MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Aile Mah. Sıfatı İle)Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı eşya alacağı davasına dair karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.Dava, çeyiz eşyalarının aynen iadesi,olmadığı takdirde bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne,eşya bedeli olan 24.815 TL'nin dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı vekili,dava dilekçesinde,davacıya ait ev eşyalarının....Asliye Hukuk Mahkemesinin 2008/24 D.iş sayılı dosyası ile delil tespiti sureti ile tespit edildiğini, tespit edilen bu eşyaların toplam değerinin 8.500,00 TL olduğunu davacının bu eşyaları veya bedelini davalıdan istemesine rağmen eşyaların teslim edilmediğini belirterek,eşyaların aynen iadesine,eğer bu mümkün değil ise fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydı ile 8.500,00 TL eşya bedelinin yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili,cevap dilekçesinde ve aşamalardaki beyanında, dava dilekçesindeki tüm eşyaların davacıya ait olmadığını ancak davacıya ait olan eşyaların iadesine hazır olduğunu beyan etmiştir. Davacı davada seçimlik hakkını kullanmış ve dava konusu eşyaların aynen iadelerini,aynen iade mümkün olmaz ise bedelinin tahsilini istemiştir. Bu durumda mahkemece,sadece aynen iadeye ya da bedelin tahsiline karar verilemez. Dava konusu olayda da; davacının eşyalara yönelik istemi terditli olup, öncelikle eşyaların aynen iadesini, mümkün olmadığı takdirde bedeli olan 8.500 TL'nin(ıslah dilekçesi ile talep artırılarak 35.000 TL'ye çıkarılmıştır) tahsilini istemiştir Davalı da, cevap dilekçesinde ve yargılama sırasındaki beyanlarında davacıya ait olan eşyaları davacıya teslim etmeye hazır olduğunu bildirmiştir. Bu durumda davacının asıl talebi olan aynen iade konusunda bir inceleme ve değerlendirme yapılmadan ve bir gerekçe gösterilmeden doğrudan yardımcı (terditli) talep hakkında karar verilmesi doğru değildir. Ayrıca,HUMK.'nun 388. vd. maddeleri uyarınca istem hakkında karar verilirken hükmün gerekçeli olması,delillerin tartışılması,ret ve üstün tutma sebepleri,sabit görülen vakıalarda bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebep gösterilmelidir. Bununla beraber istenilen eşyaların herbiri hakkında verilen hükümde taraflara yükletilen borç ve tanınan hakların mümkünse sıra numarası altında birer birer açık, şüphe ve infazda tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gerekir. Hüküm altına alınan eşyaların cins, nitelik, miktar ve değerlerinin ayrı ayrı gösterilmesi, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakkın infazda güçlük çıkarmayacak biçimde belirtilmesi hangi eşyalar yönünden davanın neden kabul edildiği,hangi eşyalar yönünden davanın neden reddedildiğinin açıklanması gerekirken bilirkişi raporuna atıf yapılarak yetersiz gerekçe ile hüküm verilmesi ve değerinin tahsiline karar verilen eşyaların yukarıda açıklandığı şekilde ayrı ayrı gösterilmemesi de doğru değildir. Hüküm bu nedenlerle bozulmalıdır.SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle davalının temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 02.05.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.