Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 5747 - Karar Yıl 2011 / Esas No : 1203 - Esas Yıl 2011





Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı paydaşlığın giderilmesi davasına dair karar davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, bir adet taşınmazda paydaşlığın giderilmesine ilişkindir. Mahkemece satış kararı verilmiş, hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Paydaşlığın (ortaklığın) satış yoluyla giderilmesi halinde dava konusu taşınmaz üzerinde bina, ağaç vs gibi bütünleyici parça (muhdesat) varsa bunların arzla birlikte satılması gerekir. Ancak muhdesatın bir kısım paydaşlara (ortaklara) ait olduğu konusunda tapuda şerh varsa veya bu hususta bütün paydaşlar (ortaklar) ittifak ediyorlarsa ve muhdesat arzın değerinde bir artış meydana getiriyorsa bu artışın belirlenmesi için dava tarihi itibariyle arzın ve muhdesatın değerleri ayrı ayrı tespit edilir. Belirlenen bu değerler toplanarak taşınmazın tüm değeri bulunur. Bulunan bu değerin ne kadarının arza ne kadarının muhdesata isabet ettiği oran kurulmak suretiyle belirlenir. Satış sonunda elde edilecek bedelin bölüştürülmesinde bu oranlar esas alınarak yapılır. Muhdesata isabet eden kısım muhdesat sahibi paydaşa, geri kalan bedel ise payları oranında paydaşlara (ortaklara) dağıtılır. Bütünleyici parçanın (muhdesat) arzın paydaşlarına (ortaklarına) değil de üçüncü şahsa ait olduğunun anlaşılması halinde bu kimseyi muhdesat sahibi olarak davaya dahil etme ve ona satış bedelinden pay vermek mümkün değildir. Davaya konu edilen 21 nolu parselde davalıya aidiyeti davacılar tarafından da kabul edilen bir evin varlığı keşfen belirlenmiştir. Bu durumda mahkemece yukarıdaki hususlar gözönünde bulundurularak, kurulacak oran dahilinde satış bedelinden muhtesata isabet eden kısmın muhdesat sahibi davalı paydaşa, arza isabet eden bedelin dosyada mevcut mirasçılık belgesindeki payları oranında tüm ortaklara dağıtılmasına karar verilmesi gerekirken, oran kurulmaksızın muhtesat hissesine düşen miktarın muhtesat sahibi davalıya verilmesine karar verilmesi hatalı olmuştur. Hüküm bu nedenle bozulmalıdır. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA ve istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 3.5.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.