MAHKEMESİ : İstanbul 4. Sulh Hukuk MahkemesiTARİHİ : 28/05/2013NUMARASI : 2012/496-2013/348Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı kira bedelinin tespiti davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.Dava, kira bedelinin tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece, kira bedeli tespiti 6570 sayılı kanun kapsamına giren taşınmaz malları için mümkün olup musakkaf olmayan taşınmazlar için kira tespiti istenemeyeceğinden tespite konu olmayan arsa için davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Davaya dayanak 14.08.1998 tarihli ve bir yıl süreli kira sözleşmesinde dava konusu taşınmazın boş arsa olarak, hurda depolamak için kiralandığı görülmüş, mahkemece yapılan tespitte de taşınmazın fiili durumunun boş olduğu belirlenmiştir. Somut olayda kiralananın üstün niteliğinin arsa vasfında olduğu ve musakkaf olmadığı duraksamaya yer bırakamayacak derecede açık bir olgudur. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 13.05.1994 gün ve 1994/3-174-336 sayılı kararında da kabul edildiği gibi, dava konusu taşınmazın niteliği, olayda Borçlar Kanunu'nun mu yoksa 6570 sayılı Yasa'nın mı (TBK 339) uygulanacağı yönünden önem taşımaktadır.Öncelikle belirtmek gerekir ki; kira parası, Borçlar Kanunu'nun 248. maddesinde yer alan, (TBK 299) kira akdinin esaslı unsurlarındandır. Yine, kiralanan taşınmazın, niteliği itibarı ile 6570 sayılı Yasanın uygulama alanı içinde bulunması durumunda asıl olan, kira müddetinin sonunda da kira akdinin devam etmesidir. Ancak, kira parasına ilişkin olarak, tarafların ihtilafa düşmeleri halinde sözleşmede doğan bu boşluk, 18/11/1964 tarih 2/4 sayılı Yargıtay İnançları Birleştirme Kararı uyarınca hakim tarafından doldurulur. Borçlar Kanununa tabi olan yerlerde ise akit kural olarak sözleşmede öngörülen süre hitamında sona erer ve mecurun kira parası hakkında taraflar arasında anlaşmazlık bulunması durumun da kira akdinin asli unsurlarından olan kira bedeli konusundaki uyuşmazlık nedeniyle artık devam eden bir kira sözleşmesinin varlığından söz etme olanağı yoktur. Ortada devam ettiğinden söz edilebilecek bir kira akdi bulunmadığına göre musakkaf olmayan kiralananlara yönelik açılan kira tespit davasında görev genel kurala göre belirlenir. Mahkemece taşınmazın Borçlar Kanununa tabi yerlerden olduğu kabul edildiği halde Hukuk Genel Kurulunun ilgili kararında da belirtildiği üzere ecrimisil saptanması gerektiği gözetilerek dava tarihi itibarıyla davaya Asliye Hukuk Mahkemesinde bakılmak üzere görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir. Hüküm bu nedenle bozulmalıdır. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 28.04.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.