MAHKEMESİ : Konya 3. Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 11/04/2013NUMARASI : 2010/443-2013/310Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı istirdat davasına dair karar, davalı ve birleşen dosyalar davacısı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.Dava, kiracı vekili tarafından, sözleşmenin feshi nedeniyle devam eden dönem kira bedellerinden sorumlu olmadığının tespiti ile sözleşme gereği verilen teminatların iadesi istemi ile, birleşen dosyalarda, Maliye Hazinesi vekili tarafından, kira alacağı ve tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, asıl davanın kısmen kabulü, birleşen davaların reddine karar verilmiş, hüküm, davalı ve davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Davacı M.. Ö.. vekili, dava dilekçesinde, davacının Konya Defterdarlığı ile imzaladığı 15.12.2008 başlangıç tarihli kira sözleşmesi ile Konya Numune Hastanesinin bahçesinde bulunan 80 m2’lik kısmın kantin ve kafeterya olarak 2886 Sayılı Kanun gereğince yapılan ihale sonucu kiraladığını, ihale öncesi Selçuklu Belediyesinin onayının alınmasına rağmen, başvuruları sonucu Selçuklu Belediyesinin hastane içinde ticari faaliyet gösterilemeyeceğinden denilerek ruhsat verilmediği ve taşınmazın mühürlendiğinden, kira sözleşmesinin baştan beri geçersiz olduğu ve sözleşme nedeniyle borçlu hiçbir borcu olmadığının tespiti ile yatırılan 25.000 TL teminatın ve fazla ödenen kira bedellerinin tahsilini, birleşen dosyalarda ise davacı Maliye Hazinesi tarafından sözleşmenin feshedildiği 21.06.2010 tarihine kadar olan kira bedeli ile taşınmazın tahliye edildiği 29.09.2010 tarihine kadar olan dönem için tazminat ve sözleşmenin feshine neden olduğundan 1 yıllık kira bedelinin tahsili talep edilmiştir. Mahkemece asıl davada; sözleşmenin feshinde davacının kusurlu olmadığının ve 05.03.2010 tarihinden itibaren kira bedellerinden sorumlu olmadığının tespitine, davacının fazla ödediği 8700 TL kira bedelinin davacıya iadesine ve 25.000 TL teminatın iadesine ilişkin talebinin reddine, birleşen davaların reddine karar verilmiş, hüküm davacı ve davalı vekilleri tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosya kapsamına, toplanan delillere, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verilmiş olmasına ve takdirde de bir isabetsizlik bulunmamasına göre asıl dava yönünden davacının tüm, davalı Hazine vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.2-Hükme esas alınan 15.12.2008 başlangıç tarihli ve 3 yıl süreli kira sözleşmesi konusunda taraflar arasında bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Sözleşmenin özel şartlar 17. maddesinde “kira süresinin sona ermesi veya sözleşmenin feshi halinde taşınmaz idareye teslim edilmezse geçen her gün için, cari yıl kira bedelinin yüzde biri oranında cezanın ödeneceği” kararlaştırılmış olup özgür irade ile belirlenen bu şart tarafları bağlar. Kural olarak anahtar teslim edilmediği sürece kiralananın kiracının kullanımında olduğunun kabulü gerekir. Yasal anahtar teslimi bizzat anahtarı kiralayana vermek suretiyle veya tevdi mahalli tayini suretiyle yapılır. Anahtar tesliminin davacı kiracı tarafından kanıtlanamaması halinde anahtar teslim tarihi davalıdan sorularak davalının bildirdiği tarih esas alınmak suretiyle bildirilen tarihe kadar kira alacağına hükmedilmesi gerekir. Dava konusu taşınmazın Selçuklu Belediyesi tarafından 05.03.2010 tarihinde mühürlenmiş ise de, 15.07.2010, 16.08.2010 ve 19.10.2010 tarihlerinde tutulan tutanaklar ile davalının taşınmazda faaliyetine devam ettiği, ayrıca taşınmazın tahliye edildiğinin ve anahtarlarının teslim edildiğinin usulüne uygun olarak ispat edilemediği anlaşılmaktadır. Bu durumda davalı Hazinenin halen kira alacağı olduğu ve taşınmazın 29.09.2010 tarihinde tahliye edildiği göz ardı edilerek yazılı şekilde hüküm tesisi doğru değildir. 3-Birleşen davaların davacısı Hazine vekilinin birleşen davaların reddine ilişkin temyiz itirazlarına gelince; Dosya kapsamına, toplanan delillere, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verilmiş olmasına ve takdirde de bir isabetsizlik bulunmamasına göre birleşen davalar yönünden davacı Hazine vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.4-Dava konusu taşınmazın tahliye edildiği ve anahtarlarının teslim edildiği usulüne uygun olarak ispat edilemediğinden kira sözleşmesinin feshedildiğinin davalıya tebliğ edildiği 29.07.2010 tarihine kadar olan kira bedellerinden davalının sorumlu olduğunun kabulü gerekir. Bu nedenle 29.07.2010 tarihine kadar olan kira bedellerine hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi hatalıdır. Davacı vekilinin 29.07.2010-29.09.2010 tarihleri arasındaki alacak istemine ilişkin temyiz itirazına gelince; Sözleşmenin feshine ilişkin tebligat davalıya 29.07.2010 tarihinde tebliğ edildiğine ve kiralanan da 29.09.2010 tarihinde tahliye edildiğine göre bu tarihe kadar olan alacağın sözleşmenin 17. maddesi hükmü gereğince davalıdan tahsiline karar verilmesi gerekirken bu hususun gözetilmemesi doğru değildir. Hüküm bu nedenlerle bozulmalıdır.Kabule göre de; birleşen davada reddedilen dava değeri dikkate alınarak yargılamada kendisini vekil ile temsil ettiren davalı yararına reddedilen miktar bakımından vekalet ücretine hükmedilmemesi isabetsizdir.SONUÇ: Yukarıda 2 nolu bentte açıklanan nedenle asıl davaya ilişkin hükmün ve 4 nolu bentte açıklanan nedenlerle birleşen davalara yönelik hükmün 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edenlere iadesine, 13.05.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.