Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 11404 - Karar Yıl 2007 / Esas No : 6414 - Esas Yıl 2007
Yağma ve 6136 sayılı Yasaya muhalefet suçundan sanık ve tutuklu Kemal hakkında yapılan duruşma sonunda; mahkumiyetine ilişkin İSTANBUL 3. Ağır Ceza Mahkemesinden verilen 19/10/2006 tarihli hükmün Yargıtay'ca incelenmesi sanık savunmanı tarafından istenilmiş olduğundan, dava evrakı C.Başsavcılığından kısmen onama ve kısmen bozma isteyen 27/01/2007 tarihli tebliğname ile 19/02/2007 tarihinde Daireye gönderilmekle okunarak gereği görüşülüp düşünüldü: I-Sanık hakkında nitelikli yağma suçlarından kurulan hükümlerin incelenmesinde; Adli Sicil Kaydı içeriğine göre İstanbul 4. Ağır Ceza Mahkemesinin 7.10.1999 gün ve 131-270 sayılı ilamıyla 16 yıl 8 ay, İstanbul 6. Ağır Ceza Mahkemesinin 23.12.1999 gün ve 119-227 sayılı ilamıyla 16 yıl 4 ay ağır hapis cezalarıyla hükümlülükleri bulunan sanık hakkında, 5237 sayılı TCY.nın 58.maddesinin uygulanıp uygulanmayacağının araştırılmaması, 5237 sayılı TCY'nın 150. maddesinin 2. fıkrasındaki "malın değerinin azlığı" kavramının, 765 sayılı TCY'nın 522. maddesindeki hafif ve pek hafif ölçütleriyle, her iki maddenin de cezadan indirim olanağı sağlanmak dışında benzerliği bulunmadığı, "değerin azlığı" nın 5237 sayılı Yasaya özgü ayrı ve yeni bir kavram olduğu, Yasakoyucunun amacı ile suçun işleniş biçimi, olayın özelliği ve sanığın özgülenen kastı da gözetilmek suretiyle, daha çoğunu alabilme olanağı varken, yalnızca gereksinimi kadar ve değer olarak da gerçekten az olan şeylerin alınması durumunda, yasal ve yeterli gerekçeleri de açıklanarak uygulanabileceği gözetilmeden, somut olayda koşulları bulunmadığı halde 150. maddenin 2. fıkrasına sevk amacının dışında yorumlar getirilerek hükmolunan cezalardan ayrı ayrı indirim yapılması, karşı temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamış, dosya içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimler Kurulunun takdirine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak; Hapis cezasıyla hükümlülüklerinin yasal sonucu olarak sanığın, 5237 sayılı TCY.nın 53/1-(c) maddesinde yazılı kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkilerine ilişkin haklardan anılan maddenin 3. fıkrası uyarınca mahkum olduğu hapis cezalarından koşullu salıverilmesine kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi, Bozmayı gerektirmiş sanık Kemal savunmanının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün açıklanan nedenle tebliğname gibi BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığıyla CMUK'nun 322.maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından; 5237 sayılı TCY.nın 53/1. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümler tümden çıkarılarak yerine ayrı ayrı "Özgürlüğü bağlayıcı ceza ile hükümlülüğünün yasal sonucu olarak sanığın; 5237 sayılı TCY.nın 53/1-(c) maddesinde yazılı haklardan anılan maddenin 3. fıkrası uyarınca kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri bakımından mahkum olduğu hapis cezasından koşullu salıverilmesine, diğer kişilere yönelik bu hakları ile 5237 sayılı TCY.nın 53/1-(a)-(b)-(d)-(e) bentlerinde sayılan haklardan ise aynı maddenin 2.fıkrası uyarınca cezasının infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına" tümcesinin eklenmesi suretiyle eleştiriler dışında diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA, II-6136 sayılı Yasaya aykırı biçimde yasak bıçak taşımak suçundan kurulan hükmün incelenmesine gelince; Dosya içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimler Kurulunun takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak; 1-6136 sayılı Yasa aykırılık suçunun kendi içinde devamlık öğesini taşıdığı, iddianamenin düzenlenmesine kadar gerçekleştirilen tüm anılan Yasaya aykırılık eylemlerinin tek suç oluşturacağı ve zincirleme suç hükümlerinin uygulanamayacağı gözetilmeden, ekspertiz raporu içeriğine göre 6136 sayılı Yasanın 4. maddesinde sayılan yasak bıçaklardan olduğu belirlenen kama ve sustalı çakı benzeri iki tane bıçağı taşıyan sanık hakkında 5237 sayılı TCY.nın 43/1. maddesiyle uygulama yapılması, 2- Hapis cezasıyla hükümlülüğünün yasal sonucu olarak sanığın, 5237 sayılı TCY.nın 53/1-(c) maddesinde yazılı kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkilerine ilişkin haklardan anılan maddenin 3. fıkrası uyarınca mahkum olduğu hapis cezasından koşullu salıverilmesine kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi, 3-Adli Sicil Kaydı içeriğine göre İstanbul 4. Ağır Ceza Mahkemesinin 7.10.1999 gün ve 131-270 sayılı ilamıyla 16 yıl 8 ay, İstanbul 6. Ağır Ceza Mahkemesinin 23.12.1999 gün ve 119-227 sayılı ilamıyla 16 yıl 4 ay ağır hapis cezalarıyla hükümlülükleri bulunan sanık hakkında, 5237 sayılı TCY.nın 58.maddesinin uygulanıp uygulanmayacağının araştırılmaması, Bozmayı gerektirmiş, sanık Kemal Celep savunmanının temyiz itirazı bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle istem gibi BOZULMASINA, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK'nun 326/son maddesi uyarınca kazanılmış hakkın korunmasına 05/11/2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.