MAHKEMESİ : Ödemiş Sulh Hukuk MahkemesiTARİHİ : 17/12/2013NUMARASI : 2013/421-2013/1798Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı tazminat davasına dair kararın temyiz incelemesi duruşmalı olarak davalı tarafından süresi içinde istenilmekle gün tayin edilerek taraflara gönderilen davetiyelerin tebliğ edilmesi üzerine belli günde davalı vekili Av. Ş.. K.. ve davacı vekili Av. S.. C.. geldiler. Hazır bulunanların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.Dava, kiralananın geç tesliminden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı vekili; davaya konu işyerinin okul öncesi eğitim kurumu olarak kullanılmak üzere 01.09.2011 başlangıç 30.06.2012 bitiş tarihli sözleşme ile davalıya kiraya verildiğini, davalının 10.10.2011 tarihinde verdiği taahhütname ile kiralananı sözleşme sonu olan 30.06.2012 tarihinde tahliye ve teslim etmeyi taahhüt ettiğini,davalının bu taahhüdüne güvenen davacının taşınmazı 01.07.2012 başlangıç tarihli sözleşme ile bir başkasına kiraya verdiğini, yeni kiracı ile yapılan sözleşmede; taşınmazın en geç 01.08.2012 tarihinde kiracının kullanımına tahsis edileceği aksi takdirde ilk yıl kira bedelinin alınmayacağının ve ikinci yılın kira parasının da artışsız olarak ödeneceğinin kararlaştırıldığını, davalının kiralananı taahhüt edilen tarihten sonraki bir tarihte tahliye etmesi nedeniyle yeni kiracıya yönelik taahhüdün yerine getirilemediğini, böylelikle ilk yılın kira parası ve ikinci yılın artış koşulundan kaynaklanan fark kira parasınıdan mahrum kaldıklarını belirterek toplam 138.894 TL tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı vekili; davacının mecuru 13.02.2013 tarihinde hiçbir ihtirazı kayıt ileri sürmeden teslim aldığını, bu sebeple geç teslim nedeniyle tazminat talep edilemeyeceğini, tahliye tarihine kadar olan kira paralarının eksiksiz olarak ödendiğini, sözleşmeye konu zemin kat dışındaki diğer katların davacının tasarrufunda olup bu katların kiraya verilmemesinden kaynaklanan zarardan sorumlu olmadıklarını belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulü ile 139.020 TL tazminatın davalından tahsiline karar verilmiştir.1- Dosya kapsamına, toplanan delillere, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verilmiş olmasına ve takdirde de bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir2-Davada dayanılan ve hükme esas alınan 01.09.2011 başlangıç 30.06.2012 bitiş tarihli kira sözleşmesi konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmamaktadır. Sözleşme ile davacıya ait okul binasının zemin katı anaokulu olarak kullanılmak üzere davalıya kiraya verilmiştir. Kira sözleşmesinin 23.maddesinde; kiraya verenin sözleşmeye dahil olmayan diğer katları her ne amaçla olursa olsun başkasına kiraya veremeyeceği, bu katların kapalı tutulacağı kararlaştırılmıştır. Davalı kiracı 10.01.2011 tarihinde imzaladığı tahliye taahhütnamesinde; kiralananı en geç sözleşme sonu olan 30.06.2012 tarihinde tahliye etmeyi taahhüt etmiş ve aksi durumda doğacak zararlardan sorumlu olacağını kabul etmiştir. Davacı ise okul binasının tamamını 08.12.2011 tanzim 01.07.2012 başlangıç tarihli ve 8 yıl süreli sözleşme ile üçüncü kişiye kiraya vermiştir. Yeni kiracı ile yapılan sözleşmede zemin katın 01.08.2012 tarihine kadar tahliyesinin sağlanacağı, aksi durumda sözleşmenin ilk yıla ait kira bedelinin alınmayacağı ve ikinci yıl kira parasına artış yapılmayacağı kararlaştırılmıştır. Davalı kiralananı açılan tahliye davası sonucunda 13.02.2013 tarihinde tahliye etmiş, bu nedenle kiralanan yeni kiracıya geç teslim edilmiştir. Davacı, kiralananın taahhüt edilen tarihte tahliye edilmemesi nedeniyle ilk yılın kira parasından yoksun kaldığını ve ikinci yıl kirasının ise artışsız ödeneceğini belirterek tazminat isteminde bulunmuştur. Mahkemece; tahliye tarihine kadar olan süreçte davalının ödediği kira paraları mahsup edilmek suretiyle davacının isteminin kabulüne karar verilmiştir. Kural olarak bir kimse tarafı olmadığı sözleşme nedeniyle borç altına sokulamaz. Davacı üçüncü kişi ile imzaladığı sözleşmede kiralananın en geç 01.08.2012 tarihinde yeni kiracının kullanımına bırakmayı taahhüt etmiş aksi durumda bir yıllık kira parası yanında ikinci yıla ilişkin kira parasına artış uygulanmayacağını kabul etmiştir. Davacının üçüncü kişiye yönelik taahhüdünü yerine getirememesinin sebebi davalının kiralananı geç tahliye etmesidir. Kiralananın geç tahliyesi nedeniyle oluşan zarardan ilke olarak davalı sorumludur. Ancak, tazminat miktarı objektif kıstaslara göre belirlenmelidir. Tazminat miktarının belirlenmesinde davacının üçüncü kişiye yönelik Sübjektif taahhütlerinin nazara alınması doğru olmaz. Somut olaya bu çerçeveden bakıldığında davacının üçüncü kişi ile yaptığı kira sözleşmesinde geç teslime bağlı olarak bir yıllık kira bedelinin alınmayacağı ve ikinci yıl kira parasına artış uygulanmayacağı yönündeki taahhüdüne dayalı olarak tazminat hesabı yapılması doğru değildir. Kiralananın geç tahliye ve teslim edilmesinden kaynaklanan zararın kapsamının objektif ölçütlere göre belirlenmesi gerekir. Bu kapsamda tazmini gereken zararın kiralananın tahliyesinin taahhüt edildiği tarih ile tahliye edildiği tarihler arasındaki süreçte davacının yoksun kaldığı kira geliri kadar olduğunun kabulü gerekir. Mahkemece bu yönde hesaplama yapılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken hukuksal dayanağı olmayan gerekçe ile yazılı şekilde hüküm verilmesi doğru değildir. SONUÇ:Yukarıda (2) No' lu bentte yazılı nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, Yargıtay duruşması için kendisini vekille temsil ettiren davalı yararına takdir olunan 1.100.-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine 03/06/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.