Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından,diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak; 1- Özel hukuk hükümlerine göre faaliyet gösteren TEDAŞ'ın görevlisi olduğunu söyleyerek eve giren ve yakınana ait cüzdanı gizlice alan sanığın takındığı sıfatın resmi olmaması nedeniyle, eylemin 5237 sayılı TCY'nın 142/1-b maddesine uyan hırsızlık suçunu oluşturduğu gözetilmeden yazılı biçimde uygulama yapılması, 2-Sanığın, yakınanın içerisinde 55 TL para, kimlik kartları ve otobüs kartı bulunan cüzdanını hırsızladıktan sonra, kovuşturma aşamasında 55 TL paranın konutta ödemeli olarak yakınana posta havalesi ile gönderildiğinin dosya içerisinde mevcut 13.9.2006 tarihli ??deme belgesinden anlaşıldığı, bu durumun ise kısmi iadeyi oluşturduğunun anlaşılması karşısında, yakınana kısmi iadeye rıza gösterip göstermediği sorularak sonucuna göre, 5237 sayılı Yasanın 168. maddesiyle uygulama yapılması gerektiği gözetilmeden, etkin pişmanlık konusunda yazılı biçimde uygulama yapılması, 3- Sanık hakkında 5237 sayılı TCY’nın 53. maddesindeki haklardan yoksun bırakılmasına karar verilmemesi, Bozmayı gerektirmiş, sanık O.. S.. savunmanının temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 14.1.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.