Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 787 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 16660 - Esas Yıl 2013
MAHKEMESİ : İstanbul 4. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ : 03/10/2013NUMARASI : 2013/462-2013/696İcra mahkemesince verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı karar, davalı ve davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Davacı alacaklı tarafından, davalı borçlu hakkında, kira alacağının tahsili için tahliye istekli olarak başlatılan icra takibine davalı borçlunun yasal süresinde itiraz etmesi üzerine, davacı alacaklı İcra Mahkemesinden itirazın kaldırılmasına icra inkar tazminatına ve kiralananın tahliyesine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmesi üzerine, karar davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere göre davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde değildir.2-Davacı vekilinin temyiz itirazlarına gelince; Taraflar arasında 06/02/2006 Başlangıç tarihli 4 yıl süreli aylık 2500 TL bedelli kira sözleşmesi konusunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. Sözleşmede kira bedelinin 2. ve 3. yıllarda İstanbul Ticaret Odasının Şubat ayında açıklayacağı son 12 ayın tüketici fiyat artış endeksinin 5 puan fazlası oranında artırılacağı, 4. yıl kira bedelinin ise aylık 4000 USD karşılığı TL olacağı kararlaştırılmıştır. Davacı 03/05/2013 tarihinde başlattığı icra takibinde 2010 yılı Şubat ayı ila 2013 yılı Nisan ayı arasındaki 39 aylık kira farkı alacağı toplamı 173.919,60 TL alacak ve 24.586,11 TL yasal faiz olmak üzere toplam 198.505,71 TL alacağın tahsili ile kiralananın tahliyesini istemiştir. Borçlu vekili süresinde sunduğu itiraz dilekçesi ile sözleşmede kira bedeli 4. yıl için 4000 USD olarak gösterilmesine rağmen taraflar arasında ekonomik koşullar nedeni ile anlaşma yapıldığını, kira bedelinin aylık 2500 TL olarak ödendiğini, devam eden yıllarda da sözlü olarak tarafların anlaşmasıyla kontratın yenilendiğini, 06/02/2010 ve 06/02/2011 tarihinden itibaren 2200 TL, 06/02/2012 tarihinden itibaren 2300 TL, 06/02/2013 tarihinden itibaren 2400 TL olarak kira bedellerinin ödendiğini, banka kanalıyla yapılan ödemelere alacaklının hiç itiraz etmediğini, belirterek borca ve ferilerine itiraz etmiştir. Mahkemece borçlu tarafından belirtilen kira paralarının düzenli olarak ödendiği, kira süresi bitmesine rağmen borçlunun taşınmazı kullanmaya devam ettiği, yatırılan kira paralarının kiralayan tarafından ihtirazı kayıt ileri sürülmeden tahsil edildiği, alacaklının takip tarihine kadar hiçbir yasal işlemde bulunmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir. İcra ve İflas Kanunu'nun 269/2. maddesi hükmü gereğince ödeme emrinin tebliği üzerine borçlu yedi gün içinde itiraz sebeplerini aynı yasanın 62. maddesi hükümleri dahilinde icra dairesine bildirmeye mecburdur. Borçlu itirazında kira akdini ve varsa buna ait mukaveledeki imzasını açık ve kesin olarak ret etmez ise, akdi kabul etmiş sayılır. İcra ve İflas Kanunu'nun 269 /c maddesine göre borçlu akdi ret etmeyip kiranın ödendiğini veya sair bir sebeple istenemeyeceğini bildirerek itiraz etmiş ise, itiraz sebeplerini ve isteğini noterlikçe re'sen tanzim veya imzası tasdik edilmiş veya alacaklı tarafından ikrar olunmuş bir belge ile ispat etmeye mecburdur.Davalı borçlu itirazını yukarıda belirtilen bir belgelerden biri ile kanıtlayamadığından icra takibine dayanak oluşturan ve imzası inkar edilmeyen sözleşme ve sözleşmedeki artış hükmü gözetilerek işin esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmesi doğru değildir. Karar bu nedenle bozulmalıdır. SONUÇ:Yukarıda (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428 ve İİK.nın 366.maddesi uyarınca kararın BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edenlere iadesine, 23.01.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.