aynı maddenin 1. fıkrasında öngörülen hakları kullanmaktan yoksun kılınmasına, aynı maddenin 3. fıkrası uyarınca da kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından, söz konusu yasaklamanın koşullu salıverilen sanık hakkında uygulanmamasına karar verilmesi gerekirken, yazılı biçimde uygulama yapılması,Bozmayı gerektirmiş, sanık C.. E.. savunmanının temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle istem gibi BOZULMASINA, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığı ile 1412 sayılı CMUK’nın 326/son maddesinin gözetilmesine, 9.6.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.