Tebliğname No : 6 - 2012/6577MAHKEMESİ : Ağrı 1. Asliye Ceza MahkemesiTARİHİ : 23/06/2005NUMARASI : 2001/84 (E) ve 2001/621 (K)Suç : HırsızlıkYerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 18.01.2012 günlü kenar yazısı ile Daireye gönderilerek, başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimin takdirine göre, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.Ancak;1-Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 27.12.2005 tarih, 2005/3-162-173 ve 11.07.2006 tarih, 2006/5-182/182 sayılı kararlarında; sonraki yasa ile suçun unsurlarının veya özel hallerinin değiştirilmesi, cezanın tayin ve takdiri ile artırım ve indirim oranlarının belirlenmesi, seçimlik cezalardan birinin tercihi ve seçenek yaptırımların ya da cezanın kişiselleştirilmesini gerektiren hallerde lehe Yasanın belirlenmesi amacıyla verilen uyarlama kararlarının duruşma açılarak verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,2- 5237 sayılı TCK’nın 141 ve 142. maddelerinde tanımlanan hırsızlık suçu ile 765 sayılı TCK’nın 493/1.maddesinde yer alan suçun ögelerinin farklı olduğu; yakınana karşı geceleyin evin sağlam ve muhkem pencere korkuluğu kırılarak gerçekleştirilen eylemin yakınana karşı hırsızlığın yanı sıra, 5237 sayılı TCK’nın 116/1-4, 119/1-c maddesine uyan konut dokunulmazlığını bozmak ve aynı Yasanın 151/1.maddesine uyan mala zarar vermek suçlarını da oluşturduğu halde lehe yasanın saptanması sırasında bu suçlarla kurulacak hükmün denetime olanak vermeyecek şekilde belirlenmesi,3- 5252 sayılı Yasanın 9/3.maddesi uyarınca, hükümlü yararına önceki ve sonraki kanunların ilgili bütün hükümleri olaya uygulanarak ortaya çıkan sonuçların birbiriyle karşılaştırılması suretiyle bulunacağından, dosya içeriğine göre hükümlünün eylemine uyan 765 sayılı TCK’nın 493/1, 59, 81/2-3. maddelerine göre, 5237 sayılı TCK’nın aynı suça uyan 142/1-b, 143, 62, 53, 116/1-4, 119/1-c, 62/1, 151, 53. maddeleriyle değerlendirme ve uygulama yapılarak mala zarar vermek suçu bakımından 5271 sayılı CMUK’nun 253 ve 254. maddeleri uyarınca uzlaşma girişiminde bulunulduktan sonra her iki yasanın ayrı ayrı ve bir bütün olarak uygulanması suretiyle lehe yasanın saptanması gerekirken yazılı biçimde denetime olanak vermeyecek şekilde uygulama yapılması,Kabule göre de;4- 5237 sayılı yasaya göre kurulacak hükümde 62.madde ile yapılacak indirim neticesi 2 yıl 6 ay hapis cezası yerine 2 yıl 8 ay hapis cezasına hükmedilerek fazla ceza tayini, uyarlama öncesi kurulan ve temyiz edilmeksizin kesinleşen 29.06.2001 tarihli ilk hükümde netice olarak belirlenen cezanın dahi dikkate alınmaması,5-Kasten işlemiş olduğu suçtan, hapis cezasıyla mahkumiyetinin yasal sonucu olarak hükümlünün, 5237 sayılı TCK’nın 53/1.maddesinin “a,b,c,d,e” bentlerinde yazılı haklardan aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca cezanın infazı tamamlanıncaya kadar, kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise anılan maddenin 3. fıkrası uyarınca mahkum olduğu hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,Bozmayı gerektirmiş, O Yer Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, infaz aşamasında hükümlü lehine uygulamaların kazanılmış hak oluşturmayacağının gözetilmesine, 04.06.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.