Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 4596 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 9439 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ :Sulh Hukuk MahkemesiDAVA TÜRÜ : İtirazın iptaliMahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı itirazın iptali davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.Dava, kira alacağının tahsili için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir. Mahkemece davanın husumet yönünden reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temiz edilmiştir.Davacı vekili dava dilekçesinde; 01.10.2011 tarihinde aylık 800 TL den kiraya verildiğini, davalının kira borcunu süresinde ödemediğini bu nedenle ödenmeyen kira bedeli ve kepenk ücreti için davalı hakkında icra takibi yapıldığını , davalının icra takibine haksız olarak itiraz ettiğini belirterek itirazın iptaline ve icra inkar tazminatına karar verilmesini talep etmiştir. Ödeme emrinin tebliği üzerine davalı kiracı yasal süresinde yaptığı itirazında alacaklı görünene 800 TL temmuz ayı kira bedeli olduğunu ancak kendisinin 25.07.2012 tarihinde iş yerinden çıktığını ve bu nedenle sadece temmuz ayı kira borcu olduğunu bildirerek itiraz etmiştir. Davalı vekili, cevap dilekçesinde ise; 01.10.2011 tarihli kira sözleşmesinden sonra 01.11.2011 tarihli yeni bir kira sözleşmesi düzenlendiğini, bu durumda ilk kira sözleşmesinin hükümsüz kaldığını, müvekkilinin taşınmazın kiracısı olmadığından borcu da bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.Davacının davaya dayanak yaptığı 1.10.2011 başlangıç tarihli ve bir yıl süreli kira sözleşmesini davacı kiralayan, davalı da kiracı sıfatıyla imzalamıştır. Davacı 28.11.2012 tarihinde başlattığı icra takibi ile Temmuz, Ağustos, Eylül, Ekim, Kasım 2012 aylarına ait kira bedellerinin ödenmesini istemiştir. Davalı yasal sürede yaptığı kısmi itirazında kira ilişkisine karşı çıkmamış, kiralananı 25.7.2012 tarihinde boşalttığını ileri sürerek sadece Temmuz 2012 ayı kira bedelini ödemediğini ileri sürmüştür. Yargılamada aynı taşınmaz için yapılan 1.11.2011 başlangıç tarihli kira sözleşmesini ibraz etmiştir. Davalı tarafından ibraz edilen bu kira sözleşmesinin kiralayanı Gültekin ve davacı ...'a vekaleten ..., kiracısı dava dışı İhsan Aracıdır.Taraflar arasında düzenlenen 01.10. 2011 başlangıç tarihli ve bir yıl süreli yapılan kira sözleşmesi taraflarca veya mahkeme kararı ile ortadan kaldırılmadıkça hüküm ifade etmeye devam eder ve tarafları bağlar. Davalı, 28.11.2012 tarihinde başlatılan icra takibine itirazında açıkca takibe konu borçlardan Temmuz 2012 ayına ait kira bedeli borcu bulunduğunu belirttikten sonra kiracı olduğu yeri 25.07.2012 tarihinde boşaltıldığını iddia etmiş ise de bu savunmasını da yasal delillerle kanıtlayamamıştır. Bu nedenle kiracısı ...'ı olan 01.11.2011 tarihli sözleşmeye itibar edilemez . Açıklanan bu nedenlerle işin esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir. Hüküm bu nedenlerle bozulmalıdır.SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 13.06.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.