Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 4319 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 11187 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ :İcra Hukuk MahkemesiDAVA TÜRÜ : Kiralananın tahliyesiİcra mahkemesince verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı karar, davacı ve davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.Davacı alacaklı tarafından, davalı borçlu aleyhine kira alacağının tahsili için başlatılan icra takibine davalının itiraz etmesi üzerine, davacı alacaklı, İcra Mahkemesine başvurarak itirazın kaldırılması ve tahliye isteminde bulunmuştur. Mahkemece davanın kısmen kabulü ile 51.539 TL asıl alacak, 7.915 TL faiz miktarı bakımından itirazın iptaline, icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiş, tahliye yönünden karar verilmemiş, karar davacı vekili ve davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, temyiz olunan kararda yazılı gerekçelere göre, temyiz eden davalının tüm, davacının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.2-Davacının, tahliyeye yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; Davacı tarafından davalı kiracı hakkında 09.12.2013 tarihinde başlatılan tahliye istemli icra takibine, davalı borçlunun süresinde itiraz etmesi üzerine davacı İcra Mahkemesinden davalının itirazının kaldırılmasını ve taşınmazdan tahliyesini istemiştir. 2004 sayılı İcra ve İflas Yasasının kira akdi dışındaki itirazlar ve tahliye başlıklı 269/c maddesinde “Borçlu akdi reddetmeyip kiranın ödendiğini veya sair bir sebeple istenemiyeceğini bildirerek itiraz etmiş veya takas istemişse, itiraz sebeplerini ve isteğini noterlikçe re'sen tanzim veya imzası tasdik edilmiş veya alacaklı tarafından ikrar olunmuş bir belge yahut resmi dairelerin veya yetkili makamların yetkileri dahilinde ve usulüne göre verdikleri bir makbuz veya vesika ile ispat etmeğe mecburdur.” düzenlemesi bulunmaktadır. Davanın dayanağı İİK 269/c maddesine dayalı itirazın kaldırılması ve tahliye istemine ilişkindir. Durum böyle olduğu halde mahkemece itirazın kaldırılması yerine itirazın iptaline karar verilmesi, tahliye yönünden bir karar verilmemesi doğru değildir. 3- Davacının, icra inkar tazminatına yönelik temyiz itirazlarına gelince; İcra İflas Kanununun 68/son maddesi hükmü gereğince itirazın kaldırılması talebinin esasa ilişkin nedenlerle kabulü halinde borçlu, talebin aynı nedenlerle reddi halinde alacaklı diğer tarafın istemi üzerine tazminata mahkum edilir. Davacı alacaklının icra inkar tazminatı isteminde bulunduğu, itiraz da kısmen kaldırıldığına göre davacı yararına icra inkar tazminatına karar verilmesi gerekirken alacağın likit olmadığı gerekçesiyle yazılı şekilde karar verilmesi de doğru değildir. Karar bu nedenlerle bozulmalıdır.SONUÇ: Yukarıda 2. ve 3. bentte belirtilen nedenlerle davacının temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428 ve İİK.nın 366.maddesi uyarınca BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 02.06.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.