MAHKEMESİ : Fethiye 3. Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 19/06/2012NUMARASI : 2011/104-2012/384Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı menfi tespit davasına dair karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.Dava, menfi tesbit istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Davacı vekili dava dilekçesinde, davalının yasal dayanağı 5 adet bono olan Fethiye 2. İcra Müdürlüğünün 2010/1786 sayılı dosyası ile icra takibi yaptığını, dayanak bonoların vadeleri birbirini takip eden 5 adet bononun tanzim nedeninin davalının sahibi olduğu taşınmaza ait kira bedeli olduğunu, bonoda borçlunun D... Ö..Danışmanlık Tic Tur.İnş. ve San.Tic Ltd.Şti. Olduğu, müvekkilin ise bonoları kefil sıfatıyla imzaladığını, kira bedeline karşılık olarak düzenlenen birbirini takip eden muhtelif bonoların taşınmazın fiilen kullanıldığı döneme ilişkin kısmının daha önce Fethiye 2. İcra Müdürlüğünün 2008/691 sayılı dosyasında takibe konulduğunu, söz konusu takibe ilişkin müvekkil ile davalı arasında protokol ve ibraname düzenlendiğini, ibranamede müvekkilinin Fethiye 2 İcra Müdürlüğünün 2008/691 sayılı dosyasında ve geri kalan kısmından dolayı ibra edildiğini, kullanım dönemine ilişkin bonoların takip edilip ödenmesine rağmen davalının 3 yıl sonra elinde kalan bonoları takibe koyduğunu, davalının kötü niyetli olduğunu belirterek Fethiye 2. İcra Müdürlüğünün 2008/1786 sayılı takip dosyasında borçlu olmadığının tespiti ve % 40 icra inkar tazminatına karar verilmesini istemiştir. Davalı vekili ise, davanın haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, davacının kötü niyetli olup, iddialarını yazılı belge ile kanıtlaması gerektiğini, davanın reddini savunmuştur. Takibe konu edilen bonoların kira bedeli karşılığı verildiğine ilişkin taraflar arasında bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Uyuşmazlık 06.06.2008 tarihinde verilen borç ödeme protokolü ve ibraname başlıklı belgenin Fethiye 2. İcra Müdürlüğünün 2008/691 sayılı takip dosyası ile dava konusu Fethiye 2. İcra Müdürlüğünün 2008/1786 esas sayılı takip dosyasında dayanak olunan bonoları kapsayıp kapsamadığı noktasındadır. Kira sözleşmesi nedeniyle 28.06.2006 tanzim tarihli olarak her ayın 15 de ödenmek üzere 15.10.2006-15.10.2007 tarihler arasında her biri 6.835 TL bedelli sıralı olarak 12 adet senetler verildiği tarafların kabulündedir. Davacının da bu senetleri kefil olarak imzaladığı anlaşılmaktadır. Davalı kiraya veren 04.02.2008 tarihinde Fethiye 2. İcra Müdürlüğünün 2008/691 esasında kayıtlı dosyasında başlattığı takipte 15.10.2006-15.5.2007 tarihler arası sıralı senetlerin borçlulardan ve kefilden tahsilini istemiş ve yapılan yargılama sırasında davacı ile kefil olan davacı arasında 06.06.2008 tarihinde verilen borç ödeme protokolü ve ibraname başlıklı belge imzalanmıştır. İmzalanan bu ibraname içeriğinde “davacı kefil ile davalı kiraya veren arasında takibe konu olan Fethiye 2. İcra Müdürlüğünün 2008/691 esas sayılı takip dosyasına dayalı olarak ibralaştıkları ve ibranamenin 5. maddesinde; yukarıda yazılı şartlar dahilinde alacaklı tarafın borçlu taraftan herhangi bir alacağı bulunmamakta olup, geri kalan kısımla ve dosya alacağıyla ilgili olarak Ö.. P..'ın yukarıdaki yazılı şartlarda ibra edilmiştir” ibarenin yazılı olduğu görüldüğünden, ibranın Fethiye 2. İcra Müdürlüğünün 2008/691 esas sayılı takip dosyasındaki senet ve alacağa ilişkin olduğunun kabulü gerekir. Dava konusu Fethiye 2. İcra Müdürlüğünün 2010/1786 esasında kayıtlı icra dosyasında takibe konu edilen senetlerin Fethiye 2. İcra Müdürlüğünün 2008/691 sayılı dosyasına konu senetler ile aynı olmayıp bu takibe konu senetleri takip eden vadeleri farklı senetler olup, ibra senedi davaya konu takipteki senetleri kapsamadığı açıktır. Bu durumda ibranamenin Fethiye 2. İcra Müdürlüğünün 2008/1786 sayılı takip dosyasındaki senetleri kapsamadığı anlaşıldığından davanın reddine karar verilmesi gerekirken, ıspat külfetini ters çevirerek yazılı şekilde davanın kabulüne karar verilmesi doğru değildir.Hüküm bu nedenle bozulmalıdır.SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 20.01.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.