Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 4138 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 11327 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ : Kırıkkale 1. Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 27/09/2012NUMARASI : 2010/350-2012/320Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı alacak davasına dair karar, davacı ve davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.Asıl dava, ödenmeyen 31.000 TL kira parasının ve sözleşmenin feshi nedeni ile sözleşmeden kaynaklanan 1 yıllık kira bedeli tutarı 124.000 TL tazminatın, birleşen dava ise, sözleşmenin feshi nedeniyle taşınmaz idareye teslim edilinceye kadar günlük cari yıl kira bedelinin %1 oranındaki cezai şart alacağı nedeniyle 78.120 TL tazminatın tahsili istemlerine ilişkindir. Mahkemece, Asıl davanın kısmen kabulüne,21.011 TL kira parası ile 74.400 TL cezai şartı bedelinin sözleşmenin feshedildiği 17.9.2010 tarihinden itibaren 6183 sayılı yasanın 51.maddesi gereğince işleyecek gecikme zammı ile davalıdan tahsiline, fazlaya ilişkin istemin reddine, birleşen davada,davanın kısmen kabulüne,21.700 TL ecrimisil alacağının 19.1.2011 tarihinden itibaren yasal faiziyle davalıdan tahsiline, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiş, hüküm davacı ve davalı vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.1-Dosya kapsamına, toplanan delillere, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verilmiş olmasına ve takdirde de bir isabetsizlik bulunmamasına göre Asıl davada, davacı vekilinin tüm ve davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.2-Asıl davada davalı vekilinin sözleşmede kararlaştırılan 1 yıllık kira bedelinden oluşan tazminata (cezai şart) ilişkin hükme yönelik temyiz itirazlarına gelince;Davacı vekili, dava dilekçesinde, davacı Hazine adına kayıtlı ... Ada 1 Parselde bulunan Kırıkkale Üniversitesi Rektörlüğü Tıp Fakültesi Hastanesi içerisindeki 76,50 m2' lik kantin ve fotokopi yerinin 16/06/2010 tarihli sözleşme ile iki yıllığına davalı şirkete kiralandığını, ilk yıl kira bedelinin 124.000 TL olup, takip eden yıllar için TÜİK ' in ÜFE oranında artırılacağını , yıllık kira bedellerinin üç aylık dönemler halinde peşin olarak tahsil edileceğini, vadesinde ödenmeyen kira bedellerine 6183 Sayılı Kanunun 51.Maddesi gereğince gecikme zammı uygulanacağını, kiracının taahhüdünü sözleşme ve şartname hükümlerine uygun olarak yerine getirmemesi halinde 2886 Sayılı Devlet İhale Kanunun 62.Maddesi gereğince tebligat yapılmadan idarece feshedileceği ve kesin teminatın gelir kaydedileceği, cari yılı kira bedelinin tazminat olarak tahsil edileceğinin kararlaştırıldığını, davalı şirketin 2010-2011 kira dönemine ait ikinci taksit tutarını süresi geçmiş olmasına rağmen ödemediğinden kira sözleşmesinin 14.maddesi ve 2886 Sayılı Devlet İhale Kanununun 62.Maddesi gereğince 19/10/2010 tarihinde sözleşmenin feshedildiğini ve teminatın hazineye gelir kaydedildiğini, sözleşme gereğince davalının 17/09/2010 tarihinde ödemesi gereken 31.000 TL kira parası ile sözleşmenin fesih olmasından dolayı tazminat olarak cari yılı kira bedeli olan 124.000 TL olmak üzere toplam 155.000 TL'nin 6183 Sayılı Kanunun 51.Maddesi gereğince işleyecek gecikme zammı ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir .Davalı vekili, cevap dilekçesinde, ekonomik nedenlerle kira taksidini ödeyemediğini,cezai şartın fahiş olduğunu belirterek davanın reddini savunmuş,mahkemece, 21.011 TL kira parasının ve BK'nun 161/son maddesi gereğince indirim sonucu bulunan 74.400 TL cezai şartın tahsiline karar verilmiştir.Taraflar arasında düzenlenen kira sözleşmesinin 14.maddesinde “ ...kiracının kira dönemi sona ermeden faaliyetini durdurması, kiralananı amacı dışında kullanması, taahhüdünü sözleşme ve şartname hükümlerine uygun olarak yerine getirmemesi ve işletme ruhsatının her ne suretle olursa olsun iptal edilmesi halinde kira sözleşmesi, 2886 sayılı yasanın 62. maddesine göre tebligat yapmaya gerek kalmaksızın sözleşmenin idarece feshedilerek kesin teminatın gelir kaydedilip cari yıl kira bedelinin tazminat olarak tahsil edileceği...” kararlaştırılmıştır.Kira akdinin sona erme sebeplerinden biri de kiracının temerrüdü