Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 9023 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 6073 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : Bandırma Sulh Hukuk MahkemesiTARİHİ : 16/05/2013NUMARASI : 2012/631-2013/649Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı menfi tespit ve istirdat davasına dair karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.Dava, kiracının kiralananın mülkiyetinin dava dışı Maliye Hazinesine ait olması nedeniyle kira sözleşmesi nedeniyle ödenen kira bedellerinin kiraya verenden tahsili, borçlu olmadığının ve kira ilişkisinin sona erdiğinin tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Davacı vekili, dava dilekçesinde; dava konusu taşınmazın 11/05/2010 başlangıç tarihli kira sözleşmesi ile davalıdan kirlandığını, kiralananın mülkiyetinin Hazineye ait olduğunu, taşınmazın Bandırma Belediyesi ile Bandırma Kaymakamlığı arasında 02/03/2011 tarihinde imzalanan protokol gereğince kiralandığını ancak söz konusu protokolün 24/07/2009 tarihinde iptal edildiğini, bu protokolün iptaliyle birlikte davalının kira bedellerini talep ve tahsil yetkisi kalmadığını, müvekkilinden 126.755,51 TL tutarındaki ecrimisil bedeli talep edildiğini, kira dönemi içerisinde 103.250 TL'nin davalı tarafından haksız olarak tahsil edildiğini, bu dönem için halen müvekkilinin davalının kayıtlarında borçlu gözüktüğünü belirterek protokolün iptal edilmesi nedeniyle müvekkilinin 19/03/2010 tarihi itibariyle kiracılık sıfatının kalmadığının tespitine, kiracılık sıfatı kalmayan müvekkilinin davalıya 19/3/2010 tarihi itibariyle kira ve gecikme zammı borcu olmadığının tespitine ve 19/3/2010-31/5/2012 tarihleri arasında ödenen 103.250 TL'nin ödeme tarihinden itibaren ayrı ayrı hesaplanacak avans faiziyle istirdatına karar verilmesini dava etmiş, istirdat talebini 108.642,03 TL olarak ıslah etmiştir. Davalı vekili cevabında, kiralayanın malik olmasının şart olmadığını, kiracının sorumluluğunun kiralayana karşı olduğunu, Maliye Hazinesince gönderilen ecrimisil ihbarnamesinin mutlak borç ödeme yükümlülüğü doğurmadığını, itiraz ile dava haklarının olduğu, istirdat talep edebilmeleri için borcun kesinleşip ödenmiş olmasının gerektiğini beyanla davanın reddini savunmuştur. Taraflar arasında 11/05/2010 tarihli kira sözleşmesi konusunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. Kiraya verenin sözleşmeye konu şeyin maliki olması zorunlu değildir. Kira sözleşmesi feshedilmediği veya sözleşmenin iptali davası açılmadığı sürece geçerlidir. Ancak bir üçüncü kişinin kiralanan üzerinde, kiracının hakkıyla bağdaşmayan bir hak ileri sürmesi durumunda kiraya veren, söz konusu hukuki ayıbı gidermek ve kiracının bu yüzden uğradığı zararları tazmin ile yükümlüdür. Kiraya verenin zapta karşı tekeffül borcu BK.’nun 253. (6098 sayılı TBK.’nun 309) maddesinde düzenlenmiştir. Kiraya veren kiralananı her türlü maddi ve hukuki ayıptan ari olarak kiracının kullanımına sunmak ve kira müddetince bu hali ile muhafaza etmekle yükümlüdür. Üçüncü kişinin aynî bir hakka dayalı olarak kiralanan üzerinde ileri sürdüğü talepler davalı kiralayanın tekeffülü altındadır. Davacı kiracının ödemek durumunda kaldığı ecrimisil bedellerinin de bu kapsamda değerlendirilmesi zorunludur. Mahkemece TBK'nun 309 maddesi hükmüne göre değerlendirme yapılarak ve davacının bu kapsamda zararının olup olmadığı tespit edilerek yukarıdaki ilkeler doğrultusunda bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir.Hüküm bu nedenle bozulmalıdır.SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 07.07.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.