Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 4387 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 4904 - Esas Yıl 2016





MAHKEMESİ :Sulh Hukuk MahkemesiDAVA TÜRÜ : İtirazın iptaliMahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı itirazın iptali davasına dair karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.Dava, depozito bedelinin iadesi için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali ve % 20 tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, 4.163,40 TL için davalının itirazının iptaline, icra inkar tazminatı isteminin reddine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Davacı vekili dava dilekçesinde; davacı kiracının kiralananı 12.07.2014 tarihinde tahliye ettiğini, sözleşmeyle davalı kiraya verene 2.000 Euro depozito verildiğini, davalının depozitoyu tahliyeye rağmen iade etmediğini, bu nedenle 5.805,20 TL için (2.000 Euro karşılığı) takip başlattıklarını davalının itiraz ettiğini belirterek itirazın iptali isteminde bulunmuştur. Davalı kiraya veren cevap dilekçesinde davacının süresinden önce sözleşmeyi feshettiğini, davacının 2014 yılı Ağustos ayı kira bedelini ödeyerek evi boşalttığını, anahtarı boyacıya bıraktığını, makul süre kirasından sorumlu olduğunu, 06.02.2015 tarihli beyan dilekçesi ile de davacının eşyaları kısım kısım taşıdığını, kiralananın Ağustos ayı ortalarında tamamen tahliye edildiğini, ayrıca davacının kiralananı boyatmadan çıktığını, bunun için 3.658 TL masraf ettiğini, ayrıca 400 TL tesisatçıya verdiğini, toplam 2.400 TL aidat bedeli ile 403,70 TL elektrik, 38.10 TL doğal gaz, 65 TL su parasını ödemediğini belirterek davanın reddini savunmuş, davacı vekili cevaba cevap dilekçesinde davalı kiraya verenin iddialarını kabul etmediklerini, davalının TBK 335 gereği tahliyeden itibaren evde eksiklik bulunduğuna dair yazılı ve sözlü hiçbir bildirimde bulunmadığını bildirmiş, mahkemece aidat, doğalgaz ve elektirik borcu olmak üzere toplam 1.641,80 TL mahsup edilerek 4.163,40 TL için davalının itirazının iptaline karar verilmiştir.1- Dosya kapsamına, toplanan delillere, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verilmiş olmasına ve takdirde de bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.2- Davalının makul süre kirasına yönelik temyiz itirazlarına gelince;Kiralananın tahliye edildiğinin (kiracının kiralananı iade borcunu yerine getirdiğinin) kabul edilebilmesi için, kiralananın fiilen boşaltılması yeterli değildir. Anahtarın da kiralayana teslim edilmesi gerekir. Kiracının bildirdiği tahliye tarihinin kiralayan tarafından kabul edilmemesi; başka bir ifadeyle, tahliye tarihinin taraflar arasında çekişmeli olması halinde; kiralananın fiilen boşaltıldığını ve anahtarın teslim edildiğini, böylece kira ilişkisinin kendisince ileri sürülen tarihte hukuken sona erdirildiğini kanıtlama yükümlülüğü, kiracıya aittir. Kiracı, kiralananı kendisinin ileri sürdüğü tarihte tahliye ettiğini ispatlayamazsa, kiralayanın bildirdiği tahliye tarihine itibar olunmalıdır.Anahtarın kiralayana teslimi, hukuki işlemin içerisinde yer alan bir maddi vakıa olmakla birlikte, sözleşmenin feshine yönelik bir hukuki sonuç doğurduğundan, bunun ne şekilde ispat edileceği hususu, yıllık kira bedelinin tutarı esas alınmak suretiyle, HMK'nın 200 ve 201.maddeleri çerçevesinde değerlendirilmelidir. Eş söyleyişle, yıllık kira bedelinin tutarı senetle ispat sınırının üzerindeyse ve kiralayanın açık muvafakati yoksa bu yön kiracı tarafından ancak yazılı delille ispatlanabilir; tanık dinlenemez. Kiralayan anahtarı almaktan kaçınırsa, kiracının yapması gereken, mahkemeden bu yolda tevdi mahalli tayinini isteyip, tayin edilecek yere anahtarı teslim etmek ve durumu kiralayana bildirmektir. Kiracının kiralananı iade borcu, ancak bu şekilde, durumun kiralayana bildirildiği tarihte son bulur. Aksi takdirde, kiracının, kira parasını ödemek de dahil olmak üzere, sözleşmeden kaynaklanan yükümlülükleri devam eder.Taraflar arasında 20.03.2013 tarihli, üç yıl süreli ve aylık 2.400 TL bedelli kira sözleşmesi konusunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. Sözleşmenin özel şartlar 8. maddesinde '' kiracı kiralananı boşaltmak istediği takdirde bir ay evvelinden mal sahibine ulaşacak şekilde bildirmek zorundadır '' düzenlemesi bulunmaktadır. TBK.nun 325.maddesi uyarınca kiracı, sözleşme süresine veya fesih dönemine uymaksızın kiralananı geri verdiği takdirde, kira sözleşmesinden doğan borçları kiralananın benzer koşullarla kiraya verilebileceği makul bir süre için devam eder. Kiracının bu sürenin geçmesinden önce kiraya verenden kabul etmesi beklenebilecek, ödeme gücüne sahip kira ilişkisini devralmaya hazır yeni bir kiracı bulması halinde, kiracının kira sözleşmesinden doğan borçları sona erer. Bu madde hükmüne göre davacının zararı, tahliye tarihinden itibaren kiralananın aynı koşullarla yeniden kiraya verilebilecek makul süreyle sınırlı ise de; Sözleşmenin hususi şartlar bölümünün 8. maddesinde taraflar bir aylık feshi ihbar süresi belirlemekle bu süreyi bir ay olarak kararlaştırmışlardır. Bundan ayrı davacı kiralananı 12.07.2014 tarihinde tahliye ettiğini ispatlayamadığından davalı kiraya verenin bildirdiği tarihe itibar olunmalıdır. Davalı kiraya veren ise yukarıda belirtildiği üzere davacının kiralananı Ağustos ayı ortalarında tamamen tahliye ettiğini bildirdiğinden davacı kiracı bu tarihten itibaren sözleşmenin 8. maddesine göre bir ay süreyle makul süre kirasından sorumludur. Yine davalı kiraya veren davacının Ağustos ayı kira bedelini ödediğini belirttiğinden kiracı 2014 yılı Eylül ayının 15'ine kadar kira bedelinden sorumludur. Bu durumda 15 günlük kira bedelinin de depozitodan mahsup edilmesi gerekirken bundan zuhul ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir.Hüküm bu nedenle bozulmalıdır. SONUÇ: Yukarıda (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 06/06/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.