olup kira parasının ödenmemesi veya geç ödenmesi durumunda akdin feshinin biçim ve koşulları 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 315.maddesinde (818 sayılı BK.nun 260.maddesi) düzenlenmiştir. Buna göre, istenen kira parasının veya yan giderin muaccel(istenebilir) olması ve kira bedeli ile yan giderin verilen sürede ödenmemiş bulunması, ihtarnamede verilen süre içerisinde kira parasının ödenmemesi halinde akdin feshedileceğinin açıkça belirtilmesi gerekir. Kiracıya verilecek süre konut ve çatılı işyeri kiralarında en az otuz gün, ürün kiralarında en az altmış gün, diğer kira ilişkilerinde ise en az on gündür. Davacı cezai şart istemini sözleşmenin feshini müteakip şartnamenin 31.maddesi gereğince ödenmesi gereken cezai şart istemine dayandırmıştır. Ne var ki, davacının gönderdiği sözleşmenin feshine ilişkin 19.10.2010 tarihli ihtarname kiracının temerrüdünü düzenleyen ve az yukarıda açıklanan yasanın emredici hükmüne aykırı olduğundan, hukuki sonuç doğurmaz. Bu nedenle, mahkemece cezai şart isteminin tümden reddi gerekirken, yazılı şekilde kısmen kabulüne karar verilmesi doğru değildir.3-Birleşen davada verilen hükme davacı ve davalı vekillerinin temyiz itirazlarına gelince:Birleşen davada,davacı vekili özetle, davacı Hazine adına kayıtlı 5325 Ada 1 Parselde bulunan Kırıkkale Üniversitesi Rektörlüğü Tıp Fakültesi Hastanesi içerisindeki 76,50 m2' lik kantin ve fotokopi yerinin 16/06/2010 tarihli sözleşme davalıya kiralandığını, davalı kiracının sözleşme şartlarına uymaması nedeniyle sözleşmenin davacı idare tarafından feshedildiğini, kira sözleşmesinin 17.maddesinde, kira süresinin sona ermesi veya sözleşmenin feshi halinde taşınmaz idareye teslim edilmez ise geçen her gün için cari yıl kira bedelinin % 1 oranında cezanın itirazsız olarak ödeneceği düzenlendiğinden dava konusu taşınmazın idareye teslim edilmesi gereken tarihten teslim tarihine kadar geçen süre içinhesaplanan 78.120 TL tazminatın işleyecek gecikme zammı ile davalıdan tahsilini talep etmiştir. Davalı vekili, cevap dilekçesinde, 10.04.2011 tarihinden sonra hazine taşınmazlarının kiralanması halinde tazminat öngörüldüğünü, bu tarihten önceki kiralamalarda tazminat istenemeyeceğini savunarak davanın reddini istemiş, mahkemece,davanın kısmen kabulüne, 61 günlük kira bedeli olan 21.011 TL'nin tahsiline karar verilmiştir.Taraflar arasındaki kira sözleşmesinin 17.maddesinde, "...kira süresinin sona ermesi veya sözleşmenin feshi halinde taşınmaz idareye teslim edilmez ise geçen her gün için cari yıl kira bedelinin % 1 oranında cezanın itirazsız olarak ödeneceği...." kararlaştırılmış ise de yukarıda açıklandığı üzere davacı idarenin feshi hukuki sonuç doğurmayacağı gibi yargılama sırasında 01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 346.maddesinde “Kiracıya, kira bedeli ve yan giderler dışında başka bir ödeme yükümlülüğü getirilemez. Özelikle, kira bedelinin zamanında ödenmemesi halinde ceza koşulu ödeneceğine veya sonraki kira bedellerinin muaccel olacağına ilişkin anlaşmalar geçersizdir.” hükmüne yer verilmiş ve bu düzenleme kamu düzenine ilişkin olduğundan, 6101 sayılı Kanunun 2 ve 7. maddeleri uyarınca eldeki davalara uygulanması gerekmektedir. Mahkemece davalının tacir olmaması halinde Kanun hükmü ile cezai şarta ilişkin sözleşmenin 17. maddesi geçersiz hale geldiğinden tazminat (cezai şart) isteminin reddine karar verilmesi gerekir. Davacı idarenin feshi hukuki sonuç doğurmadığına ve taraflar arasındaki kira sözleşmesi gereği davalı kiracı kiralananı kullanmaya devam ettiğine göre davalı kiracı kiralananda bulunduğu süre kadar kira parasından sorumludur.Bu nedenle mahkemece,kiracının kiralananda bulunduğu süre kira parasının hesaplanarak taleple bağlılık ilkesi dikkate alınıp sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir.Hüküm bu nedenlerle bozulmalıdır.SONUÇ:Yukarıda 1 ve 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü asıl davada verilen hükmün, 3 nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı ve davalı vekillerinin temyiz itirazlarının kabulü ile birleşen davada verilen hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 01.04.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.