Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 5835 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 9607 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ :Ticaret MahkemesiMahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı sözleşmenin feshi ve alacak davasına dair karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.Dava, kira sözleşmesinin feshi, kiralanana yapılan imalatların bedellerinin tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Davacı vekili dava dilekçesinde, müvekkilinin, ..... Merkezinde yer alan 129 numaralı taşınmazı 01.06.2009 tarihli sözleşme ile kiraladığını, kiraya verenin alışveriş merkezinde bir çok ünlü markanın mağazası olacağı, doluluk oranın % 80 olacağı gibi vaatlerde bulunduğunu, kiralananın kaba inşaatı bitmiş, ön cephesi açık şekilde teslim alındığını, tesisat ve dekorasyon işleri için 100.000 TL harcama yapıldığını, alışveriş merkezinin % 80 doluluk oranına ulaşmadığı gibi mevcut mağazaların da kapandığını, bu hususta gerçeğe aykırı beyanlarla müvekkilinin yanıltıldığını, gerek sözleşme öncesinde gerekse sözleşme sonrasında sürekli gerçek dışı beyanlarla oyalandığı ve hileye maruz kaldığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla ....000 TL tazminatın tahsiline ve kira sözleşmesinin hile nedeniyle iptaline karar verilmesini talep etmiş, ıslah dilekçesi ile 36.465 TL tazminatın tahsilini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde, davanın yasal süre geçtikten sonra açıldığını, kira sözleşmesinin geçerli olduğu ve kiralananın halen davacının tasarrufunda olduğunu, müvekkilinin sözleşmede belirtilen tüm taahhütlerini yerine getirdiğini, doluluk oranı ile ilgili tarafların karşılıklı mutabakat ile sözleşmeye hüküm koyduklarını beyanla davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, keşif tarihi itibariyle alışveriş merkezinin doluluk oranını %....80 olduğu, ilanlarda sayılan markaların AVM'de yer almadığı, davalının ve ilanı veren ....kişinin dava konusu kira sözleşmesinin kurulmasına yol açan yanıltıcı davranış ve beyanlarda bulunduğu, davacının iradesi ile beyanı arasında, davalının ve ... kişinin yanıltıcı davranışı ve beyanları nedeniyle istenmeyen bir uygunsuzluk meydana geldiği, hileye maruz kalan davacının sözleşmesinin iptalini talep edebileceği, davacının tadilat ve dekorasyon için yaptığı harcamaların 36.465,00 TL olduğunun belirlendiği gerekçesiyle taraflar arasındaki 01.06.2009 başlangıç tarihli kira sözleşmesinin 01.....2010 dava tarihi itibariyle feshine, 36.465,00 TL'nin tahsiline karar verilmiştir. Davaya dayanak yapılan 01/06/2009 tarihli, beş yıl süreli kira sözleşmesi konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmamaktadır. Kira sözleşmesinin .../son maddesinde "Tahliye halinde kiracı, sabit dekorasyon malzemelerini (zemin, duvar, tavan, elektrik, klima-havalandırma vb.) her durumda kiraya verene bedelsiz olarak terk etmiş sayılır ve hiçbir sebeple bir talepte bulunamaz, depozitodan ve kira bedelinden mahsup edemez." ve ........ maddesinde "Doluluk oranının % 75'in altına olduğu hallerde kiracı, kira bedelinin % 50'sini ödeyecektir." hükümleri yer almaktadır. Mahkemece, alışveriş merkezinin doluluk oranının düşük olduğu, ilanlarda belirtilen markaların alışveriş merkezinde yer almadığı gerekçesiyle davacının hileye maruz kaldığı belirtilerek sözleşmenin feshine karar verilmiş ise de dosya kapsamına göre, davacı hile iddiasını kanıtlayabilmiş değildir. Davacı kiracı tacirdir. Her tacirin ticaretine ait bütün faaliyetlerinde basiretli bir iş adamı gibi hareket etmesi gerekir. Bu hükme göre kira sözleşmesini tacir olarak imzalayan davacının kiralama zamanındaki ve gelecekteki koşulları gerçek ve ölçülü bir şekilde değerlendirdiği ve buna göre hareket ettiği kabul edilmelidir. Sözleşmenin ....... maddesinde doluluk oranının % 75'in altında olduğu hallerde kiracının kira bedelinin % 50'sini ödeyeceği belirtilmiş olmakla kira sözleşmesinin feshi talebine dayanak yapılan bu durum taraflarca sözleşmede hüküm altına alınmıştır. Bu hüküm basiretli tacir olması gereken davacı şirketi bağlayacağı gibi, doluluk oranının düşük olması taraflarca öngörülerek sözleşmeye bu konuda hüküm konulduğundan sözleşmenin feshi için haklı sebep olarak kabul edilemez. Ayrıca, sözleşmede, yapılacak masraflar nedeniyle kiraya verenden talepte bulunulmayacağının kararlaştırıldığı görülmektedir. Sözleşmenin belirtilen açık hükmü ve sözleşmenin feshi için haklı bir neden bulunmadığına göre davacı kiralanana yapmış olduğu masraf bedellerini talep edemeyecektir. Bu nedenle davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir. Hüküm bu nedenlerle bozulmalıdır.SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici ....madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASIN ve istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, .../.../2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.