Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 4324 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 3861 - Esas Yıl 2016
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk MahkemesiDAVA TÜRÜ : İtirazın iptaliMahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı itirazın iptali davasına dair karar, davacı ve davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.Asıl ve birleşen dava, ödenmeyen kira alacağınnın tahsili için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir. Mahkemece kira sözleşmesindeki imzanın davalıların murisine ait olmadığı gerekçesiyle asıl ve birleşen davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Davacı vekili asıl dava dilekçesinde; Davalı borçluların murisi .....'ın müvekkiline ait işyerinde aylık 650.TL bedelle kiracı olarak kaldığını, kiracılığa devam ettiği sırada vefat ettiğini, davalıların murisi .....'ın 2013 yılının Eylül ayına ait 650,00.TL kira borcunu ödemediğini, mirasçılar olan davalılar hakkında .... 1. İcra Müdürlüğünün 2013/9305 E sayılı dosyası ile takip başlatıldığını, davalıların takibe itiraz ettiklerini belirterek, itirazın iptali ile %20 oranında icra inkar tazminatının davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davacı vekili birleşen davanın dava dilekçesinde; .... 1. İcra Müdürlüğünün 2013/8036 E sayılı dosyası ile 2011 yılının Temmuz ayı ila 2013 yılının Ağustos ayları arası olmak üzere 16.900 TL kira alacağının tahsili için takip başlatıldığını, davalıların takibe itiraz ettiklerini belirterek, itirazın iptali ile %20 oranında icra inkar tazminatının davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalılar vekili dosyaya sunulan kira sözlşmesi altındaki imzanın müvekkilerinin murisine ait olmadığını belirterek davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece kira sözleşmesindeki imzanın davalılar murisine ait olmadığı gerekçesiyle asıl ve birleşen davanın reddine karar verilmiştir.1-Davacının asıl davaya yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 14.7.2004 tarih, 5219 sayılı kanunla değişik 427.maddesi ve Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 2.3.2005 tarih ve 9-82 esas ve 126 karar sayılı ilamı uyarınca temyiz konusu alacak hüküm tarihinde 2.080 -TL’nin altında bulunduğundan asıl davaya yönelik hükmün kesin olması nedeniyle asıl davaya yönelik temyiz isteminin REDDİNE, 2-Davacının birleşen davaya yönelik temyiz itirazlarına gelince; Davacı .... 1. İcra Müdürlüğünün 2013/8036 E sayılı dosyası ile 22.08.2013 tarihinde başlattığı icra takibiile 2011 yılının Temmuz ayı ila 2013 yılının Ağustos ayları arası olmak üzere 16.900 TL kira alacağının tahsilini istemiştir. Ödeme emrinin borçlulardan ...'a 16.09.2013, ...'e 07.10.2013, ...'a 17.09.2013 tarihinde tebliğ edilmesi üzerine, tüm borçlular vekili 02.10.2013 tarihli itiraz dilekçesi ile tüm borca itiraz etmiştir. Bu durumda tebliğ belgelerinin UYAP sisteminden de kontrol edildiği gibi ödeme emrinin tebliğ edildiği tarihlere göre davalılar ... ve ... tarafından yapılan itiraz süresinde olmadığından, icra takibi bu davalılar yönünden kesinleşmiştir. Davacının bu davalılar yönünden itirazın iptalini istemesinde hukuki yararı bulunmadığından davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamıştır. 3-Davacının, diğer davalı ... yönünden temyiz itirazlarına gelince; Davada ve icra takibinde davacı 01.01.2003 başlangıç tarihli ve beş yıl süreli kira sözleşmesine dayanmıştır. Kira sözlşmesinin davacı ile davalılar murisi ..... arasında yapıldığı yazılmıştır. Sözleşmede kiralananın "oto tamirhane"si olduğu belirtilmiştir. Davalıların icra takibine yaptıkları itirazlarında ve davadaki savunmalarında murisin kiralananda kiracı olmadığına yönelik beyanları bululnmamaktır. Davalılar sadece sözlşmedeki imzaya itirazda bulunmuş ve önyüz ve arka yüzde tahrifat yapıldığını ileri sürmüşlerdir. Bu beyanlardan davalıların dolaylı olarak kira ilişkisinin varlığını kabul ettikleri anlaşılmaktadır. Mahkemece, 6098 Sayılı TBK'nun 333. (818 sayılı Borçlar Kanunu'nun 265.) maddesinde kiracının ölümü ile sözleşmenin kendiliğinden sona ermeyeceği hususunun dikkate alınması, kira bedellerinin ödenmesine ilişkin murisin ölüm tarihine kadar olan geçmişe yönelik tüm banka kayıtları getirtilerek murisin kira bedellerine ilişkin ödemesi olup olmadığı üzerinde durulması, davalı borçlular sözleşmede tahrifat yapıldığı, önyüz ve arka yüzde uyuşmazlık olduğunu ve murisin ismi altındaki imzanın murise ait olmadığını ileri sürdüğüne göre, dosyanın bir kez de .... Başkanlığı Fizik İhtisas Dairesi' ne gönderilerek tahrifat ve imza incelemesi yönünden rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, eksik araştırma ve incleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir. Hüküm bu nedenle bozulmalıdır. SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacının asıl davaya yönelik temyiz itirazlarının reddine, (2) ve (3) nolu bentlerde açıklanan nedenlerle davacının temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK’ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3. madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edenlere iadesine, 02.06.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.