Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 6828 - Karar Yıl 2012 / Esas No : 1849 - Esas Yıl 2012





Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı menfi tesbit davasına dair kararın temyiz incelemesi duruşmalı olarak davalı ve davacı tarafından süresi içinde istenilmekle gün tayin edilerek taraflara gönderilen davetiyelerin tebliğ edilmesi üzerine belli günde davalı vekili Av. H... Ö... ve davacı vekili Av. M... D... Geldiler. Hazır bulunanların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.Uyuşmazlık, kiracı ve kefilleri tarafından kira bedeli karşılığı verilen bonolar dolasıyla borçlu olunmadığının tespitine ilişkindir. Mahkemece davanın kısmen kabulü ile ilk yıl kira bedeli yönünden davacıların 9.202 TL borçlu olmadıklarının tespiti ile bu miktar üzerinden davalının % 40 kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine, diğer yıllar kirasına ilişkin olarak verilen bonolar nedeniyle davacıların borçlu olmadığının tespitine, bu senetlere ilişkin kötü niyet tazminatı takdirine yer olmadığına karar verilmesi üzerine hüküm davacılar vekili ve davalı vekili tarafından ayrı ayrı temyiz edilmiştir.1-Dosya kapsamına, toplanan delillere, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verilmiş olmasına, takdirde de bir isabetsizlik bulunmamasına birleşen davaların davacıları E... ve M... Ç...'in isimlerinin karar başlığında gösterilmemesinin yerinde her zaman düzeltilebilecek yazım hatasından kaynaklandığının anlaşılmasına göre temyiz eden davacılar vekilinin tüm ve davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.2- Davalı vekilinin kötü niyet tazminatına ilişkin temyiz itirazlarına gelince ;Davada dayanılan ve hükme esas alınan 1.5.2008 başlangıç tarihli ve dört yıl süreli kira sözleşmesi konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmamaktadır. Sözleşme ile davalı kiralayan iki katlı dükkan nitelikli kiralananı davacı kiracı M... Ç...'e kiralamış, diğer davacılar A... Ve E... Ç... ise sözleşmeyi kefil sıfatıyla imzalamışlardır. Yine sözleşmede her bir yılın kira parası ayrı ayrı gösterilerek bu kira paralarına karşılık davacı kiracının borçlu, diğer davacı kefillerin kefil sıfatıyla imzaladığı bonolar tanzim edilip davalı kiralayana teslim edilmiştir. Davalı kiralayan ilk yılın kira bedeli olarak kendisine verilen 1.4.2008 keşide 1.5.2009 vade tarihli ve 10.609 Euro bedelli bonoyu 22.9.2008 tarihinde Kayseri 5. İcra Müdürlüğü’nün 2008 / 8909 sayılı dosyası ile icra takibine koymuş ve bono bedelinin tüm davacılardan tahsilini talep etmiştir. Takip itiraz edilmeksizin kesinlemiştir. Bununla birlikte davacı kiracı M... Ç... ilk yıl kira süresi sona ermeden kiralananın davalı tarafından tahliye ettirilmesine karşın davalının tüm yılın kirasının tahsili için icra takibi yapıldığını, kiralananın kullanılmayan dönemleri için ilk yıl kirasından 9.202 TL ve diğer yıllar için verilen bonolar dolayısıyla da borçlu olmadığının tespiti ile davalının icra inkar tazminatına mahkum edilmesi için dava açmıştır. Davacı kefillerin aynı doğrultuda açtıkları davalar da işbu dava ile birleştirilmiştir. Davalı kiralayanın 27.12.2010 tarihli dilekçesi ile esas yönünden davayı kabul etmesi üzerine mahkemece davanın kabulüne karar verilirken 9.202 TL üzerinden % 40 icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacılara verilmesine hükmedilmiştir. İcra ve İflas Kanunu'nun 72. maddesi hükmü uyarınca menfi tespit davasının kabulü halinde borçlu lehine hükmedilecek tazminat borçlunun haksız ve kötü niyetle yapılmış icra takibi nedeniyle uğradığı zarar tutarıdır. Taraflar arasında düzenlenen kira sözleşmesinin özel şartlar bölümü 1. maddesinde kira parasının yıllık, peşin ve bir defada, ait olduğu kira döneminin başında döviz cinsinden ödeneceği kararlaştırılmış, bu düzenleme gereği de yıllık kira bedeline karşılık davalı kiralayana senet verilmiştir. Davalı kiralayan da senedin tahsili için kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibi yapmıştır. Sözleşmede kararlaştırılan kira parasının ödenme biçimi ve yıllık kira bedeline karşılık senet verilmesi karşısında davacılar hakkında icra takibi yaparak yıllık kira parasının tahsilini talep eden davalının İcra ve İflas Kanunu'nun 72. maddesi gereğince haksız ve kötü niyetli olduğundan söz edilemeyeceğinden mahkemece kötü niyet tazminatı isteminin reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmediğinden kararın bozulması gerekmiştir.SONUÇ:Davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün yukarıda (2) No'lu bentte yazılı nedenlerle BOZULMASINA ve Yargıtay duruşması için kendisini vekille temsil ettiren davalı yararına takdir olunan 900 TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalıya verilmesine, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 08.05.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.