MAHKEMESİ : Trabzon İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ : 17/02/2015NUMARASI : 2014/669-2015/62İcra mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı itirazın kaldırılması ve tahliye davasına dair karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.Dava, kira alacağının tahsili için başlatılan takibe itirazın kaldırılması ve kiralananın tahliyesi istemlerine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulü ile davalının itirazının kaldırılmasına, taşınmazın tahliyesine karar verilmiş, karar davalı tarafından temyiz edilmiştir.Davacı alacaklı, davalı borçlu hakkında başlattığı 08.10.2014 tarihli haciz ve tahliye talepli icra takibinde aylık 2.100,00 TL’den ödenmeyen 2014 Mart, Nisan, Mayıs, Haziran, Temmuz, Ağustos ve Eylül ayları kira parasını ve sözleşmedeki muacceliyet koşulu gereğince 2014 Ekim, Kasım ve Aralık ayları kira bedellerinin tahsilini istemiştir. Davalı borçlunun itirazı üzerine davacı alacaklı İcra Mahkemesine müracaat ederek itirazın kaldırılmasını ve kiralananın tahliyesini talep etmiştir. Mahkemece, davalının borca itirazını İİK’nun 269/c maddesi kapsamında bir belge ile ispatlayamadığı gerekçesiyle itirazın kaldırılmasına ve kiralananın tahliyesine karar verilmiştir. 1- Dosya kapsamına, tarafların iddia ve savunmalarına, toplanan delillere, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verilmiş olmasına göre davalı borçlunun tahliyeye ilişkin temyiz itirazları yerinde değildir.2- Alacağa yönelik temyiz itirazlarına gelince;Takibe ve davaya dayanak yapılan 01.01.2013 başlangıç tarihli ve 1 yıl süreli kira sözleşmesi konusunda taraflar arasında anlaşmazlık bulunmamaktadır. Kira sözleşmesinde aylık kira bedelinin 2.100,00 TL olduğu her ayın üçüne kadar peşin olarak ödeneceği, yıllık TEFE/TÜFE ortalaması oranında artış yapılacağı, sözleşmenin özel şartlar 19. maddesinde bir kira ödenmediği takdirde gelecek kiraların muacceliyet kesbedeceği, gelecek kiraların tahsiline gidileceği hükmüne yer verilmiştir. 01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 346.maddesinde, kira bedelinin zamanında ödenmemesi hâlinde ceza koşulu ödeneceğine veya sonraki kira bedellerinin muaccel olacağına ilişkin anlaşmaların geçersiz olacağı hüküm altına alınmıştır. Öte yandan 6101 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun'un “Geçmişe Etkili Olma” başlıklı 2.maddesinde Türk Borçlar Kanunu'nun kamu düzenine ve genel ahlâka ilişkin kuralları gerçekleştikleri tarihe bakılmaksızın bütün fiil ve işlemlere uygulanacağı, “Görülmekte Olan Davalara İlişkin Uygulama” başlıklı 7.maddesinde de Türk Borçlar Kanunu'nun; kamu düzenine ve genel ahlaka ilişkin kuralları ile geçici ödemelere ilişkin 76., faize ilişkin 88., temerrüt faizine ilişkin 120., aşırı ifa güçlüğüne ilişkin 138.maddesinin görülmekte olan davalarda da uygulanacağı öngörülmüştür. Türk Boçlar Kanunu'nun “Kiracı Aleyhine Düzenleme Yasağı” başlıklı 346.maddesinin kamu düzenine ilişkin bir hüküm olduğu uyuşmazlık konusu değildir. Ancak 04.07.2012 tarihli 6353 Sayılı Kanun'un 53. maddesi ile değiştirilen 31.03.2012 tarihli 6217 Sayılı Kanun'un Geçici 2. maddesine göre “Kiracının Türk Ticaret Kanununda tacir olarak sayılan kişiler ile özel hukuk ve kamu hukuku tüzel kişileri olduğu işyeri kiralarında, 11/01/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 323, 325, 331, 340, 342, 343, 344, 346 ve 354 üncü maddeleri 01/07/2012 tarihinden itibaren 8 yıl süreyle uygulanmaz. Bu halde, kira sözleşmelerinde bu maddelerde belirtilmiş olan konulara ilişkin olarak sözleşme serbestîsi gereği kira sözleşmesi hükümleri tatbik olunur. Kira sözleşmelerinde hüküm olmayan hallerde mülga Borçlar Kanunu hükümleri uygulanır” hükmüne göre kiracısı tacir ve tüzel kişi olan işyerlerinde Türk Borçlar Kanunu'nun 346. maddesi uygulanmayacaktır. Olayımızda davacı alacaklı 08.10.2014 tarihli icra takibinde, takip tarihi itibariyle istenebilir hale gelen 2014 Mart, Nisan, Mayıs, Haziran, Temmuz, Ağustos ve Eylül ayları kira paralarının tahsiliyle birlikte muacceliyet koşulu uyarınca 2014 Ekim, Kasım ve Aralık ayı kira paralarının da tahsilini istemiştir. Dosya içeriğinden kiracının TTK.nu kapsamında tacir olup olmadığı anlaşılamamaktadır. Bu durumda mahkemece kiracının tacir olup olmadığı araştırılarak tacir olması durumda hakkında TBK.nun 346 maddesinin 01.07.2012 tarihinden itibaren 8 yıl süre ile uygulanamayacağı gözetilmeli, tacir olmadığının anlaşılması halinde ise yeni yasal düzenleme karşısında muaccelliyet koşulunun davalı kiracı yönünden geçersiz hale geldiği kabul edilerek değerlendirmenin takip tarihi itibariyle ödenmemiş muaccel kira alacağına göre yapılması, muacceliyet koşulu gereğince istenen aylar kirası yönünden itirazın kaldırılması isteğinin reddine karar verilmesi gerekir. Kararın bu nedenlerle bozulması gerekmiştir. SONUÇ:Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalı borçlunun tahliyeye yönelik kararın ONANMASINA, 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428.maddesi uyarınca alacağa yönelik olarak kararın BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 22/06/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.