Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 10744 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 2666 - Esas Yıl 2014





Tebliğname No : 6 - 2013/94598MAHKEMESİ : Alanya 1. Ağır Ceza MahkemesiTARİHİ : 13/11/2012NUMARASI : 2011/120 (E) ve 2012/191 (K)Suç : YağmaYerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; Yargıtay C.. B..nın 28/03/2013 ve 28/12/2013 tarihli tebliğnameleri ile Dairemize gönderilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:Diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.Ancak;1-) Sanığın dosyaya sunmuş olduğu dilekçelerinde “sinir hastası” olduğuna dair yazılı savunmaları, sanık savunmanının aşamalardaki bu yönde araştırma yapılmasına dair talepleri, yargılama esnasında, sanığın tarım ilacı içerek intihar girişiminde bulunduğu için tedavi altına alındığına dair kolluk görevlilerince düzenlenen tutanak bir arada değerlendirildiğinde; CMK’nın 74. maddesindeki usule uygun olarak gözlem altına alınarak suç işlediği tarihte mevcut bir hastalığının bulunup bulunmadığı, işlediği fiilin anlam ve sonuçlarını algılama ve davranışlarını yönlendirme yeteneğinde bir azalma olup olmadığı, 5237 sayılı Yasanın 32/1-2. maddeleri kapsamında akıl hastalığı bulup bulunmadığı saptanarak sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken eksik soruşturma ile yazılı şekilde karar verilmesi,2-) Sanığın, tüm aşamalarda, istikrarlı bir biçimde yüklenen suçla hiç bir ilgisinin olmadığına, kendisine komplo kurulduğuna dair özetle inkara dayalı savunmalarda bulunmuş olması karşısında; maddi gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde belirlenmesi açısından; katılan çocuğa ait telefon hattı ile iddia edilen suç tarihlerinde görüşülen ya da mesaj çekilen şahıslar ile sanık arasında tanışıklık bulunup bulunmadığı, belirtilen hatlarla sanığın kendi kullandığını beyan ettiği hattın aranıp aranmadığı araştırılıp, gerektiğinde adı geçen şahısların tanık sıfatıyla dinlenmesi sonucunda delillerin bir bütün halinde değerlendirilmesi suretiyle sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken, eksik soruşturma ile yazılı biçimde mahkumiyetine karar verilmesi,Kabule göre de; 3-) Mahkemece itibar edilen katılanın aşamalardaki beyanına göre; “Sanığın, kendisine bıçak doğrultup, ölümle tehdit ederek, okul çıkışlarında, belirli günler olmak üzere haftanın üç günü, son bir ayda kendisinden toplam 50-60 TL para ve cep telefonunu aldığını” belirtmesi karşısında; sanığın, katılana yönelik eylemlerinin kaç kez olduğunun kuşkuya yer vermeyecek şekilde açıklığa kavuşturulup, her bir eyleminin ayrı ayrı yağma suçlarını oluşturduğu ve 5237 sayılı TCK’nın 43/3. maddesine göre de, yağma suçları yönünden zincirleme suç hükümlerinin uygulanma olanağı bulunmadığı da dikkate alınarak, tek bir yağma suçunun oluştuğundan bahisle yazılı şekilde hüküm kurulması,4-) TCK’nın 63. maddesi uyarınca sanığın gözaltında ve tutuklulukta geçirdiği sürelerin mahsubuna karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi,Bozmayı gerektirmiş, katılan K.. T.. vekili, o yer Cumhuriyet Savcısı ile sanık B.. Y.. ve savunmanının temyiz itirazları yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle isteme uygun olarak BOZULMASINA, 28.05.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.