Tebliğname No : 6 - 2008/244839MAHKEMESİ : Elazığ 2. Ağır Ceza MahkemesiTARİHİ : 17/09/2008NUMARASI : 2008/333 (E) ve 2008/334 (K)SUÇ : Yağma Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:Uyuşturucu madde bulundurmak suçundan daha önce Savcılıkta ifade veren yakınanın, 22.06.2008 günü öğle saatlerinde daha önceden tanıdığı Ayhan Köçer'in yanına gittiği ve Ayhan'ın yanına gelen G.. A..'ın, "senin adın Selahattin'mi?" diye sorduğu, "Evet" demesi üzerine, "Gel seninle birşey konuşacağım" diyen sanıkla parka gittiği, sanığın "Sen bizim esrar sattığımızı nasıl söylersin" diyerek kendisini darp ettiği ve Birol'u getirmesi konusunda kendisini tehdit ettiği; 24.06.2008 tarihinde ise G.. A.. ve diğer sanıklarla karşılaştığı, sanıklarla Birol'u getirme konusunda konuştukları ve sanıkların ardından geldiği, Gökhan'ın telefonunu istediği, "olmaz" deyince elinden çekip aldığı ve SİM kartını çıkarıp Engin'in hattını taktığı, sanıkların arkasından gidip telefonunu istediği, daha sonra Engin'in teklifi üzerine gidip bira alıp geldikleri, Engin'in birayı içtikten sonra başka bir bira şişesini kırıp kendi kolunu açarak "Kendimi keseceğim" dediği, bunun üzerine G.. G..'ün "sen kesersen bende kendimi keserim" dediği, sonra yakınanı kast ederek "Önce seni keserim sonra kendimi keserim" dediği, ancak kimsenin kimseyi kesmediği, sonrasında sokağa indikleri, sanıkların "Birol'u getirirsen telefonunu veririz yoksa vermeyiz" dedikleri, Gökhan'ın "Kimliğin yanında mı?" diye sorması üzerine kimliğini bıraktığı kuruyemişçiye Engin'le birlikte gidip aldıkları, "Şahısların Birol'u getirmesi halinde telefonu ve kimliği vereceğini, aksi halde satacaklarını" söyleyip telefon numarası vererek ayrıldıklarını beyan edip sanıklardan şikayetçi olduğu; Yakınanın duruşmada alınan beyanında ise; "Gökhan'ın telefonunu elinden çekip aldığını ve cebir tehdit içerikli bir davranışının olmadığını"; Sanıkların aşamalardaki savunmasında yağma suçlamasını kabul etmedikleri ve yakınanın telefonunu Engin'in konuşmak için alıp yakınana iade ettiğini, Tanık Reşit'in ise "İşyerine gelen yakınan ve Engin'in samimi görünmeleri nedeni ile yakınanın kimliğini Engin'e vermekte sakınca görmediğini" beyan ettiği;Yakınan, tanık ve sanıkların beyanları bir arada değerlendirildiğinde, sanıkların yakınana yönelik yağma suçunun unsurunu oluşturacak cebir, şiddet ve tehdit teşkil edecek fiil ve davranışı olup olmadığı konusunda kuşku meydana geldiği ve mevcut kuşkunun sanıklar yararına yorumlanması gerektiğinin anlaşılması karşısında; eylemin hırsızlık suçunu oluşturduğu gözetilmeden, yerinde olmayan gerekçeyle yazılı biçimde karar verilmesi, Kabule ve uygulamaya göre de; Kasten işlemiş oldukları suçtan, hapis cezasıyla mahkumiyetlerinin yasal sonucu olarak sanıkların, 5237 sayılı TCK’nın 53/1.maddesinin “a, b, c, d, e” bentlerinde yazılı haklardan aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca cezanın infazı tamamlanıncaya kadar, kendi alt soyları üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise anılan maddenin 3. fıkrası uyarınca mahkum oldukları hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar yoksun bırakılmalarına karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi, Bozmayı gerektirmiş, sanıklar savunmanlarının ve O yer Cumhuriyet Savcısı'nın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, 22.01.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.