Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 5206 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 3546 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ : İstanbul 5. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ : 28/10/2014NUMARASI : 2014/107-2014/602İcra mahkemesince verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.Dava, itirazın kaldırılması ve kiralananın tahliyesi istemlerine ilişkindir. Mahkemece itirazın kaldırılmasına ilişkin talebin kısmen kabulüne, kiralananın tahliyesine karar verilmiş, karar davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.1- Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, temyiz olunan kararda yazılı gerekçelere göre, davalı vekilinin kiralananın tahliyesine ilişkin ve aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.2- Davalı vekilinin faize yönelik temyiz itirazlarına gelince; 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanununun kiracı aleyhine düzenleme yasağı başlıklı 346.maddesinde; kiracıya kira bedeli ve yan giderler dışında başka bir ödeme yükümlülüğü getirilemeyeceği, özellikle kira bedelinin zamanında ödenmemesi halinde ceza koşulu ödeneceğine veya sonraki kira bedellerinin muaccel olacağına ilişkin anlaşmaların geçersiz olduğu, 6101 Sayılı Türk Borçlar Kanununun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun Geçmişe etkili olma başlıklı 2.maddesinde; Türk Borçlar Kanununun kamu düzenine ve genel ahlaka ilişkin kurallarının gerçekleştikleri tarihe bakılmaksızın bütün fiil ve işlemlere uygulanacağı, aynı kanunun görülmekte olan davalara ilişkin uygulama başlıklı 7.maddesinde de; Türk Borçlar Kanununun kamu düzenine ve genel ahlaka ilişkin kuralları ile geçici ödemelere ilişkin 76'ncı, faize ilişkin 88'nci, temerrüt faizine ilişkin 120'nci ve aşırı ifa güçlüğüne ilişkin 138'nci maddesinin görülmekte olan davalara da uygulanacağı hüküm altına alınmıştır. Kiracıyı koruma amacıyla getirilen TBK.nun 346.maddesindeki bu yasal düzenlemenin kamu düzenine ilişkin olduğu kuşkusuzdur. Bununla birlikte 6217 Sayılı Yasanın geçici 2.maddesinde değişiklik yapan 6353 Sayılı Yasanın 53.maddesine göre; kiracının Türk Ticaret Kanunun'da tacir olarak sayılan kişiler ile özel hukuk ve kamu hukuku tüzel kişileri olduğu işyeri kiralarında 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanununun 323, 325, 331, 340, 343, 344, 346 ve 354'ncü maddelerinin 1.7.2012 tarihinden itibaren 8 yıl süreyle uygulanamayacağı, bu halde kira sözleşmelerinde bu maddelerde belirtilmiş olan konulara ilişkin olarak sözleşme serbestisi gereği kira sözleşmesi hükümlerinin tatbik olunacağı da öngörülmektedir../..Somut olayda; taraflar arasında düzenlenen ve hükme esas alınan 01.11.2012 başlangıç tarihli kira sözleşmesi ile kiralanan mecur işyeridir. Ancak, dosya içeriğinden kiracının TTK. kapsamında tacir olup olmadığı anlaşılamamaktadır. Bu durumda mahkemece T.T.K.nun 14,17,1463.maddeleri, 5362 Sayılı Esnaf ve Sanatkârlar Meslek Kuruluşları Kanununun 3.maddesi çerçevesinde kiracının tacir olup olmadığı araştırılarak, tacir olması durumunda hakkında TBK.nun 346. maddesinin 01.07.2012 tarihinden itibaren 8 yıl süre ile uygulanamayacağı, muacceliyet koşulunun geçerli olacağı, davalının tacir olmaması halinde ise TBK. 346. maddesi gereğince kira sözleşmesindeki muacceliyet hükmünün geçersiz olacağı, ayrıca davacının tacir olması yada tacir olmaması hallerinde 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 88. ve 120/f.1-2 maddeleri gereğince davalı tarafça talep edilebilecek faizin avans yada yasal faiz olup olmayacağı hususları üzerinde durulmadan, bilir kişi raporu ile bağlı kalınarak asıl alacağa ticari faiz uygulanarak yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir.Karar bu nedenle bozulmalıdır.SONUÇ:Yukarıda 1 No'lu bentte açıklanan nedenlerle kararın tahliyeye ilişkin kısmının ONANMASINA, 2 No'lu bentte yazılı nedenlerle, 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428 ve İİK.nın 366.maddesi uyarınca davalı vekilinin faize yönelik itirazlarının kabulü itirazın kaldırılmasına ilişkin kararın BOZULMASINA, onanan kısım için aşağıda yazılı temyiz harcının temyiz edenden alınmasına, 28/05/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.