Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 6141 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 4854 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ : İcra Hukuk MahkemesiMahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı itirazın kaldırılması ve tahliye davasına dair karar, davacı ve davalılar tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.Dava, kira alacağının tahsili için başlatılan icra takibine yapılan itirazın kaldırılması ve tahliye istemlerine ilişkindir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, karar davacı vekili ve davalı vekili tarafından tarafından temyiz edilmiştir.Davacı alacaklı 01.06.2011 başlangıç tarihli yazılı kira sözleşmesine dayanarak davalı borçlu hakkında 06.03.2014 tarihinde başlattığı icra takibinde, 2013 yılının Ocak, Şubat ve Mart ayları kirası aylık 6.950 TL den olmak üzere toplam 20.850 TL kira alacağının tahsilini istemiştir. Ödeme emrinin tebliği üzerine, davalı borçlu süresinde verdiği itiraz dilekçesinde; Ocak ve Şubat aylarının ödendiğini, sadece bir aylık kira borcu bulunduğunu, aylık kira bedelinin TEFE-TÜFE artışıyla brüt 6.890 TL olduğunu, bunun netinin ise 5.512 TL olduğunu belirterek Mart ayı 5.512 TL ve ferileri dışındaki alacağa itiraz ettiğini bildirmiştir. Mahkemece dosya borcunun tamamının icra dosyasına ödenmesi nedeniyle davanın reddine karar verilmiş, karar davacı vekili tarafından alacağa yönelik, davalı vekili tarafından ise gerekçeye yönelik olarak temyiz edilmiştir.1-Davalının gerekçeye yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; Taraflar arasında imzalanan 01.06.2011 başlangıç tarihli kira sözleşmesinde davacıya ait işyeri davalıya kiralanmış, aylık kira bedeli 6.500 TL olarak belirlenmiştir. Sözleşmenin özel şartlar 3. maddesinde yıllık kira artışının TEFE-TÜFE ortalamasında %5 ten aşağı olmamak üzere belirleneceği kararlaştırılmıştır. Sözleşmede aylık kira bedelinin net-brüt olduğuna dair veya stopajın kimin tarafından ödeneceğine dair düzenleme bulunmamaktadır. Bu durumda sözleşmede kararlaştırılan aylık kira bedelinin brüt olduğu kabul edilmelidir. Mahkemece kira alacağının bu düzenlemelere göre hesaplanıp alacağın belirlenmesi ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken bu yolda bir inceleme yapılmadan yazılı gerekçe ile karar verilmesi hatalı olmuştur.2-Davacı vekilinin temyiz itirazlarına gelince; Davacı kiraya veren 01.06.2011 tarihinde başlattığı icra takibi ile 2013 yılının Ocak, Şubat ve Mart ayları kirası aylık 6.950 TL den olmak üzere toplam 20.850 TL kira alacağının tahsilini istemiştir. Ödeme emrinin 12.03.2014 tarihinde tebliği üzerine, davalı borçlu süresinde verdiği itiraz dilekçesinde borca kısmen itiraz etmiştir. Daha sonra borçlu 10.04.2014 tarihinde icra dosyasına takip borcunun tamamını ödemiştir. İİK.nun 66. Maddesi uyarınca takip durmuş olup, borçlu icra dosyasına ödeme yaptığı sırada ve açıkça paranın alacaklıya ödenmesine muvafakat etmediğine göre duran takip nedeniyle icra müdürü kendiliğinden ödeme yapamayacağından bu durumda mahkemece işin esasının incelenerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçeyle itirazın kaldırılması talebinin reddine karar verilmesi doğru değildir.SONUÇ:Yukarıda 2 ve 3 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ve davacının temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428 ve İİK.nın 366.maddesi uyarınca kararın BOZULMASINA ve istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edenlere iadesine, 18.06.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.