MAHKEMESİ : İzmir 1. Sulh Hukuk MahkemesiTARİHİ : 20/06/2013NUMARASI : 2013/182-2013/597Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı itirazın iptali ve tahliye davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.Dava itirazın iptali ve temerrüt nedeniyle tahliye istemine ilişkindir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Davacı vekili, dava dilekçesinde; Davalı ile taşınmazın önceki maliki Ö. C. K. arasında 15.09.2011 tarihli kira sözleşmesi yapıldığını, müvekkilinin taşınmazı 19.04.2012 tarihinde satın aldığını, aylık kira bedelinin 850,00 TL olmasın rağmen, davalının 350,00 TL kabul ederek eksik kira parası ödediğini, yapılan icra takibine haksız yere itiraz ettiğini belirterek itirazın iptali ile temerrüt nedeniyle tahliyeye ve icra inkar tazminatına karar verilmesini istemiştir. Davalı vekili müvekkilinin kira borcunun bulunmadığını, dilekçe ekinde sunulan kira sözleşmesinden de anlaşılacağı üzere aylık kira parasının 350,00 TL olduğunu bu durumun banka hesapları incelendiğinde de ortaya çıkacağını belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davacının aylık kira bedelinin 850,00 TL olduğunu ispat etmesi gerektiği, davacı tarafın 350,00 TL'lik kira sözleşmesinin düş??k stopaj ödenmesi amacıyla düzenlendiği iddiasını yazılı delil ile kanıtlayamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.Davalı kiralananda, önceki malik ile yaptığı sözleşme uyarınca kiracıdır. Davacı kiralananı 19.04.2012 tarihinde satın almıştır. Davalı ile önceki malik arasında aynı kiralanana ilişkin olarak aylık kira bedeli farklı iki ayrı kira sözleşmesi akdedildiği uyuşmazlık konusu değildir. Her ikisi de 15.09.2011 başlangıç tarihli ve 3 yıl süreli sözleşmelerden davacının dayandığı sözleşmede aylık kira bedeli 850,00 TL olarak kararlaştırılmışken, davalının ibraz ettiği sözleşmede aylık kira bedeli 350,00 TL olarak gösterilmiştir. Davacı düşük bedelli kira sözleşmesinin daha az stopaj ödemek için davalı ile önceki malik arasında muvazaalı olarak akdedildiğini, tarafların gerçek iradesini yansıtan sözleşmenin yüksek kira tutarı içeren sözleşme olduğunu iddia etmiştir. Taraflar arasında kira ilişkisinin varlığı, başlangıç tarihi ve süresi konusunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. Uyuşmazlık aylık kira bedeli yönünden farklı hükümler içeren iki ayrı sözleşmeden hangisinin tarafların gerçek iradesine uygun olduğunun tespiti noktasında toplanmaktadır. Davacı kiralananı 19.04.2012 tarihinde satın almış, kira paralarını davalı ile önceki malik arasında yapılan aylık kirası 850,00 TL olan sözleşmeye göretalep etmiştir. Tarafların ortak iradelerinin hangi sözleşmeye üstünlük tanıdığının tespiti konusunda yine taraflar arasında itirazın iptaline ve tahliyeye ilişkin olarak görülüp kesinleşen İzmir 3.Sulh Hukuk Mahkemesinin 2012/1210 esas ve 2013/138 karar sayılı dava dosyasının incelenmesinde yarar vardır. Anılan dava dosyasında davacılar davalının taşınmazda 15.09.2011 başlangıç tarihli ve aylık kirası 850,00 TL olan sözleşme uyarınca kiracı olduğunu bildirmiş, davalı vekili de 14.02.2013 tarihli oturumda “her iki sözleşme altındaki imza da davalıya aittir.” şeklinde beyanda bulunarak buna karşı çıkmamıştır. Açıklanan bu olgular karşısında mahkemece uyuşmazlığın davacının dayandığı sözleşme hükümleri ve sözleşme bedeli esas alınarak çözüme kavuşturulması gerekirken yazılı gerekçeyle davalının sunduğu sözleşmeye değer verilerek hüküm kurulması doğru görülmemiş hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir. Hüküm bu nedenle bozulmalıdır.SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 09.04.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.