MAHKEMESİ : Kırıkkale 2. Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 30/05/2013NUMARASI : 2013/220-2013/274Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı cezai şartın tahsili davasına dair karar, davalı tarafından süresi içinde duruşmalı olarak temyiz edilmiş, ancak dosyada pullarının olmadığı görüldüğünden duruşma isteminin reddine karar verildikten sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.Dava; kiracı tarafından açılmış haksız fesih nedeniyle cezai şart bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Davacı, dava dilekçesinde; Davalı ile aralarındaki kira sözleşmesinin 10.maddesinde sözleşmeden taraflardan birisinin haksız nedenle dönmesi veya sözleşmenin feshine neden olması halinde dönen tarafın karşı tarafa 150.000 TL cezai şart bedeli ödeyeceğinin kararlaştırıldığını, davalının keşide ettiği 19.11.2007 günlü ihtarname ile sözleşmenin haksız bir şekilde feshedildiğini sözleşmenin feshedilmesinde kendisinin kusurunun bulunmadığını belirterek 150.000,00 TL cezai şart bedelinin tahsilini istemiştir. Davalı, davacı kiracının edimlerini yerine getirmediğinden sözleşmenin feshine neden olduğunu bu nedenlerle haklı nedenlere dayanmayan davanın reddine karar verilmesini savunmuştur. Mahkemece 2008/285 – 2009/69 say??lı, 09.04.2009 günlü kararı ile davacının edimlerini yerine getirmediğinden davalının sözleşmeyi haklı bir nedenle feshettiği kabul edilerek davacının ceza koşulu isteme koşullarının oluşmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, davacı vekilinin temyizi üzerine Dairemizin 2011/13206 – 2012/3149 sayılı 01.03.2012 günlü ilamıyla Sözleşmenin 10. maddesi gereğince sözleşmeden haksız bir şekilde dönen ve sözleşmeyi fesheden davalı kiraya verenin cezai şart bedelinden sorumlu olduğu, Mahkemece davanın cezai şartın tenkisine ilişkin Borçlar Kanun'unun 161. Türk Ticaret Kanun'unun 24 ve Medeni Kanun'unun 2. ve 4. maddelerinin de göz önünde bulundurarak davanın kabulüne karar verilmesi gerekeceği belirtilerek 09.04.2009 günlü Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.Mahkemece, bozmaya uyularak davanın kabulü ile 150.000,00 TL'nin tahsiline karar verilmiştir.Her ne kadar Mahkemece, Dairemizin 01.03.2012 günlü bozma ilamına uyulmasına karar verilmişse de Borçlar Kanun'unun 161. maddesinin değerlendirilmesi yapılmadan hüküm kurulmuştur. Mahkemece B.K.nun 16l/son maddesine göre cezai şartta indirim yapılıp yapılamayacağı tartışılmalı, tarafların ekonomik durumları, özel olarak borçlunun ödeme gücü, alacaklının, asıl borcun ifa edilmesi halinde elde edeceği yarar ile cezai şartın ödenmesinin sağlayacağı yarar arasındaki makul adil ölçü, sözleşmeye aykırı davranılması yüzünden alacaklının uğradığı zarar, borçlunun borcunu yerine getirmemek suretiyle sağladığı yarar, borçlunun kusur derecesi ve borca aykırı davranışının ağırlığı, ölçüt alınarak gerekirse bu konuda özel bilgisi olan bilirkişiden de yararlanılarak ve sonuçta hak, adalet ve nesafet kurallarına uygun bir cezai şart miktarına hükmedilmelidir. Hakimin, bu kuralı uygularken kullanacağı takdir hakkının, Yargıtay denetimine elverişli esaslara dayanması da zorunludur. Mahkemece yukarıda açıklandığı şekilde inceleme yapılarak cezai şarttan indirim yapılıp yapılmayacağının değerlendirilmesi gerekirken cezai şartın tümünün tahsiline karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Hüküm bu nedenle bozulmalıdır. SONUÇ;Yukarıda açıklanan nedenlerle davalının temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 14.04.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.