MAHKEMESİ : Iğdır 2. Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 06/02/2013NUMARASI : 2010/3-2013/100Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı tazminat davasına dair karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.Dava, kiracı tarafından kiralanana yapılan faydalı masraflar nedeni ile tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmesi üzerine, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Davacı vekili dava dilekçesinde; Davalı belediyenin 2002 yılında yaptığı belediye garaj ihalesi sonucunda garaj olarak tahsis edilen 645 ada 1 nolu parselin işletme hakkını kazandığını, davalının 19/07/2002 tarih ve 163 sayılı yazısı ile ihale bedelini ödediğinden garaj olarak kullanmaya başlamasında sakınca olmadığını müvekkiline bildirildiğini. Belediye garajı olarak kendisine teslim edilen bu yeri işletmek üzere yolculara hizmet verecek yeme-içme-ibadet-dinlenme-bagaj vs. ihtiyaçlarını karşılayacak mekanları oluşturduğunu, binalar inşa ettiğini, ancak davalı belediyenin garaja girmesi gereken yolcuların ve araçların garaja girmesini sağlayamadığını, yaptığı tesislerin boş kaldığını ve çürümeye başladığını, menfi ve müspet zarara uğradığını, yaptığı imalatların 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2005/17 D. İş sayılı dosyası ile tespit edildiğini, 74.000,00-TL imalat bedelinin hesaplandığını, belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 8000 TL zararının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, 02/12/2011 tarihli dilekçesi ile talep sonucunu artırarak talebini bilirkişi raporu doğrultusunda 68.395 TL imalat bedelinin tahsili şeklinde ıslah etmiştir. Davalı vekili cevabında; müvekkili belediyenin söz konusu taşınmazı ihale ile davacıya kiraladığını, sorumluluğunun taşınmazı davacıya teslim etmekle sınırlı olduğunu, müvekkilinin garaja yolcu girmesini sağlama yükümlülüğü bulunmadığını, davacının başarısız bir işletmeci olduğunu, basiretli tacir gibi hareket etmesi gerektiğini, kira bedelini ödemediğini, halen taşınmazı işleterek gelir kazandığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda taşınmaz üzerine yapılan binanın maliyet bedeli olarak tespit edilen 68.395 TL nin davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosya kapsamına göre davalı belediye tarafından 645 ada 1 parsel nolu taşınmazın garaj yeri olarak kiralanması hususunda 11/07/2002 tarihinde yapılan ihale sonucunda davacının teklifi uygun görülerek Belediye encümeninin 11/07/2002 tarih ve787 sayılı kararı ile davalıya ihale edilmiştir. Belediye Başkanlığının 19/07/2002 tarih ve 163 sayılı yazısı ile, taşınmazın garaj yeri olarak 3 yıllığına ihale edilerek aylık bedel belediye veznesine yatırıldığından taşınmazın garaj yeri olarak işletilmesinde sakınca olmadığı davacıya bildirilmiştir. Taraflar arasında ayrıca bir yazılı kira sözleşmesinin yapılmadığı, yapılan ihale ile ilgili bir ihale şartnamesinin de bulunmadığı anlaşılmaktadır. Dosya arasında bulunan tapu kaydına göre ise kiralamaya konu olan ..ada.. nolu parsel sayılı taşınmaz 24/07/2006 tarihinde Iğdır Ticaret ve Sanayi Odasına devredilmiştir. Davacı kiracı, kiralanana yaptığı faydalı ve zorunlu masrafları Borçlar Kanunu'nun, 414. maddesi kapsamında vekaletsiz iş görme hükümlerine göre davalı kiralayandan isteyebilir. Bununla birlikte yapıların değerinin tam olarak davacıya verilmesi de yerinde bir uygulama olmayacaktır. Öte yandan davacı kiracının dava tarihi itibarıyla kiralananı kullanmaya devam ettiği dosya kapsamından anlaşılmaktadır. Bu sebeple davacı faydalı masrafları isteyemese de taşınmazın davalı tarafından satıldığı tarihte faydalı masraflar nedeni ile kiralanandaki değer artışı gözetilerek bu artışı isteyebileceğinden mahkemece ek rapor alınarak ya da konusunda uzman bilirkişi ya da bilirkişi kurulu ile yerinde yeniden keşif yapılmak sureti ile, taşınmazın satıldığı tarihte davacı tarafından yapıldığı kabul edilen faydalı masraflarla birlikte gerçek değeri ile faydalı masraflar dikkate alınmaksızın taşınmazın değeri belirlenmeli, bu şekilde elde edilecek değerler arasında bir fark meydana geldiğinde bunlar birbirine oranlanmalı, böylece davacı kiracının yaptığı imalatların bedele yansıma miktarı bulunarak bu miktara hükmedilmelidir. Eğer faydalı masrafların yapılmış olması hali ile yapılmamış olması halinde belirlenen değerler arasında bir fark bulunmuyorsa davalının sebepsiz zenginleşmesinin olmadığı kabul edilerek dava reddedilmelidir. Mahkemece bu yöntem izlenmeksizin bilirkişi raporunda belirlenen yapı maliyet değeri üzerinden davanın kabulüne dair yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmediğinden kararın bozulması gerekmiştir.SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 23.01.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.