İcra mahkemesince verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı karar, davalılardan C... S... tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, müteselsil kefil ve kiracıya karşı kira alacağının tahsili için yapılan icra takibine vaki itirazın kaldırılması takibin devamı, % 40 icra tazminatı, temerrüt nedeni ile tahliye istemine ilişkindir. Davacı yargılama aşamasında kefil yönünden davayı takip etmeyeceklerini bildirmiştir. Mahkemece davalı müteselsil kefil S……. Ö…….. yönünden HMK 150 maddesi gereği davanın açılmamış sayılmasına, kiracı davalı C……… S…….. yönünden davanın kabulüne, itirazın kaldırılmasına, takibin devamına 1.000-TL ödemenin dosyadan mahsubuna 14.400-TL üzerinden % 40 icra tazminatının davalıdan tahsiline, kiralanan tahliye edildiğinden tahliye hususunda hüküm kurulmasına yer olmadığına karar verilmiş, karar davalılardan C……… S…….. vekili tarafından davanın kabulüne ilişkin kısım yönünden temyiz edilmiştir. Takibe dayanak yapılan ve karara esas alınan 15.06.2007 başlangıç tarihli 1 yıl süreli kira sözleşmesi hususunda taraflar arasında bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Kira parasının her ayın ilk beş günü içinde aylık peşin 1.300-TL ödeneceği ve tefe tüfe artış oranı ile arttırılacağı ve özel koşullar 19.maddesi ile bir ay kira parası ödenmediğinde gelecek kiralar muacceliyet kespedeceği kararlaştırılmış olup bu şartlar geçerli olup tarafları bağlar. Davacı alacaklı tarafından 02.11.2010 tarihinde tahliye istekli olarak başlatılan icra takibi ile 2010 yılı Temmuz, Ağustos, Eylül ve Ekim ayları kira parası ödenmediğinden kira sözleşmesinin özel şartlar bölümü 19. maddesinde kararlaştırılan bir ay kira parasının zamanında ödenmemesi halinde gelecek kira paralarının muaccel olacağı şartına dayanılarak istenebilir hale gelen kira dönemi sonuna kadar ki kira parası toplamı 15.400-TL alacağın tahsili istenmiştir. Davalı yargılama sırasındaki beyanı ile kiralananı 20.10.2010 tarihinde tahliye ettiğini bildirmiştir. Davacı, kiralananın tahliye edildiği bildirilen tarihe karşı çıkmamış, söz konusu tarih itibarı ile tahliye edildiğini kabul etmiştir. Esasen bu husus mahkemenin de kabulündedir. Davalının beyan ettiği ve davacının karşı koymayarak kabul ettiği 20.10.2010 tarihinin kiralananın tahliye tarihi olarak kabulü gerekir. Bu durumda davalı taşınmazın tahliye tarihinden sonraki kira alacağı yönünden kiracının sorumluluğu tahliye tarihi ile kiralananın aynı koşullarla yeniden kiraya verilmesi için gereken makul süre kira parası ile sınırlıdır. Mahkemece makul süre kira parası ile ilgili bu uyuşmazlığın yargılamayı gerektirdiği gözetilerek tahliye tarihinden sonraki kira alacağı hakkındaki istemin reddine karar vermek gerekirken, alacağın tamamı üzerinden itirazın kaldırılmasına karar verilmesi doğru değildir. Karar bu nedenle bozulmalıdır. SONUÇ Yukarıda açıklanan nedenle davalının temyiz itirazlarının kabulü ile kararın BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 26.03.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.