Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 6636 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 4450 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ : Sulh Hukuk MahkemesiMahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı tahliye davasına dair karar davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.Dava, kira sözleşmesinin iptali olmadığı takdirde, kira parasının uyarlanması istemine ilişkindir. Mahkemece davanın reddine karar verilmesi üzerine hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince; dava değerinin uyarlama istenen bedel ile ödenen kira bedeli arasındaki kira farkının yıllık toplamı üzerinden karar ve ilam harcı alınır. Aynı yasanın 16. maddesine göre de değer tayini mümkün olan hallerde dava dilekçesinde değer gösterilmesi zorunludur. Gösterilmemiş ise davacıya tespit ettirilir. Tespitten kaçınma halinde dava dilekçesi işleme konulmaz. Noksan tespit edilen değerler hakkında 30. madde hükmü uygulanır. 492 Sayılı Harçlar Kanunu’nun 30. maddesi ise davanın başında alınmış olan karar ve ilam harcının noksan olduğunun sonradan anlaşılması halinde karar ve ilam harcı tamamlanmadıkça davaya devam olunamayacağını düzenlemiştir. Bu durumda mahkemenin harcın tamamlanması için uygun süre vermesi ve ondan sonra yargılamaya devam olunması gerekir. Harç kamu düzenine ilişkin olduğundan mahkemece kendiliğinden gözetilmelidir. Olayımıza gelince; Davacılar vekili, 17.08.2006 başlangıç tarihli kira sözleşmesinin iptali olmadığı takdirde kira bedelinin uyarlanarak tespitini talep etmiş ise de; kira bedelinin aylık ne miktar olarak talep edildiği belirtilmediği gibi,dava değeri 1.600TL gösterilerek bu miktar üzerinden harç yatırılarak dava açılmış ve eksik harç da tamamlatılmamıştır. Mahkemece, aylık kira bedelinin hangi tarihten itibaren ve brüt olarak hangi bedel üzerinden uyarlanmasının istendiği tereddüte yer bırakmayacak şekilde davacı kiraya verene açıklattırması ve eksik harcın tamamlanması konusunda süre vermesi, harcın tamamlanmasından sonra yargılamaya devam olunup işin esası hakkında karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru değildir.Hüküm bu nedenlerle bozulmalıdır.SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nun 428.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre hükmün esasına ilişkin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 30.06.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.