MAHKEMESİ : İstanbul 9. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ : 27/11/2014NUMARASI : 2014/1056-2014/1258İcra mahkemesince verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.Dava kira alacağının tahsiline yönelik kesinleşen icra takibinde, ihtar süresi içinde kira borcunu ödemeyen davalının kiralanandan tahliyesi istemine ilişkindir. Mahkemece süresinde açılmayan davanın reddine karar verilmiş, karar davacı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Takipte dayanılan15.07.2009 başlangıç tarihli ve bir yıl süreli kira sözleşmesi konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmamaktadır. Davacı alacaklı kira sözleşmesi uyarınca 2014 yılı Şubat, Mart, Nisan, Mayıs ve Haziran ayları kira paralarının tahsili için davalı borçlu hakkında tahliye istekli icra takibi başlatmıştır. Ödeme emri davalı borçluya 07.07.2014 tarihinde tebliğ edilmiş, borca itiraz edilmemiştir. Davacı alacaklı vekili 21.08.2014 tarihinde icra mahkemesine başvurarak açtığı bu dava ile İİK 269/a maddesi uyarınca kiralananın tahliyesini istemiştir. Mahkemece, ihtarlı ödeme emrinde belirtilen 30 günlük itiraz süresinin adli tatile rastladığı ve sürenin sonunun 01.09.2014 tarihinde sona erdiği halde davanın 21.08.2014 tarihinde açıldığından bahisle davanın reddine karar verilmiştir. İcra ve iflas daireleri ile icra mahkemelerinde adli tatil hükümleri uygulanmaz. İcra mahkemeleri İİK’nundan kaynaklanan itiraz, şikayet ve kanunda yer alan davalara bakmakla görevli ve özel yargılama usulüne tabi mahkemelerdendir. İcra iflas daireleri ve mahkemelerde görülmekte olan işlerde HMK’nun adli tatile ilişkin 104.maddesinin uygulama olanağı yoktur. Ayrıca H.G.K.nun 3.5.1967 tarih 1729 Esas 236 sayılı kararında da benimsendiği üzere HUMK.nun 177. Maddesi (6100 sayılı HMK’nun 104) Hukuk Usulünün tayin ettiği sürelerde uygulanacağından İİK.nun da yazılı sürelerde tatbik edilmesi mümkün değildir. Açıklanan nedenle HMK’nun 103/1-h maddesi göz ardı edilerek somut olayda uygulama yeri bulunmayan aynı yasanın 104 maddesi gerekçe yapılarak yazılı şekilde karar verilemez. Dava ihtar süresinin bitimini müteakip 21.08.2014 tarihinde süresinde açıldığından işin esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken hukuksal dayanağı bulunmayan gerekçe ile reddine karar verilmesi doğru değildir. Karar bu nedenle bozulmalıdır. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428 ve İİK.nın 366.maddesi uyarınca kararın BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 20.01.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.