Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 5765 - Karar Yıl 2011 / Esas No : 1239 - Esas Yıl 2011





Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı alacak davasına dair karar davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, 11.120.-TL kira alacağının davalıdan tahsiline ilişkindir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, dava konusu kiralananın diyaliz merkezi olarak kullanılmak üzere V…… Özel Sağlık Hiz.Tic.Ltd.Şirketine 1.4.2008 başlangıç tarihli, üç yıl süreli kira sözleşmesi ile kiraya verildiğini, kiraların 2008 yılı sonuna kadar ödenmesine rağmen kiralanana ait anahtarların teslim edildiği 4.6.2009 tarihine kadar olan Ocak, Şubat, Mart 2009 ayları ile sonraki dönem için %20 artırım koşulu gereğince hesaplanan Nisan, Mayıs 2009 ayları ve Haziran ayından kalan dört günlük kira bedeli toplamı 11.120.00.-TL'nin ödenmediğini iddia ederek 48.00.-TL ihtarname masrafı ile birlikte 11.168.00.-TL'nin tahsilini istemiştir. Davalı vekili, müvekkili davalının kira sözleşmesinin tarafı olmadığını, müvekkilinin de ortağı bulunduğu Limited Şirketin kiralanananı diyaliz merkezi yapmak üzere kiraladığını, Aydın İl Sağlık Müdürlüğüne yapılan müracaat üzerine müdürlüğün 1.8.2008 tarihli yazısı ile Nazilli ilçesinde üç yıl süre içerisinde yeni bir diyaliz merkezinin açılmasına gerek bulunmadığı bildirilerek, diyaliz merkezi açılmasına izin verilmediğinden kiralananın kullanılamadığını, bu durumun davacı kiralayana şifaen bildirildiğini, tarafların birbirlerini şifaen ibra ettiklerini bildirerek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, karşılıklı edimlerin ifasının hukuki nedenlerden dolayı imkansız olduğundan sözedilerek davalının kira bedeli ile sorumlu olamayacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Davaya konu kiralananın 1.4.2008 başlangıç tarihli ve üç yıl süreli yazılı kira sözleşmesi ile V…… Özel Sağlık Hizmetleri Tic.Ltd.Şirketi tarafından diyaliz merkezi olarak kullanılmak özere boş işyeri iken kiralandığı konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmamaktadır. Davalı H…… V…… sözleşmeyi kefil sıfatıyla imzalamıştır. Sözleşmenin hususi şartlar 18.madesinde kefilin kefaletinin müşterek ve müteselsil olduğu, kefilin ilk kira dönemi ve belirlenen süre için kefaletinin devam edeceği kararlaştırılmıştır. Borçlar Kanununun 248.maddesinde adi kiranın nitelemesi yapılmış, "adi kira, bir akitdir ki kiraya veren onunla, kiracıya kira parası karşılığında bir şeyin kullanılmasını bırakma borcu altına girer" denilmiştir. Bu tanımdan anlaşıldığı üzere kira sözleşmesi iki yanlı eşdeyişle karşılıklı borçlanmayı kapsayan bir sözleşmedir. Olayımızda; davacı kiralayan kiralananın kullanılmasını davalıya bırakmıştır. Bu nedenle kiracının belirlenen kira borcunu kural olarak ödemesi gerekir. Çünkü taraflar arasındaki kira sözleşmesi varlığını devam ettirmektedir. Ancak kiracı Borçlar Kanununun 249.maddesinin ikinci fıkrası uyarınca kiralananın sözleşmede belirtilen tarzda kullanılmasının mümkün olmadığı hallerde akdi feshetme hakkına sahiptir. Olayımızda, kiracı kiralananın diyaliz merkezi olarak kullanılmayacağını öğrendikten sonra bu hakkını kullanarak akdi feshetmediğinden, anahtar teslim tarihine kadarki kira bedellerinden sorumludur. Davalı kira sözleşmesinin hususi şartlarının 18.maddesine göre müteselsil kefil olduğundan, Borçlar Kanununun 484 ve 487.maddeleri uyarınca kira dönemine ait kira borcundan sorumlu tutulması gerekir. Talep edilen kira bedeli de kefilin sorumlu olduğu dönem içerisinde kaldığından mahkemece davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmesi hatalı olmuştur. Hüküm bu nedenlerle bozulmalıdır. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile HUMK.nun 428.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 3.5.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.