MAHKEMESİ : Kemer Sulh Hukuk MahkemesiTARİHİ : 05/06/2014NUMARASI : 2013/149-2014/152Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı itirazın iptali davasına dair karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.Dava, senede dayalı alacağın tahsili için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptaline ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne, itirazın iptaline karar verilmiş hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir,Davacı vekili dava dilekçesinde, Müvekkili ile davalı arasında 01.05.2010 başlangıç tarihli kira sözleşmesi olduğunu, tarafların kira sözleşmesinin düzenlenmesinden bir yıl kadar sonra karşılıklı anlaşarak sözleşmeyi feshettiklerini, buna ilişkin olarak da kendi aralarında 13.04.2011 tarihli kira sözleşmesinin feshi ve sözleşmenin feshi ile birlikte doğacak alacak-borç ilişkisini düzenleyen bir anlaşma yaptıklarını, iş bu anlaşma ile kiraya veren-davalıda bulunan 3.000,00.TL’nin kiralanan taşınmazda yapılacak olan tadilatların giderilmesinde kullanılacağının, kalanının da 15.05.2011 tarihinde müvekkiline iade edileceğinin kararlaştırıldığını, ancak davalı tarafından sadece 21.10.2011 tarihinde 500,00. TL’nin iade edildiğini, kalan meblağın iade edilmediğini, evin tadilatında kullanılmış ise de, müvekkiline buna dair herhangi bir fatura verilmediğini belirterek davalının itirazının iptali ile takibin devamına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde, davaya konu kira sözleşmesinin taraflarının C.E. ve M.. K.. olduğunu, müvekkili M.. E..’ın kira sözleşmesinin tarafı olmadığından ona bir sorumluluk yüklenemeyeceğini, kira sözleşmesinin feshi hakkındaki belge ile kiraya veren C.E.ve kiracı-davalı M.. K..’nın yükümlülüklerinin belirlendiğini, bu nedenle icra takibinin ve bu davanın davalısının ancak C. E.olabileceğini, husumet yönünden davanın reddi gerektiğini ileri sürerek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, taraflar arasında 13/04/2011 tarihinde imzalanan “kira sözleşmesinin feshi” başlıklı belge incelendiğinde taraflarının iş bu davanın tarafları olduğu, bu belgeden kaynaklı borç miktarının takibe konulduğu, borçlu tarafından icra dosyasına yapılan itirazda bu belgedeki imzaya itiraz edilmediği, sözleşmenin varlığının kabul edildiği gerekçesiyle davacının davasının kabulüne, davalının itirazının iptaline ve takibin 2.500,00 TL asıl alacak üzerinden devamına karar verilmiştir. İcra takibinde dayanılan 13.04.2011 tarihli “kira sözleşmesinin feshi hakkında” başlıklı belgede, C. E. ve M.. K.. arasında 18.04.2010 tarihinde düzenlenen, 01.05.2010 başlangıç tarihli kira sözleşmesinin feshedildiğinden söz edilerek, bu feshe bağlı olarak yapılacak işlerin kararlaştırıldığı görülmüş olup, bu belge M.. E.. ve M.. K.. tarafından imzalanmıştır. Kira sözleşmesinin tarafı olmayan M.. E.. ile düzenlenen belgenin geçerli olup olmadığı üzerinde durularak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmiş olması doğru değildir. Hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir.SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 26.10.2015 tarihinde oyçokluğu ile karar verildi.KARŞI OY YAZISIİcra takibinde dayanılan ve hükme esas alınan taraflar arasında düzenlenmiş bulunan 13.04.2011 tarihli belgedeki imzasını davalı inkar etmemiş, belgenin geçersiz olduğunu ileri sürmemiştir. Bu belgede, kiralananda gerekli tadilatlar yapıldıktan sonra, fazla ödenen 3.000.-TL. den kalan paranın 15.05.2011 tarihinde davacıya iade edileceği kararlaştırılmış ve 21.10.2011 tarihinde de bizzat davalı tarafından 500.-TL. davacıya iade edilmiştir. Dava asıl kiraya veren C. E. aleyhine açılmadığından ya da C. E. tarafından kira sözleşmesinin feshinin geçersiz olduğunun tespiti için açılmış bir dava olmadığından, belgenin geçersizliği, davalının kira sözleşmesinin tarafı olup olmadığı, kira sözleşmesini feshetme yetkisinin bulunup bulunmadığı hususları bu davada tartışma konusu yapılamaz. Davalı gerek icra takibindeki itiraz dilekçesinde, gerek duruşmada delil olarak ibraz ettiği 20.04.2011 tarihli imzasını taşıyan " tutanak" başlıklı belgede, gerekse 500.-TL. parayı davacıya 21.10.2011 tarihinde bizzat iade etmiş olduğuna ilişkin imzasını taşıyan yazıya göre, kiralanandaki tamirat işlerini yaptırmayı, bedellerini ödemeyi ve artan parayı da davacıya iade etmeyi kendisinin üstlendiği anlaşılmaktadır. Bu durumda taraflar arasındaki eldeki davada uyuşmazlığın 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanun,unun 526 ve devamı (BK.nun 410. ve devamı) maddelerinde düzenlenen vekaletsiz iş görme sözleşmesi hükümlerine göre çözümlenmesi gerekir. Davalının yazılı belgede belirtilen edimleri yerine getirip, kiralanandaki tamiratları yaptırıp yaptırmadığı, yaptırmış ise bedeli ve artan para varsa miktarı ve davacıya iadesi hususları dava konusu olup, yaptığı giderlerin çok daha fazla olduğunu belirten davalı, tamiratların yapıldığını ve harcama miktarını ispat etmekle yükümlüdür. Davalı, delil listesinde bildirdiği faturaları ve yapılan tadilata ilişkin masraf belgelerini duruşmada verilen kesin süreye rağmen ibraz etmemiştir. İbraz ettiği 20/04/2011 tarihli "tutanak" başlıklı belgeye ise her zaman düzenlenebileceği gerekçesi ile mahkemece itibar edilmemiştir. Bu durumda davalı savunmasını ispat edemediğinden, davanın kabulüne, davalının icra takibine yaptığı itirazın iptaline dair verilen hüküm, dosya kapsamına, toplanan delillere, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verilmiş olmasına ve takdirde de bir isabetsizlik bulunmamasına göre usul ve kanuna uygun olduğundan onanması gerektiği görüşü ile sayın çoğunluğun bozma kararına katılamıyorum.26/10/2015
Bilmeniz halinde fark yaratacak kararlar
İş kazası nedeniyle açılan davada ihtiayati haciz kararı verilebilir mi?
DAVA VE KARAR:
Davacı, dava sonuçlanıncaya kadar tazminat alacağının teminat altına alınması
için davalıya ait taşınmazlar ile trafik siciline kayıtlı araçların kaydına
ihtiyati haciz konulmasına karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında
belirtildiği şekilde
Haciz ihbarnamesine karşı gerçeğe aykırı beyanda bulunmak - tazminat davası
Y A R G I T A Y İ L A M ITaraflar arasındaki “tazminat ” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; İstanbul 9. İcra Hukuk Mahkemesince davanın reddine dair verilen 20.03.2012 gün ve 2011/441 Esas, 2012/112 Karar sayılı kararın incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay
Tüzel kişilere tebligat - şirket - Adresin Kapalı olması - Tebligat evrakı aksi sabit oluncaya kadar geçerli
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup ince
Yargıtay
Yargıtay Karar Arama
Yargıtay Hukuk Dairesi Kararları Arama
Yargıtay Ceza Dairesi Kararları Arama
Yargıtay Karar Arama Nasıl Yapılır ?
Yargıtay Daire Bilgileri İle Dosya Sorgulama
Yargıtay Yerel Mahkeme Bilgileri İle Dosya Sorgulama
Yargıtay Kanunu
Yargıtay İş Bölümü
Yargıtay Haberleri
Karar Arama
Yargıtay Kararları
Yargıtay Hukuk Dairesi Kararları
Yargıtay Ceza Dairesi Kararları
BAM Kararları
Danıştay Kararları
Anayasa Mahkemesi Kararları
Uyuşmazlık MAhkemesi Kararları
Karar Arama Nasıl Yapılır?
Emsal Karar ve Emsal Karar Arama Nedir?
Yargıtay Karar Arama Nasıl Yapılır?
BAM Karar Arama Nasıl Yapılır?
Danıştay Karar Arama Nasıl Yapılır?
Anayasa Mahkemesi Karar Arama Nasıl Yapılır?